AB ve farklı kültürler
Yılmaz, AB sürecinde, farklı kültürlerin ilişkileri hakkında şunları söyledi:
* "AB kendisinden farklı bir kültürü kabul ettiği ve içine sindirebildiği ölçüde gerçek bir uygarlığın temelini atacak duruma gelecek. İçindeki ilkel ve fanatik ırkçı sesleri bertaraf ederek bir Hıristiyan Kulübü olup olmadığını da açıkça ortaya koyacaktır."
Küçülen dünyada insanlar güvensiz
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz sempozyumda ABD'deki son olaylar ışığında şu konulara dikkat çekti:
* Maalesef küçülen dünyada insanlar evlerinde bile kendilerini güvende hissedemez hale geldi. Bunun son örneğini de ABD'de meydana gelen olayda açıkça gördük.
* ABD'de yaşanan olaylar bizleri üzdü. Terör hadiselerinin dinle irtibatlandırılması kadar yanlış bir şey olamaz. Terör, fanatizmin doğurduğu bir insanlık sorunu ve ayıbıdır. Terörün dinlisi, dinsizi olmaz. Böyle bir ayrım son derece yanlıştır. Dinlerin gayesi insanlara korku salmak değil, dünya ve ahret mutluluğunun yollarını göstermektir.
AB ve gerçek uygarlık temeli
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girişinde din farklılığının bir sorun gibi gösterilmesinin yanlış olduğunu ifade eden Yılmaz konu ile ilgili olarak şunları söyledi:
* AB ailesine uyumda en çok zorlanılacak konuların başında dinin geldiği, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ise mevcut kurumsal yapısı itibarıyla AB sürecinde kurumlararası uyumu en geç ve güç gerçekleştirilecek bir kurum olduğu, söyleniyor.
* Bu fikirler kesinlikle doğru değildir. Diyanet İşleri olarak bu ittifakın içinde sadece pasif değil, aynı zamanda etkileyen ve katkıda bulunan aktif bir rol üstlenen bir özelliğe sahibiz.
* Bizler AB'ye girmeyi arzu ederken sadece norm kabul edilen bir konumu değil, aynı zamanda norm veren bir statükoyu arzu ediyoruz.
* AB de kendisinden farklı bir kültürü kabul ettiği ve içine sindirebildiği ölçüde gerçek bir uygarlığın temelini atacak duruma gelecek. İçindeki ilkel ve fanatik ırkçı sesleri bertaraf ederek bir "Hıristiyan Kulübü" olup olmadığını da açıkça ortaya koyacaktır.
* Birliğe dahil ülkeler, AB'nin bir Hıristiyan topluluğu olduğuna dair düşüncelerin oluşmasına sebep olacak tavırlardan sakınmalıdır.
Diğer konuşmacılar
Diyanet İşleri Başkanı'nın ardından 18 Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Aydın ve İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Nasuhi Ünal Karaaslan da bir konuşma yaptı. Sempozyum, Almanya'nın Osnabrück Üniversitesi'nden Prof. Dr. Peter Graf 'ın yaptığı "Kültürlererası Diyalogda Yeni Bir Anlayış İçin Bir Şans Olarak Dinlerin Farklılığı" konulu konuşmayla sona erdi.(YÖ/NA)