Dergi, "Okuduğumuz kitaplar, izlediğimiz filmler bize feminizmin gidilecek tek yol olduğunu gösterdi. Eşcinsel hareketin içinde özgürleşeceği tek ülkeydi burası. Madem öyle, bu ülke Türkiye'de niye kurulamadı ve biz eşcinsellere yollar hep kapandı?" sorusunu soruyor.
Diğer sorularsa şöyle:
* Son yıllarda pek çok feministin ve kadın örgütünün eşcinsel örgütlenmeyle ilişki kurduğunu, ortak sözü söylemek için yanımızda durduğunu görüyoruz. Peki, bu yeterli mi?
* Lezbiyen ve biseksüel kadınların feminizmle birlikteliği, yan yanalığı ne kadar? Her eşcinsel kadın feminist olmak zorunda mı? Lezbiyen ve biseksüel kadınların örgütlenme sorununda feminizm çözüm olabilir mi?
Eşcinsellik tarihi de var
Kaos GL'nin "Feminizm ve Eşcinsellik" dosyasına Aksu Bora, Ayşe Düzkan, Burcu Baba, S. Nazik Işık, Yasemin Öz, Yeşim Başaran, KADAV, AMARGİ, Filmmor, KAMER, Ankaralı Feministler, Uçan Süpürge gibi pek çok feminist ve kadın kuruluşu katkıda bulundu.
31. sayıda ayrıca Tarık Bereket'in eşcinsel erkeklerle yaptığı araştırmanın sonuçlarını içeren "Türkiye'de İslam'la Hemcinsler Arası İlişkileri Uzlaştırmak" başlıklı makalesi, Türkiye tarihinde eşcinsel hareketinin incelendiği dosyanın Özal Türkiye'sindeki bölümü var. (AÖ/EZÖ)