Üç kişinin kurşuna dizilmesiyle ölüm cezalarının infazlarına yönelik üç yıllık de facto moratoryumu da sona erdi.
UAF açıklamasına göre, Kitlesel tutuklamalar ve birçoğunun 28 yıla varan şok ağır hapis cezalarına çarptırıldığı en az 75 muhalifin özet yargılamalarının ardından gerçekleşen bu infazlar, Küba'nın insan hakları karnesinde ciddi bir erozyona işaret ediyor.
Ölüm cezaları derhal hafifletilsin
Uluslararası Af Örgütü moratoryumun sona ermesi nedeniyle infaz bekleyen 50 kişinin infaz edilme olasılığından kaygı duyuyor ve yetkililere tüm ölüm cezalarının derhal hafifletilmesi için çağrıda bulunuyor.
Kuşuna dizilen Lorenzo Enrique Copello Castillo, Bárbaro Leodán Sevilla García ve Jorge Luis Martínez Isaac'ın 2 Nisan günü içinde düzinelerce yolcu bulunan bir Küba vapurunu kaçırarak Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) gitmeye zorlayan bir grupta bulunduğu bildirildi.
İki haftada yaşanan üç kaçırma olayından biri olan bu olay, Küba güvenlik güçleriyle korsanlar arasında günlerce süren çekişmeden sonra kan dökülmeden sona erdi
Bir haftada yargılama ve infaz
Af Örgütü'nün bildirdiğine göre; Castillo, García ve Isaac 1991 sonunda yürürlüğe giren 93 nolu yasadan, terörizmden hüküm giydi. Bu yasa varolan terörle mücadele tedbirlerini genişletiyor, ve en ağır davalarda ölüm cezasının kullanılmasını onaylıyor. Diğer dört korsan ömür boyu hapis cezası alırken kalan dört kişiye de daha kısa hapis cezaları verildi.
Ayrıca, kurşuna dizilen üç kişinin özet yargılamalarla mahkum edildiği, Yargıtay ve Danıştay'a yapılan temyiz başvuruları aceleyle, gelişigüzel ve tamamen yetersiz bir biçimde incelendi.
Kurşuna dizme ile yargılamanın başlaması arası bir haftayı bile doldurmadı.
11 Nisan'da infazlarla ilgili yapılan resmi açıklamada Küba hükümeti ABD kaynaklı ulusal güvenliğe yönelik ciddi provokasyon ve tehditlere maruz kaldığını iddia etti. (NM)