Sevimli, liman sahasının zeminin ve iş makinelerinin yenilenmediğini, ihtiyaç duyulduğu halde işçi alınmadığını belirtti; bu nedenle pek çok iş kazası yaşandığını vurguladı.
Liman-İş'in geçtiğimiz hafta sonu Ankara'da yapılan Başkanlar Kurulu toplantısının bildirgesinde de konuyla ilgili bir değerlendirme yer aldı.
İstanbul, İçel, İzmir, Trabzon, Samsun, Kocaeli, Bandırma, Antalya ve İskenderun Liman İş Sendikaları'nın katkılarıyla hazırlanan bildirgede, "İş Güvencesi Yasası"nın da yetersizliği dile getirildi.
İş güvencesi ortadan kalktı
Bildirgede şu görüşler yer aldı:
* Bazı liman ve iskelelerdeki örgütlenme sürecinde, İş Güvencesi Yasası'nın hiçbir yaptırımının bulunmadığı ortaya çıktı.
* İş Güvencesi Yasası'nı bu kadar etkisiz kılan bir diğer etmen de İş Yasası. Bu yasa, işçiyi koruma ilkesini ortadan kaldırarak, işyerlerinde işveren keyfiyetini egemen kılıyor. Mevcut yasa, çalışma ortamında büyük sorunlar yaşanmasına neden oluyor.
* Ayrıca, örgütlenmenin önündeki engeller de kaldırılmalı. Kaçak işçiliği ve kayıtdışı ekonomiyi önlemenin yollarından birisi de, örgütlü toplumun yaratılmasıyla mümkündür.
IMF politikalarına eleştiri
* Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve İngiltere'nin Irak'ı işgaliyle Türkiye'de ciddi bir tehlike altına girdi.
* Hükümetin uygulamayı sürdürdüğü IMF programında yatırım istihdam ve özelleştirme hazırlıkları yer alıyor. Oysa Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü'nün buna yetkisi yok. Bu tür girişimler, görev ihlalinin ötesinde, yandaşlara çıkar sağlama amacı güdüyor.
* Son olarak da Trabzon Limanı, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen Albayrak şirketine satıldı. (BB/YS)