Fotoğraf: AA/Arşiv
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhuriyet Halk Partesi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ankara'nın Polatlı ilçesindeki tarlada galoşla görüntülenmesini, "Bir ülkeyi yöneten, cumhurbaşkanı olan insan kendi ülkesinin toprağına galoşla basmaz" diyerek eleştirdi.
Erdoğan'ın geçen günlerde Ankara Polatlı'da katıldığı hasat etkinliğinde tarlada uzun galoş giydiği fotoğrafları basına yansımıştı.
31 Mart seçimlerinde sandıktan başarıyla çıkan belediyeleri ziyaret etmek üzere Rize'nin Fındıklı ilçesine giden Kılıçdaroğlu, belediye önünde Fındıklı halkına seslendi. Erdoğan'ın galoşlu fotoğrafını gösteren CHP lideri şöyle konuştu:
"Bir ülkeyi yöneten insan kendi ülkesinin toprağına galoşla basmaz. Biz toprağa yalın ayak basarız. Yalın ayak gezeriz. Vücuttaki elektriği alır toprak. Bir de gidip galoşla fotoğraf çektirmiş. Allah insanı kibirden korusun."
Halk ozanı Aşık Veysel'in "Benim sadık yarim kara topraktır" dizelerini ve İslamiyet'te toprakla abdest alındığını hatırlatan CHP lideri, her şeyin topraktan geldiğini vurguladı. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Erdemli insan 'Herkesin ayağının tozuyum' der. Özellikle AK Partili kardeşlerime sesleniyorum. 'Ayakkabım, giydiğim pahalı elbise toz olur' diye böyle uzun uzun galoş çizmelere izin vermeyin. Tozdan, topraktan korkuyorsan gitme. O toprağın altında binlerce şehidimiz var."
Çay ve fındığın bölge ekonomisi için önemine de değinen Kılıçdaroğlu daha sonra şunları söyledi:
"Rize milletvekilleri 'Çay da taban fiyat olsun, Rize'nin sorunlarını çözelim' demiyor. Çayın sorunlarını biliyorum. Burada da özel olarak çay konusunda bir toplantı yaptık. Çay üreticileriyle, sanayicilerle özel bir toplantı yaptık. Bu sorunun nasıl çözüleceği ile alakalı oturduk, güzel güzel çalışmalar yaptık. Fındık, çay bu ülkenin ciddi bir sorunu. Çay ve fındık Karadeniz'in stratejik ürünleridir. Çay olmazsa Rize olmaz, fındık olmazsa Karadeniz olmaz. Dolayısıyla bu iki ürüne özel ağırlık vermek gerekiyor. İki ürünü üreten bütün üreticilere de her türlü desteği vermek gerekiyor. Bu verilebilirse pek çok sorun da çözülmüş olur ifadelerini kullandı." (AÖ)
