Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesiyle birlikte İsveç ve Finlandiya NATO üyeliğine başvurdu. Birliğe üyelik için tüm ülkelerin bu başvuruyu kabul etmeleri gerekiyor.
Ancak Türkiye, İsveç’in ve Finlandiya’nın üyeliğine terörü desteklemeleri gerekçesiyle onay vermedi. Üç ülke Madrid’de 28 Haziran’da imzalanan momerandum ile "terörle mücadele" konusunda birlikte hareket etme kararı aldılar.
Böylece Türkiye, bu iki ülkenin başvurusunu destekleyeceğini açıkladı. Ancak İsveç’in bu konuda attığı adımları yeterli görmediğini belirtti.
İsveç'e göç etmek zorunda kalan gazeteci Bülent Keneş, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ile Ankara’da 8 Kasım’da yaptığı basın toplantısında zikrettiği tek isimdi. Erdoğan açıkça İsveç’te sürgün yaşayan gazeteci Bülent Keneş’in Türkiye’ye iade edilmesinin kendileri için çok önemli olduğunu söyledi.
Basın toplantısının ardından uluslararası medyada tüm gözler Todays Zaman eski genel yayın yönetmeni, gazeteci Bülent Keneş’e çevrildi. Kendisiyle ilgili dış basında pek çok haber yapıldı.
Herkes, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın İsveç ile yaptığı Nato görüşmeleri sırasında ağzına aldığı bu tek ismin kim olduğunu bilmek istedi.
*Keneş, "FETÖ" örgüt üyesi olduğu iddia edildiği için yurtdışına gitti.
Bülent Keneş, tüm dikkatlerin üzerine çekilmesine neden olan bu basın toplantısı ve kendisine yönelen suçlamaları bianet'e anlattı.
BİA MEDYA GÖZLEM/TEMMUZ-AĞUSTOS-EYLÜL 2022 TIKLAYIN- Gazeteciliği susturmak için sıra "dezenformasyon" taktiğinde TIKLAYIN- Gün gün üç aylık medya/ifade özgürlüğü ihlalleri/Tam metin |
TIKLAYIN - İsveç'in Türkiye'ye sınır dışı ettiği Mahmut Tat tutuklandı
Bülent Keneş hakkında
İlk, orta ve lise eğitimini Malatya’da tamamladı. Üniversite Eğitimi İçin İstanbul’a gitti. Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünden mezun oldu.
1994 yılı Mart ayında Zaman gazetesinde profesyonel hayata atıldı. Gazetenin çeşitli birimlerinde çalıştıktan sonra, 1995 Ekim ayında Dış Haberler Müdürlüğü, 1999 yılında ise Haber Müdürlüğü görevini üstlendi.
Bu arada Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü Siyasi Tarih ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda sürdürdüğü yüksek lisans eğitimini 1996 Eylül’ünde verdiği, “Medeniyetler Çatışması Tartışmaları Bağlamında Batı Medyasının Nasıl Bir İslam İmajı Oluşturduğuna Dair Bir İnceleme” başlıklı tezle tamamladı. Bu çalışma 1998 yılında “Batı Basınında İslam İmajı” adıyla kitap olarak yayınlandı.
Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü Siyasi Tarih ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda başladığı doktora çalışmasını, 28 Şubat post-modern askerî darbesinin iş ve akademik hayatındaki olumsuz etkilerinden dolayı, 1998 yılında yarıda bırakmak zorunda kaldı.
Gazeteci-yazar olarak mesleğini ise sırasıyla Turkish Daily News Yayın Koordinatörü, Anadolu Ajansı New York Büro Şefi, Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni, İngilizce yayınlanan Today’s Zaman Gazetesi (kurucu) Genel Yayın Yönetmeni olarak sürdürdü.
Bülent Keneş, çeşitli dernek ve vakıflarda faaliyetlerde bulunmaya, radyo ve televizyon programları yapmaya devam etti.
2008-2009 seneleri arasında Fatih Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı (MBA) da yapan Bülent Keneş, YÖK’ün 2009 yılında çıkardığı aftan yararlanarak doktora çalışmasına geri döndü ve bu kitaba kaynaklık eden “İran Dış Politikasında Süreklilik ve Değişim (1979- 2011)” başlıklı doktora tezini 2011 Eylül ayında tamamladı.
2010 yılından itibaren Fatih Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler, siyaset bilimi ve iletişim alanında dersler de veren yazar, iyi düzeyde İngilizce, orta seviyede Farsça bilmektedir.
Bülent Keneş, evli ve iki çocuk babasıdır.
Bülent Keneş, attığı tweetlerde hakaret ettiği gerekçesi ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatlarının şikayeti üzerine, 10 Ekim 2015 tarihinde Yenibosna'daki Zaman Gazetesi binasında Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındı. Emniyet ve savcılıktaki işlemlerinin ardından tutuklama talebiyle mahkeme sevk edildi. Mahkeme, Keneş'in tutuklanmasına karar verdi.
TWITTER’daki mesajlarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesi ile 10 Ekim 2015’te tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne konulan Today’s Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş, avukatlarının yaptığı itiraz üzerine 4 gün sonra tahliye edildi.
4 Aralık 2015 tarihinde Today's Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni görevinden istifa etti.
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, kapatılan Today’s Zaman gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş hakkında 18 Ekim 2016 tarihinde ”Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs” suçundan yakalama kararı çıkarıldı.
Keneş bir süredir İsveç'te yaşıyordu.
Kitapları :
2013 - İran Siyasetinin İç Yüzü
2012 - İran ve Terör Hasan Sabbah'tan Bugüne
2012 - İran: Tehdit mi, Fırsat mı
1998 - Batı Medyasında İslam İmajı
"İade ve sınır dışı farklı iki kavram"İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliğini kabul etmek için Türkiye ile imzaladığı ve "terör" suçlularının da iadesini talep eden memorandumu bianet'e değerlendiren İsveçli akademisyen Paul Levin, İsveç'te sınır dışı ve iade konusunda farklı prosedürler işlediğini söylemişti: "Bu noktada iade ve sınırı dışını birbirinden ayırmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu ikisi birbirinden farklı şekillerde ele alınıyor. "Söz konusu Türkiye'nin talep ettiği iadeler olduğunda ve ilgili kişiler iadeyi kabul etmediğinde, dava dosyası İsveç Yüksek Mahkemesi'ne gidiyor ve mahkeme bir karar veriyor. Şimdiye kadar çok az durumda insanlar iade edildi. Davaların çoğunda talepler reddedildi. "İsveç Yüksek Mahkemesi olumsuz bir karar aldığında İsveç hükümeti istese de söz konusu kişiyi iade etmeye karar veremez. "Sınır dışı ise başka bir mesele çünkü burada göç kurumu karar veriyor ve son yıllarda terör şüphelilerinin sınır dışı edildiğini gördük. En son, 2020 yılında PKK ile bağlantılı olduğu şüphesiyle bir kişi Türkiye'ye sınır dışı edilmişti. Terör şüphelileri için bile Türkiye'ye sınır dışı durumunu bir dizi sebepten ötürü bir kenara bırakmıyorum. "Bir sebep şu: Bunun geçmişte yapıldığını gördük. İkincisi, medyada 30'dan fazla şöyle vakaya rastadık: İsveç Güvenlik Servisi, İsveç'ten siyasi sığınma talep eden ya da vatandaşlık değil, sürekli veya geçici oturma izni olan ya da bu izne başvuran kişilerin PKK ile bağlantısı olduğunu tespit ediyor, bu kişilerin yaptıkları oturma veya sığınma talepleri göç kurumunca reddediliyor ve yasalar gereği Türkiye'ye iade edilmeleri gerekiyor. "İsveç Güvenlik Servisi'nin yaptığı bu tespitler bazı durumlarda 2 yıl kadar öncesinde dayanıyor. Yani, bunlar Türkiye'ye verilen tavizler değil. "Öte yandan, mevcut hükümet çok daha sıkı bir göç politikası güdüyor ve dürüst olmam gerekirse bunun göç kurumunun tespit ve kararlarını etkileyip etkilemeyeceğini bilmiyorum. Bunu ihtimal dışı bırakmıyorum." |
(AÜ/EMK)