Kastamonu'nun Azdavay İlçesi'ne bağlı Bakırcı Köyü civarında işletilen yeraltı kömür ocağında, cuma günü (7 Temmuz 2006) meydana gelen kaza sonucu, maden mühendisi Huriye Güney ve işletmeci Selim Demir yaşamını yitirdi; sonrasında yapılan kurtarma çalışmaları sırasındaysa 6 kişi yaralandı.
"Maden kazaları önlenebilir, yeter ki..."
Madencilik sektöründe iş kazalarının son yıllarda belirgin olarak arttığına dikkat çeken TMMOB Maden Mühendisleri Odası, geçen üç yıllık dönemde, çoğu kömür işletmesi olmak üzere, sadece yeraltı maden ocaklarında meydana gelen kazalarda 100'den fazla çalışanın yaşamını yitirdiğini belirtiyor.
Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurula göre iş güvenliğiyle ilgili gerekli yatırımların yeterince yapılmaması bu artışın nedenlerinden biri.
Oda yaptığı incelemeyle daha önce Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) tarafından çalıştırılan söz konusu kömür ocağının, maliyetlerin yüksekliği ve verimsizlik gerekçeleriyle kapatıldığını, daha sonra rödovans (kiralama) ihalesine çıkılarak ruhsatı TTK'de kalmak üzere özel sektöre devredildiğini söylüyor.
"Rödovans uygulamasından vazgeçilsin"
Maden Mühendisleri Odası "Ancak bu güne kadar, madencilik sektöründe özelleştirme ve özelleştirmeye yönelik olarak yapılan rödovans ve benzeri çalışmaların hiçbirinden olumlu bir sonuç alınamadı. Madencilik sektörü giderek küçüldü. Sektördeki iş kazaları arttı" diyerek yöntemi eleştiriyor.
"Rödovans yöntemi, 3213 sayılı Maden Kanunu'nun birçok hükmüne aykırıdır. Bu uygulamayla, kamu kuruluşları kuruluş amaçları gereği kendi yapmaları gereken hizmetleri deneyim ve uzmanlık bakımından yetersiz firmalara yaptırıyor, böylece hem çok sayıda ölümlü iş kazasına, hem de maden kaynakların uygun olmayan üretim yöntemleriyle heba edilmesine yol açıyor.
"4857 sayılı İş Kanunu'nun ikinci maddesine göre, ruhsat sahibi kamu kuruluşunun 'asıl işveren' sıfatıyla rödovanslı sahalardaki iş kazalarından da sorumlu olduğu ve alt işverenlerini de iş sağlığı ve güvenliği bakımından denetleme sorumluluğu bulunduğu gerçeği göz ardı edilmemeli."
Maden Mühendisleri Odası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan yeni İş Kanunu'nu ve ilgili yönetmelikleri, madencilik sektöründe etkin denetlemenin yapılabilmesi bakımından son derece yetersiz buluyor.
Oda yasanın ciddi sakıncalar içerdiği görüşünü savunarak "Söz konusu mevzuat, yeniden gözden geçirilerek madencilik sektörünün özellik arz eden sorunları da göz önüne alınarak yeniden düzenlenmeli. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da, denetim elemanı olarak yararlanacağı maden mühendisi kadrolarını artırmak durumu" diyor.
"Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün sektörü takip etmesi mümkün değil"
Odanın dikkat çektiği bir başka noktaysa, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın madencilikten sorumlu birimi olan Maden İşleri Genel Müdürlüğü'ne, yasayla, "madencilik faaliyetlerinin iş güvenliği ve işçi sağlığı ilkelerine uygun yürütülmesini takip etme" görevi de verilmiş olması.
Bu duruma göre Maden Mühendisleri Odası, Genel Müdürlüğün 230 civarında personeliyle 24 binin üzerindeki maden ruhsat sahasındaki madencilik faaliyetlerini yeterince takip edebilmesinin mümkün olmadığını, bu kuruluşun, madencilik sektörünün ihtiyaçlarına yönelik olarak yeniden yapılandırılarak, iş güvenliğiyle ilgili denetim biriminin oluşturmasını öneriyor.
Maden Kanunu'nda değişiklik yapılarak, bazı madenlerin denetiminin özel idarelere devrinin düşünüldüğü bilgisini veren Maden Mühendisleri Odası, özel idarelerde yeterli ve deneyimli maden mühendisi ve teknik kadro bulunmazken bu tür bir değişikliğin iş kazalarını artırmasından kaygı duyduklarını dile getirerek uyarıyor. (EZÖ/TK)