İstanbul'da "Harbiye Kongre Vadisi Projesi" çerçevesinde inşaatına başlanan Şehir Tiyatroları Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde dün gece son oyun sahnelendi.
Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Orhan Alkaya'yla sahnenin yıkılması, yeniden inşası projesi ve tartışmalar üzerine söyleştik.
Yıkılma kararı ne zaman alındı?
Muhsin Ertuğrul sahnesinin yıkılması 1990'dan beri gündemde, HABİTAT projesi sırasında gündeme gelmişti. İnşaat da bir ay önce başladı, 5 Mart'tan beri Lütfi Kırdar'ın önü açık hava hizasında. "Bize rağmen" yapılan birşey yok. Tiyatro projesinin tamamında istediğimiz herşey uygulandı. Belediye Başkanı Kadir Topbaş tiyatro binasına dokunulmayacağını söyledi, inşaat bizim denetimimizde yapılacak. Yerin üzerinde bugünkü Muhsin Ertuğrul sahnesi binası olacak, inşaat ağırlığı yerin altında.
Öyleyse bir sorun yok mu?
Konu çok uzadı farklı algılara hitap eder hale geldi. Biraz semboleşşti. Şehircilik açısından tartışılabilir ancak "Bir tiyatroyu yıkıyorlar" demek doğru değil. Harbiye sahnesi 1970'ten beri üç kez yenilendi. Bu dördüncü ve radikal bir yenileme.
Ama tiyatrocular istemiyorlar, son oyundan sonra ağladılar filan...
Ben de ağladım . Kısa bir ayrılık sözkonusu. Sevgilisi ameliyata girmek üzere olan bir adamın duygusu gibi, insan ürperiyor. Bu süreçte duygularla değil, akılla hareket etmek lazım. Muhsin Ertuğrul tartışmaları bize çok büyük bir bilgi kazandırdı. İstanbul'un sanat binaları konusunda ne kadar fakir bir şehir olduğunu gördük. Bu süreçte Şişhane'deki üç tiyatrolu Beyoğlu sahnesi projesi doğdu. Mimari proje yarışması yürürlükte. Temmuz'da sonuçlanacak, biliyorum ki hızla hayata geçecek. Muhsin Ertuğrul sahnesi için de en iyi koşulalrda tiyaro binası yapılması hedefimiz. Buradaki yoksulluğun önüne geçersek burada zenginlik sağlarsak o zaman Muhsin Ertuğrul sahnesi süreci faydalı bir süreç olarak hayat geçecek.
Bu sahnede Muhsin Ertuğrul'un ruhu var diyenler...
Bunu söyleyen hiçbirşey bilmiyor. Muhsin Ertuğrul o tiyaroda yalnızca iki yıl bulunabildi. Muhsin Ertuğrul'a son darbe de o tiyatro da vuruldu. Ona rağmen hazırlana yönetmelik hocanın yüzüne okunurken çıktı kapıdan ve bir daha geri dönmedi. Hocanın enerjisi, sinerjisi diyeceksek o küskün bir ruh. Biraz da insanların bilerek konuşmalarını isterim bu konularda. Bu lafları edenler sahneyle hiç ilgisi olmayan insanlar. (NZ)