Lise öğrencisi İrfan Ağdaş'ın 1996'da "Kurtuluş"adlı gazeteyi satarken Eyüp'te öldürülmesiyle ilgili olarak üç polis görevlisi aleyhine "faili belli olmayacak şekilde adam öldürmek" suçlamasıyla açılan davada, karar bir kez daha ertelendi.
Beş yıldır süren ve 19 Ocak'taki duruşmada karara bağlanması beklenen dava, sanık polis avukatı İlhami Yelekçi'nin duruşmaya gelmemesi nedeniyle ertelendi. Eyüp 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada müdahil olarak Şükran Ağdaş, Kemal Ağdaş ve avukatları hazır bulundu. Tutuksuz sanık polisler Birol Mıdık, Aytekin Kayhan ve Abdurrahman Yolcu ise öncekilerde olduğu gibi mahkemeye gelmediler.
Karar aşamasına gelindi ama...
Mahkeme başkanının, davanın karar aşamasına geldiğini, ancak sanık avukatı İlhami Yelekçi"nin hastalığını mazeret göstererek, duruşmada bulunmadığını açıklaması üzerine söz alan müdahil avukatlar, son sözlerini bir sonraki celsede söyleyeceklerini belirttiler. Yelekçi'nin mazeretini kabul eden mahkeme, duruşmayı başka bir tarihe erteledi.
Duruşma çıkışında çevredeki sivil polis görevlilerince rahatsız edildiğini belirten İrfan Ağdaş'ın kızkardeşi Şükran Ağdaş, "Onları affettiler, ama ben affetmiyorum. İrfan"ımın hesabını soracağım" diye bağırdı.
Sivil polislerin Ağdaş"a küfürle karşılık vermesi üzerine kısa süren bir gerginlik yaşandı.
Savcı: Kasten öldürüldü
Bir önceki duruşmada esas hakkındaki görüşlerini açıklayan Cumhuriyet Savcısı İbrahim Babür, Ağdaş"ın "kasten öldürüldüğünü" iddia etmişti. Dava dosyasındaki polis telsiz konuşmaları dökümlerine dayanan Savcı Babür Ağdaş'ın polis uyarısı üzerine kaçmaya başladığını, polislerin ateşi sonucu önce kolundan yaralandığını ve daha sonra öldürüldüğünü vurgulamıştı.
Savcı Babür sanık üç polisin "faili belli olmayacak şekilde adam öldürmek" suçundan 24 yıla kadar ağır hapis cezasına çarptırılmasını istemiş ancak sanıkların 4616 sayılı şartlı Salıverme Yasası"ndan yararlanmaları gerektiğini belirtmişti. (ZÇ/EK/NU)