Düzenleme Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin güzel coğrafyasında yer alan ve mitolojideki adı "İda" olarak bilinen Kazdağları'nın taşıdığı tarihsel, toplumsal, kültürel ve ekolojik değerleri nedeniyle, yeryüzünün önemli yaşam kaynaklarının başında geldiği belirtti.
Kurul, Kazdağları'nda 66 bin 490 dönüm alanda, ÇED raporu belirlenmeden yapılan maden ve altın arama çalışmaları nedeniyle bölgedeki yaşamın çok büyük risk altına girdiğini belirtti.
Koruma altına alınmalı
Kurul, yaklaşık 258 bin hektarlık alana yayılan ekolojik, kültürel, toplumsal, tarihsel ve bioklimatik özellikleriyle bütünlük gösteren Kazdağları'nı, başta yangınlar olmak üzere biotik ve abiotik bir çok tehlike beklediği, bu nedenle tamamının koruma altına alınması gerektiği ifade etti.
Kazdağları'nın tüm kültür zenginliklerinin, kuşaktan kuşağa korunarak aktarılmasının öncelikli güvencesinin, eğitim ve bilinçlendirmeyi güçlendirici bir eylem programının yaşama geçirilmesi olduğu belirtti.
Öncelikle ilköğretim okullarında yörenin çevre ve kültür değerlerini tanıtan ve önemini öğreten ders veya seminerler düzenlenmesi kararlaştıran kurul, Yöre insanlarına ve köylülerine doğa ve kültürü koruma gerekliliğiyle bunu gözeten turizm anlayışının yanı sıra, ev ve aile pansiyonculuğu konusunda çevre bilinciyle doğanın dilini öğretecek biçimde eğitim verilmesi gerektiği ifade etti.
Kazdağları enstitisü kurulmalı
Sempozyumun sonuç bildirgesinde ayrıca, Kazdağları'nda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Balıkesir Üniversitesi tarafından ortaklaşa "Kazdağları Enstitüsü" kurulması önerisi getirildi.
Değişik meslek gruplarından uzmanların görev alacağı bu enstitü tarafından, Kazdağları'nda araştırma yapan üniversitelerin ormancılık örgütüyle işbirliği yapılarak, üretilecek ortak projeler sonucu, Kazdağları'nın bilimin koruması altına alınması gerektiği vurgulandı.
Çalışmalar derhal durdurulmalı
Kurul, Kazdağları'nın yakın çevresinde kurulu bulunan ağır sanayi ve termik santrallerin, bölgedeki biyolojik çeşitliliğe verdiği zararların, bilim dünyası tarafından sıkça dile getirildiği hatırlattı.
Ulusal ve evrensel değerleri nedeniyle Kazdağları'nda yeni maden işletmelerine izin verilmemesi, verilen altın arama ruhsatlarının iptal edilmesi, yargı kararlarına uyularak santrallerin faaliyetlerinin durdurulması gerektiğini belirtti. (KÖ)