Eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı ve kadın hareketinin önemli isimlerinden Gültan Kışanak, Türkiye’nin farklı kentlerinde kadınlarla buluşmaya devam ediyor.
Bu buluşmaların Mersin ayağında, Eğitim-Sen binasında kadınlarla bir araya gelen Kışanak, "Bugün burada sizlerle olmak benim için büyük bir heyecan.
Son sekiz yıl boyunca dışarıdan takip edebildiğim kadarıyla kadınlar baskılara rağmen sokaktaydı, mücadeleden vazgeçmedi. Kadınlar, bugün de en dinamik toplumsal kesim olarak değişimin öncüsü konumunda" diye konuştu; Mersin’de de kadınlarla buluşarak barış mücadelesinin kadınların öncülüğünde nasıl inşa edileceğini tartıştı.
"Barış toplumsallaşmalı"
Kadınlar olarak barışın sadece masada konuşulan bir mesele değil, toplumsal bir dönüşüm süreci olduğunu anlatmalıyız" diyen Kışanak, kadınların barışı toplumsallaştırması gerektiğini vurguladı.
Barış talebinin yalnızca savaşın sona ermesi olmadığını belirten Kışanak, "Bugün sıcak bir savaşın içinde olmayabiliriz, ancak barış; kadınların ve LGBTİ+'ların katledilmediği, insanların yoksulluk ve açlıkla ölmediği, çocukların anadillerinde eğitim alabildiği, herkesin kendini güvende hissedip geleceğe dair hayal kurabildiği bir yaşam halidir. Barışın inşası, sadece çatışmaları sonlandırmak değil, eşit ve adil bir yaşam için mücadele etmektir" dedi.
“Bizim tahliyelere değil, barışa ve özgürlüğe ihtiyacımız var”
"Kadınlar açısından savaşa karşı barış savunmak ilkesel bir tutumdur" diyen Kışanak, kadın hareketinin barışı toplumsallaştırması gerektiğini vurguladı.
"Kadınlar savaşın en büyük mağdurlarıdır. Ancak biz yalnızca mağdur değiliz; barışın öznesiyiz, inşa edicisiyiz. Bunca baskı ve yıkım ortamında biz kadınlar, barışı inşa etmenin mümkün olduğuna inanıyoruz ve bunun yollarını birlikte arıyoruz." ifadelerini kullandı.
Buluşmada kadınlar, kayyum politikalarının kadın mücadelesine etkisini, artan yoksulluk ve kadın cinayetleri karşısında dayanışmayı nasıl büyütebileceklerini ve kapsayıcı bir barış talebinin nasıl yükseltileceğini tartıştı.
Feminist ve sosyalist kadın gruplarıyla yapılan görüşmelere de değinen Kışanak, "Cezaevinden çıkarken de söyledim; bizim tahliyelere değil, barışa ve özgürlüğe ihtiyacımız var. Kadınlar olarak barışın sadece masada konuşulan bir mesele değil, toplumsal bir dönüşüm süreci olduğunu anlatmalıyız" dedi. İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenlenen kadın buluşmalarının barış için ortak bir yol haritası oluşturduğunu belirtti.
Kadınlar 22-23 Şubat’ta İstanbul’da buluşuyor
Şehir şehir süren kadın buluşmalarının sonunda, 22-23 Şubat tarihlerinde farklı şehirlerden kadınlar İstanbul’da büyük bir çalıştayda bir araya gelecek. Kışanak, "Bu çalıştayda, barış mücadelesini nasıl daha güçlü ve örgütlü hale getirebiliriz, bunu tartışacağız" diyerek kadınları sürecin aktif bir parçası olmaya çağırdı.
Mersin’deki buluşmada kadınlar da kendi deneyimlerini paylaşarak, savaş politikalarının kadınlar üzerindeki etkilerini tartıştı.
Barışın inşası için kadınların oluşturacağı ortak bir zemine ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan kadınlar ekonomik krizin, artan şiddetin ve otoriter baskıların kadınların mücadelesini daha da zorlaştırdığını ifade etti.
Gültan Kışanak, "Kadınlar ortak kimlikleriyle bir araya gelirse, toplumsal barış için en güçlü adımı atabiliriz" diyerek kadınları bu sürecin öznesi olmaya çağırdı. "Biz bu ülkede barışın öznesi olacağız, mücadelemizi büyüteceğiz" diyerek konuşmasını tamamladı.
(BG/EMK)