Haziran ve Temmuz 1980'de 57 kişinin ölümü ve yüzlerce Alevi yurttaşın yaralanmasıyla sonuçlanan Çorum olaylarının 31. yıldönümünde Radikal gazetesinden İsmail Saymaz'a konuşan dönemin Çorum Başsavcısı Ertem Türker, "Benim korumam Çorum olaylarındaki bir cinayetten mahkûm oldu" dedi.
"Davalar sağlıklı sonuçlanmadı"
Devletin aymazlık içerisinde olduğunu, polislerin sağcılarla birlikte Alevilere ve solculara karşı silahla çatıştığını anlatan Başsavcı Türker, katliamın etnik ve mezhepsel amaçlı olduğunu belirtti.
Çorum'da, 1976-1981 arasında Başsavcı olarak görev yapan Ertem Türker, Çorum'da Amerika kaynaklı bir oyun oynandığını ve kamu görevlileri olarak oyunun aktörü olduklarını söyledi.
Çorum davalarının 3. Ordu Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde, Erzincan'da görüldüğüne dikkat çeken Türker, "Davalar ayrı ayrı; sıradan öldürme, yaralama ve hakaret davası gibi muamele gördü. Oysa hepsi irtibatlıydı. Davaların sağlıklı sonuçladığına inanmam" dedi.
"Emniyet Müdürü, 'Tedbir aldık' dedi"
Yeterince önlem alamadıklarını, idarecilerin aymazlık içinde olduğunu söyleyen Türker, birkaç gün önce Ankara'da Bakan Gün Sazak öldürüldüğünü ve olayların "Çorum'a geliyorum" diye bağırdığını söyledi.
Çorum Valisi'ni olay çıkabileceği düşüncesiyle uyardığını, valinin, emniyet müdürüne konuyu sorduğunu, emniyet müdürünün ise "Korkmayın tedbir aldık" dediğini söyleyen Türker, "Olayların 'Geliyorum' dediği dönemde, biz atış eğitimi ve talim yapıyorduk, kim atış yapacak da akşam yemeği alacak diye. Bu büyük bir aymazlıktı" diye konuştu.
"Korumam 36 yıla mahkum oldu"
Adliye ve jandamanın tarafsız olduğunu fakat polisin çok taraflı davrandığına dikkat çeken Türker, polisin "Bana sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz" diyen Başbakan Demirel'in yanında durarak olaylara iktidarın gözüyle baktığını söylüyor ve ekliyor:
* Onlara göre, Aleviyseniz peşinen komünistsiniz, komünistseniz Sovyetler'densiniz, düşmansınız demekti.
* Bazı polisler Alevilere ve solculara karşı çatışıyordu. Polis korumam Ekrem Bağna üç polisle birlikte cinayetten hüküm giydi.
* Korumalığımdan ayrıldıktan hemen sonra olaylarda yanlı hareketleri olmuş ve cinayetten 36 yıl mahkûm olmuştur.
* Alevilerin üzerine düşmanca gidilmiştir. Bu acıyı içinde duyanlardan birisiydim. Hafızam beni yanıltmıyorsa 50 küsur kişi ölmüştür. Bazıları işkence yapılarak öldürülmüştür.
* Polisin yanlı davranışlarına misal vereyim: Telefonla ihbar alıyorum. Tarlada ölü var diyorlar. Polisi gönderiyorum. "Ölüyü bulamadık" diyorlar. Çünkü ölen, Alevi! Sağcı olsa hemen bulunuyordu.
"Soykırım kokuyor ama değil"
* Çorum, silah tüccarlarının oyun sahası oldu. Aynı silahla sağcı da solcu da öldürülüyordu. Birkaç silahı tespit ettim.
* Öyle kokuyor ama soykırıma sokmak mümkün değil. Mahalle ağzıyla söyleyeyim; sen benden değilsin! Sen Alevisin! E, ne olacak? Sen komünistsin! Amaç bunları ortadan kaldırmaktı. Şanslıysanız, önce Müslüman dünyaya gelirsiniz. Biraz daha şanslıysanız, Hanefi mezhebinden. (EKN)