Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın ayrı alanlarda kutlanmasına, "Ben en büyük işçi örgütüyüm" kompleksinin yol açtığını savundu.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Sekreteri Mustafa Avcı, "Türk-iş yeniden Abide-i Hürriyet meydanı için başvurunca zor durumda kaldık. Geri bir noktada kutlamak işimize gelmedi" dedi.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Bölge Başkanı Faruk Büyükkucak, "Arzu edilen bir görüntü değildi. Karşılıklı suçlamalara girmek istemiyoruz. Çok basit bir tartışmaydı" diye konuştu.
"Amaç işçiyi kendi kontrolünde tutmak"
1 Mayıs'ın son yılların en görkemli kutlamalarına sahne olduğunu açıklayan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, özellikle Saraçhane'de ciddi bir kutlama, büyük bir şölen ve mücadele yaşandığını açıkladı ve ekledi:
* Engellemelere rağmen, işçiler oldukça iyi mesajlar verdiler. Valinin eylem öncesi açıklamalarına rağmen katılanların hepsi sorumlular içerisinde davrandılar.
* Yenikapı'ya gelindiğinde insanların Fatih'te yürüyüş kolunda olduğunu gördük. Duyarlılık, sorumluluktur duygusuyla hareket edildi.
* Diğer illerde kutlamalar birlikte yapılabildi. İstanbul'daki bu ayrışmaya büyüklük kompleksinin yol açtığını düşünüyorum.
* "Ben en büyük işçi örgütüyüm, benim arkama takılsınlar" diyerek işçiyi kendi kontrolünde tutmaya çalışan bir anlayışın sonucu, farklı yerlerde de olsak, yapay bir ayrılığın bir parçası olamazdık.
* Zaman zaman, işçi sınıfında böyle dönemler oldu. 1990'ların başında bayram Pendik ve Abide-i Hürriyet alanlarında ayrı ayrı kutlanmıştı. 80'lerde DİSK'in öncülüğünde kutlanıyordu.
* Bu 1 Mayıs'ta işçileri güdümlü tutmaya çalışan anlayışa bir tepki oldu. Gönlü bizimle beraber olanlara çok teşekkür ediyoruz.
* Daha büyük bir kitlesellik daha da anlamlı olurdu, bu biraz zedelendi. Ancak durumun emekçilerin çıkarında bir farklılık yarattığına inanmıyoruz. Biz emekçilerden yana hareket edip, hangi sendikal hareket içerinde olurlarsa olsunlar onlara sahip çıkacağız.
Avcı : "Geri bir noktada kutlamak istemedik"
"Ayrı bir kutlama bizim tercihimiz değildi" diyen KESK Genel Sekreteri Mustafa Avcı, "NATO zirvesi, Ortadoğu'daki durum, Türkiye'deki çözümlenmemiş yığınsal işçi ve emekçi sorunları nedeniyle ayrı duruşlar işimize gelmiyordu" diyerek sorumluluğun kendilerinde olmadığını savundu.
Avcı, "Türk-iş'in yeniden Abide-i Hürriyet meydanı için başvuru yapması, bizi zor durumda bıraktı" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü :
* Türk-İş'i ikna etmeye çalıştık ama başaramadık. Geri bir noktada da 1 Mayıs'ı kutlamak işimize gelmedi.
* İstanbul'da 1 Mayıs kutlamalarının kendine özgü bir önemi var. Taksim için başvurularımız sonuçsuz kaldı. Son birkaç yılda Abide-i Hürriyet'te yapılan kutlamalardan dolayı örgütümüzden gelen eleştiriler vardı.
* Bu nedenle, Abide-i Hürriyet meydanında kutlama yapmamaya karar verdik.
Saraçhane'de, katılım çok görkemliydi. Hatta beklentilerimizin bile üzerindeydi.
* Çünkü vilayet ve güvenlik güçlerinin basın aracılığıyla 1 Mayıs gününü baskı altına alarak katılımı düşürmeye çalıştılar.
* Olumsuz koşullarına rağmen, katılım beklentilerin üzerinde ve seviyeliydi. Olaysız sonuçlanması ayrıca bizi sevindirdi. Buna katkısı olan, güvenlik güçleri de dahil, tüm katılım güçlerini kutluyorum ve teşekkür ediyorum.
Büyükkucak : "Basit, içi boş bir tartışma"
İki ayrı kutlamanın arzu edilen bir görüntü olmadığını söyleyen TÜRK-İş Bölge Başkanı Büyükkucak, "Karşılıklı suçlamalara girmek istemiyoruz. Çok basit bir tartışmaydı. Üzüntü verici" dedi; 1 Mayıs kutlamalarını şöyle değerlendirdi :
* Çok basit bir alan tartışmasıydı. İçi boş bir tartışma olarak değerlendirdik. Daha görkemli ve daha manalı olabilirdi.
* Gönül isterdi ki Federasyonlar, Türkiye üzerindeki küresel sermayenin baskılarına, İMF ve Dünya Bankası'nın Türk halkının üzerindeki baskılarına, Türkiye komşularında yaşanan savaşa, yıllardır emek cephesinde birlikte mücadele verdiğimiz gibi bu saldırılara karşı da birlikte olalım.
* Arzulanan gerçekleşemedi. Buna rağmen Türk-İş, Abide-i Hürriyet'te sivil toplum ve siyasi partilerle birlikte kutladı. Bize göre, içi dolu, gerilimsiz, stressiz bir 1 Mayıs kutladık.
* DİSK ve KESK de Saraçhane'de kutladılar. Ama biri izinli biri izinsiz idi. Orada da aynı Çağlayan'da kamuoyuna duyurulan mesajlar verildi. İki ayrı yerde olmaması gerekirdi.
* Olumlu yanı ise, 13 milyonluk bir metropolde herhangi bir polisle karşı karşıya gelme olmadı. Ayrıca, her ne kadar ayrı da düşsek aynı şeylerin alanlarda paylaşılmasıydı. Sorunlar aynıydı.
* Umarı ki, konfederasyonlar böylesine ayrışmaya neden olacak bir hareketten kaçınırlar. Ben haklıyım, sen haklısın noktasını kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. (EÖ/YS)