HDP Ankara milletvekili ve avukat Filiz Kerestecioğlu, Adalet Bakanına ve Aile Bakanına 13 yaşındaki bir kız çocuğu ile dini nikahla evlenerek nitelikli cinsel istismar suçu işleyen erkeğin, “yasaları bilmediği” gerekçesiyle beraat etmesini sordu.
Kerestecioğlu, soru önergelerinde yürürlükte olan ceza yasalarını hatırlattı:
“Türk Ceza Kanunu’nun 4. maddesine göre ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz. Yine TCK’nın 8. maddesine göre ise Türkiye’de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır; fiilin kısmen veya tamamen Türkiye’de işlenmesi veya neticenin Türkiye’de gerçekleşmesi halinde suç, Türkiye’de işlenmiş sayılır."
Kerestecioğlu'nun bakanlara yönelttiği soru önergeleri şöyle:
Adalet Bakanı'nın yanıtlaması istemiyle; | Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı'nın yanıtlaması istemiyle; |
- Bakanlığınız davaya müdahil olmuş mudur? Olmuşsa ne tür işlemler yapılmıştır?
- Bakanlığımız bu çocukla ilgili koruma kararı için müracaat etmiş midir?
- Bu şekilde evlendirilmiş kaç çocuk vardır? Bu çocukların tespiti için nasıl bir çalışma yapılmaktadır?
- Erken evlendirilmiş çocuklara ne tür psiko-sosyal destek hizmeti verilmektedir? Bu hizmetlerden kaç çocuk yararlanmaktadır?
- Erken evlendirilmiş çocuklar arasında doğum öncesi, doğum ya da doğum sonrasında hayatını kaybeden kaç çocuk vardır?
- Evlenmenin Türk Medeni Kanunu’na göre daha erken yaşta ve resmi nikah olamadan yapılabildiği bir ülkeden gelen ailelerin çocuklarını erken yaşta evlendirilmesini önlemek için ne hangi tedbirler alınmış ve uygulanmıştır?
- Suriye uyruklu kişilerin Türkiye nüfusuna kayıt işlemleri hangi usule göre gerçekleşmektedir? Suriye’den nüfus kaydı ve resmi evrakları almaya dönük ulusal ve uluslararası mevzuat, yöntem yahut anlaşma var mıdır? Bu kişilerin yaşlarının tespiti nasıl yapılmaktadır?
- Suriye’de evlilik ve aile hukuku kapsamındaki diğer konulara ilişkin yasal mevzuata dair yargıçlara eğitim verilmiş midir?
| - Yargılamayı yapan mahkeme durumu Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığına bildirmiş midir? Bildirdi ise Bakanlık, davaya katılan sıfatı ile dahil olmuş mudur? Katılındı ise ne talep edilmiştir? Bu karar ile ilgili ne yapılması düşünülmektedir?
- Mahkeme çocukla ilgili koruma kararı için durumu Çocuk Mahkemesine bildirmiş midir? Bildirdi ise ne yapılmıştır?
- Şu andan sonra çocuğa yönelik hangi tedbirler alınacaktır?
- Somut olay benzeri durumlarda yargıya taşınan dava ve soruşturma sayısı nedir? Yargılama neticelerinde ne tür kararlar çıkmaktadır?
- Benzer suçların tespiti için Bakanlığınızın ne tür çalışmaları vardır?
- Suriye uyruklu kişilere Türkiye mevzuatı ve yargılamasına ilişkin bilgi ve eğitim verilmekte midir? Suriye mevzuatı Türkiye adli ve idari mercilerince bilinmekte midir?
|
Ne olmuştu?
Ankara’da yaşayan Suriyeli A.J., 2017’de akrabası olan 13 yaşında bir kız çocuğuyla evlenmiş, olay Alemdağ Göçmen Sağlığı Eğitim Merkezi’ne götürülen çocuğun hamile olduğunun anlaşılmasıyla ortaya çıkmıştı.
Sağlık merkezinden yapılan suç duyurusunun ardından, A.J. hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından, çocuğun annesi E.B. hakkında ise “çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarına iştirak etme” suçlarından dava açılmıştı.
16 Temmuz’da Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada, savcı sanıkların beraatini istedi; mahkeme de yasaları bilmediklerini ve suç kastı olmadığını söyleyerek iki sanığın da beraatine karar verdi. (ÇT)