İstanbul’daki LGBTİ+’lar için dost mekânlar ağı oluşturuldu. Şugarmekanlar oluşumu, İstanbul’daki işletmelerle bir taahhütname imzalayarak LGBTİ+’lar için konforlu ve kapsayıcı ortamlar oluşturmayı amaçlıyor. Oluşum, ayrıca Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği eşliğinde, ağlarında bulunan işletmeler için de çeşitli eğitim ve atölyeler düzenliyor.
Oluşumlarının duyulmasıyla birlikte bu ağa dâhil olmak isteyen işletme sayısının arttığını söyleyen Şugarmekanlar ekibiyle, hikâyelerini ve faaliyetlerini konuştuk.
Muktedir saldırılarına karşı güvenli mekânlar
“Şugarmekanlar” tam olarak nedir?
LGBTİ+’lar için güvenli mekân ağı. Sadece LGBTİ+’lar için değil, herkes için güvenli mekânlar yaratmak hedefimiz var. “Şugar” adı üstünde “tatlış” gibi bir şey, lubuncada da fazlasıyla kullanılan uluslararası bir sözcük. “Mekân” ise içinde eğlenen kişilerle şekillenen, ritüeller ve pratiklerle belirlenen, gönüllü-gönülsüz eylemlerimizin şekillendirdiği icralar, habituslarla tanımlanan alanlar. “Şugarmekan” ise bizim için tatlış pratiklerimizi icra ederek var olabildiğimiz mekânlar.
Bu ağı oluşturma fikri nasıl ortaya çıktı?
Daha önce Ankara, Mersin gibi şehirlerde LGBTİ+’lar için güvenli (dost) mekânlar listeleri oluşturulmuştu. İstanbul'da onur yürüyüşlerinin yasaklanmasıyla muktedirlerin saldırılarında güvenli alanlara kaçabilmek pratik bir sorun olarak karşımıza çıkmıştı. Kendimizi güvene almak için yürüyüşler öncesi mekânları bayraklamaya çıkıyorduk. Bu sayede herhangi bir saldırıda nereye kaçacağımızı biliyorduk. Pratikte iş gören bu fikri yaşamsallığımıza yaymak fikri şugarmekanlar’ın, böyle bir ağ yapılanmasının çıkmasında etkili oldu diyebiliriz.
2015-2016 yıllarında İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası komitesinde güvenli mekân ağı kurma yönünde çalışmalara başlayıp haritalama işlerine giriştik. Daha sonra yine İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası ve Nakkalgbti+ mecrasında örgütlü aktivistler olarak mekânlarla görüşmeye, haritalama çalışmalarına başladık, taahhütname oluşturduk. İlk olarak Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği ile bir araya geldik ve eğitimler organize etmeye başladık.
Şugar mekânlarla amaçladığınız şeyler nedir?
Bazı mekânların girişinde ayrımcılığa, bazılarında tacize uğruyoruz. Bazı mekânlarda öpüşünce dışarı atılabiliyoruz, bazılarında iş arıyoruz ama bulamıyoruz. Şugar mekânlar sayesinde, kapısından geri çevrilmeyeceğimizi bildiğimiz, çişimiz geldiğinde cinsiyetimizi sorgulatan wc'lerin olmadığı, taciz ve şiddet yaşandığında sorumluluk alan kafeler ve barların listesine sahip olmuş oluyoruz.
“Şiddetsiz iletişim konusunda eğitimler veriyoruz”
Bu etiket nasıl alınıyor, mekânlar mı size başvuruyor, siz mi onlarla görüşerek ikna ediyorsunuz? Bu etiketi almak isteyen işletmeler nasıl bir yol izlemeli?
Şugarmekanlara başlarken ekip olarak yakın çevremizdeki mekânlarla, yani güvenli olduklarına emin olduklarımızla görüştük. Zaman içerisinde mekânların hem sayısını arttırmayı, hem de mekân türlerini çeşitlendirmeyi düşünüyoruz. Örneğin, lubunyaların yaşamsal ihtiyaçlarını gidermek için gittiği ve çoğu zaman ayrımcılığa uğradığı mekânlardan oldukları için emlakçıları ve kuaförleri ağımıza dâhil etme fikri ekip olarak bizi çok heyecanlandırıyor.
Hem sosyal medyadan bizi duyan mekânlar oluyor, hem de LGBTİ+ camianın hâlihazırda kullandığı güvendiği yerleri hareketten insanlar bize öneriyor. Mesela bir kaç yıl önce Tatavla’dan arkadaşlar Kurtuluş’ta kalabalık bir lubunya ordusu halinde gezerek, içerek, eğlenerek bazı mekânları kuirleştirdi. Mekânları dönüştürmek için epey aktif bir yöntemi deneyimleyen arkadaşlarımızdan da yeni yer önerileri gelebiliyor.
Şugar mekân ağınızda yer alan işletmelerle birlikte atölye, eğitim gibi çalışmalar yapıyor musunuz?
Evet, cinsiyet, cinsel şiddet, şiddetsiz iletişim gibi temalarda atölye ve eğitimler veriyoruz.
İlk eğitimleri Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği ile yaptık. Bu ay sonu ise şiddetsizlik merkeziyle bir atölye yapacağız. Eğitim, atölye, slogan içerikleriyle hem bizi güçlendirdikleri hem de bizimle beraber çalıştıkları için teşekkür ederiz! Dayanışma gerçekten güçlendiriyor ve büyümeyi hızlandırıyor.
“Yakınlarda ‘madimekan’ projemiz olabilir”
LGBTİ+’lara karşı nefret söylemi, psikolojik veya fiziksel şiddet uygulanan işletmelere karşı bir girişiminiz oluyor mu?
Şimdilik hayır ama yakınlarda “madimekan” projemiz olabilir. Şimdilik detay vermeyelim ama belki de hafıza oluşturmak, unutmamak için bazı madi mekânları listeleyebiliriz, bu listeyle ne yapacağımızı da yakında konuşacağız.
Eğer şugar bir mekânda bu durum olursa şiddete maruz kalan kişiyle iletişime geçip beyanını ve talebini dinliyoruz, sonra mekân işletmecisiyle görüşüyoruz. Daha sonra beyanı esas alarak, her tarafı dinleyerek çözüm bulmaya çalışıyoruz. Maruz kalan için sağaltıcı bir sonucun çıkması için elimizden geleni yapıyoruz. Daha önce böyle bir deneyim yaşadık, bir sonuca erdirdik.
Sadece İstanbul’daki işletmelerle mi çalışıyorsunuz yoksa Türkiye’nin farklı şehirlerindeki işletmeler de ağınıza katılabilir mi?
İstanbul genelinde hem cafe ve barlara diğer mekân türlerini de eklemek, hem de konumsal anlamda böyle bir yayılma hedefliyoruz. Bunu yapmanın da en iyi yolu, oraların lubunyasının içimize, ekibe dâhil olması. Örneğin, yakında muhtemelen ufak bir Boğaziçili şugarmekan ekibi oluşacak ve yalnızca Hisarüstü’ndeki mekân görüşmeleri konusunda sorumluluk alıyor olacaklar.
Instagram sayfamızı açmamızla farklı bir kitleye görünür olduk, İzmir ve Ankara’dan mesaj atanlar var, buralarda da olacak mı, gibi sorular... Bizim şu anki ekiple yetmemiz mümkün değil, ama yetiyor olsaydık da muhtemelen yerel örgütlenmeyi daha çok öne çıkartmaya çalışırdık. Yerelde örgütlenen her ekibe deneyim aktarımı yapmaya çok hazırız.
Yayılmayı, genişlemeyi arzulamakla birlikte, mekânlarda yaşanabilecek olası taciz, ayrımcılık, şiddet olaylarının takibini yapmayı sorumluluk olarak gördüğümüzden, insan gücümüzü bilerek ve eğitimlerin sürdürebilirliğini sağlayarak büyümek daha gerçekçi geliyor.
TaahhütnameŞugarmekan taahhütnamesinde şu ifadeler yer alıyor: -LGBTİ+ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks ve her türlü cinsel romantik deneyim ve pratikten) bireylerin seksüel yönelimleri ya da performansları üzerinden herhangi bir ayrımcılık yaşamayacağı, -LGBTİ+ bireylerin istihdam edilmelerine öncelik verileceği, -Taciz olaylarında beyan esas alınarak tacizcinin mekândan derhal uzaklaştırılacağı; bu uzaklaştırma ve aktarım sürecinin, "fail" hangi yakınlıkta ve kim olursa olsun, "maruz bırakılan"ın bulunduğu mekânda gerçekleştirilmeyeceği, mahkeme kurulmadan sürecin daha sonra sahiplenilerek takip edileceği, gerekirse Feminist/Queer bağımsız aktivist ve sivil toplum örgütlerinden destek alınacağı, -Çalışanların ve işletmecilerin ayrımcılık, toplumsal cinsiyet ve taciz konularında Feminist/Queer bağımsız aktivist ve sivil toplum örgütlerinin periyodik atölye ve eğitimlerine katılacağı, taahhüt edilmektedir. |
(ASK/SO)