Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen CHP Ankara 37. Olağan İl Kongresinde yaptığı konuşmada, CHP'nin milli mücadeleden ve mücadelenin özünden doğan, bugünlere kadar gelen görkemli tarihe sahip bir siyasal parti olduğunu belirtti.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Bütün CHP'li kardeşlerime şunu söylemek isterim, nereye giderseniz gidin, nerede oturursanız oturun, ister kahvede, tarlada, caddede, sokakta, lokantada nerede olursanız olun sorunlardan söz ettiğinizde çözümünden de söz edeceksiniz. Şu eleştiriyi hep bize yaparlar, 'Şu CHP var ya CHP, hep eleştirir hiç çözüm söylemez.' Nerede bir sorun varsa o sorunun en sağlıklı, tutarlı çözüm adresi CHP'dir. Hiç kimse şunu söyleyemez, 'Efendim sorun var ama nasıl çözüleceğini bize söylemediniz.' Bütün arkadaşlarıma söylüyorum, sorunu dile getireceksiniz arkasından çözümü de dile getireceksiniz.
"Çözüm için dört ayaklı strateji"
"7 milyonu aşkın işsiz bulunuyor, üniversite bitiren on binlerce kişi işsiz. Sorunların çözümü için 4 ayaklı bir strateji öneriyoruz. Demokrasisi gelişmemiş hiçbir ülke büyümemiştir. Türkiye büyüyecekse, dünyada söz sahibi olacaksa, Türkiye'de barış ve kardeşlik olacaksa, herkes düşüncelerini özgürce ifade edecekse bunun yolu demokrasidir. Başka bir yolu yoktur bunun.
"Ekonomide derin kriz yaşıyoruz"
“Kimseyi ama hiç kimseyi kimliği, inancı, yaşam tarzı dolayısıyla ötekileştiremeyiz. Türkiye bugün derin bir kriz yaşıyorsa ekonomide, sosyal alanda siyasetini din, inanç, etnik kimlik ve yaşam tarzı eksenli yapmasıdır. Bütün bu alanları düşündüğümüzde bize düşen görev yani CHP'lilere düşen görev hiç kimseyi inancı, kimliği, yaşam tarzı dolayısıyla ötekileştirmemektir. CHP'liler olarak, tarihin bize yüklediği sorumluluğun gereği olarak 82 milyonu hiçbir ayrım yapmadan inanç, kimlik ve yaşam tarzı dolayısıyla kucaklayacağız.
“Ayırmadan ötekileştirmeden”
“Bizden farklı düşünebilirler, farklı inançları, kimlikleri olabilir ama aynı bayrağın altında aynı vatan toprağı içinde yaşıyorsak, aynı havayı teneffüs ediyorsak herkesin sorunun çözmek ve o insanlara güven vermek zorundayız. Toplumsal barışı biz sağlarız, biz güçlendiririz. Hiç kimseyi ayırmadan ötekileştirmeden.
“Demokrasiyi güçlendireceğiz”
"Düşüncesini ifade edenlerin üniversitelerden atıldığını görüyoruz. Kanun hükmünde kararnamelerle toplumun baskılandığını görüyoruz. Tarihin bize yüklediği görev, çözümün birinci adresi demokrasidir, demokrasiyi güçlendireceğiz. Kim olursa olsun bizim gibi düşünmeyen insanlar için de demokrasiyi getireceğiz. Bizim gibi düşünmeyen insanlar da düşüncelerini özgürce ifade edecekler." (RT)