Bu yıl 13’üncüsü düzenlenen KuirFest’in sözlü tarih çalışması BELLEKVARİ gösterimi, Ankara Valiliği Hukuk İşleri Şube Müdürlüğü tarafından yasaklandı.
Yasak, bugün belgeselin gösteriminin yapılacağı Mülkiyeliler Birliği’ne tebliğ edildi.
2011’den bu yana Ankara’da düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek LGBTİ+ film festivali KuirFest’in tarihine odaklanan belgesel, festivalin kurucuları ve çalışanlarıyla yapılan söyleşilerle festivalin 14 yıllık serüvenini ve Türkiye’nin politik ortamını anlatıyordu.
Pembe Hayat Derneği’nin aktardığına göre, Mülkiyeliler Birliği’ne tebliğ edilen karar, Ankara Valiliği’nin resmi internet sitesi veya sosyal medya hesaplarında yayınlanmadı.
13. Pembe Hayat KuirFest'in tarihleri açıklandı
“Genel ahlâka aykırı”
Tebliğ edilen belgedeki yasak kararında, Pembe Hayat Kuirfest etkinliklerinin “toplumsal duyarlılık ve hassasiyetlere karşı bir takım tutum ve davranışlar sergileyerek genel ahlâka aykırı olduğu” öne sürüldü.
Kararda, Kuirfest’in “sinema, sinevizyon, tiyatro, panel, söyleşi, belgesel, sergi, festival, basın açıklaması, toplantı ve gösteri yürüyüşü vb. etkinliklerinin” yasaklandığı ifade edilse de, Mülkiyeliler’deki gösterim dışında başka bir tarih, mekân veya etkinlik bilgisi yer almadı.
Yasaklanan BELLEKVARİ belgeselinin sinopsisi şöyle:
“Belgesel, 2011’den bu yana Ankara’da gerçekleştirilen Türkiye’deki ilk ve tek LGBTİ+ filmleri festivali Kuir Fest’in kuruluşundan günümüze varan hikayesine odaklanır. KuirFest’in kurucuları, festivalde emeği geçen gönüllü ve çalışanlarıyla yapılan röportajlarda festivalin 14 yıla yayılan serüvenini, Türkiye’nin politik iklimiyle şekillenen kültür-sanat ortamı anlatılır. Bu izlekte, festivale katkı sunan bireylerin Türkiye’de her yıl gitgide artan LGBTİ+’lara yönelik baskı ve şiddete karşı politik özneler olarak üretttikleri direniş pratiklerinin KuirFest’le beraber nasıl bir örgütlenme biçimine dönüştüğü bu bir aradalığın güçlendiren yönleri ön plana çıkarılarak anlatılır.
KuirFest’in Pembe Hayat Derneği ile kurulan öz örgütlenme bağlantısı, Ankara lubunyasıyla olan bağı ve buradan aldığı kültürel sermayesini, sanat yoluyla örgütlenme pratiği geliştirerek güçlü bir politik söze dönüştürür. 2017 yılından itibaren her yıl uygulanan yasaklara ve ağır sansür engellerine karşı direnişini sürdüren festival Türkiye’de yaşayan ve kültür ve sanat alanına ilgi duyan, bu alanda üretim yapmak isteyen bir çok lubunya için alan açar.
KuirFest’in, iktidar grupları tarafından varoluşları kriminalize edilen lubunyalara karşı kurumsallaşmış bir nefret üretilmesine rağmen nasıl kendini devam ettirebildiğinin sırları bu belgesel film çalışmasıyla gün yüzüne çıkacaktır.
Yüzeydeki baskı ve zorlukların ötesine bakarak, KuirFest’in kuruluş amacına ve direniş pratiğinin temelindeki saf niyete pencere açan çalışma 24-26 Ocak 2025’te Ankara’da 13. edisyonuyla gerçekleşecek festivalin “Aslına Rücu” temasını merkeze alıyor. Aynı zamanda tarihsel bir sürekliliği ve direnişin köklerini hatırlatmayı ve hafızalaştırmayı amaçlıyor. BELLEKVARİ: KuirFest’in Sözlü Tarihi, varlığının yalnızca bir film festivali değil, aynı zamanda bir mücadele alanı olduğunu; geçmiş ve bugün arasındaki bağlantıyı tanıklıkların anlatısıyla kurmaya çalışıyor.” (TY)