1 Ekim'de yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereği, dava açarken "gider avansı" yatırmak gerekiyor. Gider avansı her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderleri kapsıyor.
Bu kanunla aile mahkemelerinde boşanma ve nafaka davası açan ve ya korunma talep eden kadınlar da bu ücreti ödemek zorunda.
Ancak bu durum şiddetten korunmak için başvuran, ekonomik durumu iyi olmayan kadınlar bakımından adalete başvurmayı engelleyici nitelikte.
Avukat Habibe Yılmaz Kayar, 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun gereği korunma kararı istenmesi harca tabi olmadığını, şimdiye kadarki uygulamada tevzi bürosunda sadece kararın taraflara tebliğinde kullanılmak üzere iki posta gideri alındığını belirtiyor.
4320 başvuruları dosya üzerinden ve çoğunlukla duruşmasız verildiği için başkaca bir masraf da gerekmiyor. Ancak, 6100 sayılı HMK nın yürürlüğe girmesinden sonra tevzi büroları 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun'un özel niteliğini göz önünde bulundurmadan gider avansını tüm başvuruculardan talep ediyor.
Kayar, "bu uygulamanın acilen sonlandırılması için gereğinin yapılmasını,tevzi bürosunun yapılandırmasının yeniden düzenlenerek bu uygulamaya son verilmesi gerekmektedir" diyor.
"Aksi takdirde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'nin (CEDAW), şiddetten uzak güvenli yaşama, adil yargılanma, etkin iç hukuk yoluna başvurma hakkının ihlalinden söz edilebilecektir." (ÇT)