Yoğun güvenlik önlemi alınan Bağcılar Adliyesi önünde duruşmayı izlemek isteyenler ayrı polis barikatından geçti.
4 Haziran 2006 tarihli röportajında, yeni yayımlanan kitabında Latife Hanım'ın kardeşi Vecihe Hanım'a dayanarak Atatürk'e dair bir anekdot aktaran 36 yıllık gazeteci Çalışlar ve müdür Tatlıcan'ın 4,5 yıl hapisleri isteniyor.
İhbarcı ve iki kişinin müdahillik başvurusu reddedildi
Bağcılar 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün (5 Ekim) görülmeye başlanan davada, sanık olarak yargılanan Çalışlar ve Tatlıcan katılmadı. Tatlıcan'ı avukatları Yücel Döşemeci ve Günay Erkan temsil ederken Çalışlar vekili Fikret İlkiz, mahkemeye mesleki mazeretini bildiren yazı ulaştırdı.
Duruşmada ilk ihbarcı Hüseyin Tuğrul Pekin'e, Çalışlar'dan şikayet olduklarını beyan ederek dilekçelerini mahkemeye sunan Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Şişli Şube Başkanı Erdinç Türkcan ve İsa Ruhi Göbüt de eklendi.
Duruşmada söz alan gazeteci Tatlıcan'ın avukatı Döşemeci, "Atılı suç yönünde ne kişilerin ne de dernek başkanı ve üyelerinin doğrudan zarar görme durumu yok" dedi; ihbarcı olan Pekin, Türkcan ve Göbüt müdahil olarak kabul edilemeyeceklerini söyledi.
Mahkeme Başkanı Hakim Muhterem Bulut'un görüşüne başvurması üzerine Cumhuriyet Savcısı Mehmet Şahin, Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin 9 Mayıs 2001 tarihli kararında Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (CMK) 237. maddesinde öngörülen müdahale talebinde bulunanların mağdur ve suçtan zarar gören olarak değerlendirildiğini hatırlatarak müdahale talebinde bulunanların taleplerinin reddedilmesini istedi.
Ardından müdahilliğe ilişkin talepleri değerlendiren mahkeme, Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin 2001'de verdiği kararını hatırlatarak Pekin, Göbüt ve Türkcan'ın taleplerinin CMK'nın 237/2, 260/1 ve 287/1 maddeleri uyarınca temyiz yolu açık olmak üzere reddine karar verdi.
Adres yetersizliği nedeniyle yazar Çalışlar'a çıkarılan davetiyenin ulaştırılamadığını zapta geçen mahkeme başkanı Bulut, vekaletnamedeki adresin tam olarak yazılarak iddianamenin açıklamalı davetiyle ile tebliğ edilmesini istedi. Av. İlkiz'in mazeretini ve vekaletnamesini de kabul eden mahkeme, sanık Tatlıcan'ın CMK'nın 193/1 maddesi uyarınca zorla getirilmesine karar verdi. Yargılamaya 19 Aralık'ta, saat 11.00'de devam edilecek.
Duruşma bitiminde konuşan ADD temsilcisi Türkcan, "Biz Atatürk'e yönelik bütün hakaretleri karşılamak durumundayız. Sonuna kadar itiraz edeceğiz" dedi.
Yeni Aktüel'den Kılıç'a da soruşturma
Ayrıca, haftalık "Yeni Aktüel" dergisi muhabiri Ecevit Kılıç hakkında da, İpek Çalışlar ile "Latife Hanım" kitabıyla ilgili bir röportajdan dolayı soruşturma açıldı. Gazeteci, geçtiğimiz günlerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nda Basın Savcısı'na ifade verdi.
Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi Derneği (VKGB) Başkanı Taner Ünal'ın şikayeti üzerine soruşturma açıldı.
"Mustafa Kemal Paşa'nın cesaretini tartışamayız"
Bağcılar Cumhuriyet Başsavcılığı, "Hürriyet" gazetesinin Pazar ekindeki röportajı okuyan ihbarcı Pekin'in kitapta yer alan bir anıyla ilgili şikâyetini kabul etmişti.
İhbarcı Pekin şikayet dilekçesinde, kitabın "Topal Osman'ın Atatürk'e suikast için Çankaya Köşkü'nü kuşatması"nın anlatıldığı bölümünde aktarılanlara itiraz etmişti: "Hiçbir erkeğin, hele cesaretini tartmaya hiçbirimizin cüret edemeyeceği Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın böyle bir şey yaptığını iddia etmek ve yazıya dökmek Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya, onun ulusuna ve bizzat benim şahsıma yapılabilecek en büyük hakarettir."
Dava konusu sözler
Çalışlar'ın kitabında, ilgili bölüm şöyle: "...Milli Mücadele'nin lideri tehdit altındaydı. Kısa bir tartışma yaşandı. Önemli olan Mustafa Kemal Paşa'nın yaşamıydı. Ona bir şey olursa zaten hiçbiri hayatta kalamazdı. Dışarıdakilerle pazarlık başladı. Âdet olduğu üzere, 'Kadınlar ve çocuklar önden çıksın' dediler.
"Plan şuydu: Mustafa Kemal Paşa kılık değiştirerek kadınlar ve çocuklarla birlikte dışarı çıkacaktı. Fakat evin içinde de birilerinin kalması gerekiyordu. Latife muhafızlarla birlikte evde kalmaktan yanaydı. 'Ben onları oyalarım' diyordu.
"Mustafa Kemal Paşa önce şiddetle itiraz etti. Ancak Latife'nin inadını bilirdi. Vecihe bir çarşaf buldu getirdi. Mustafa Kemal çarşafı giydi, baldızı Vecihe ve hizmetkâr kadınlarla birlikte dışarı çıktı. Latife de bu arada onun kalpağını kafasına takmıştı... Sonunda Topal Osman'ın adamları eve kurşun yağdırmaya başladılar. Ardından eve girdiler. Mustafa Kemal'in gittiğini anlayınca çılgına dönüp ne buldularsa parçaladılar..." (EÖ/KÖ)