Güner açıklamasında, Kırıkkale'de tamamlanan eğitimlerde, kadınları yasal hakları konusunda bilinçlendirmenin yanı sıra, yerel yöneticileri de yasalar konusunda bilgilendirdiklerini söyledi.
"Daha önceki tecrübelerimiz ve birikimlerimizle çıktığımız bu yolda, yine yüzlerce kadınla buluştuk, onlardan çok şey öğrendik, sağlam köprüler kurduk. Geniş bir coğrafyada çalıştık bu defa. Bu geniş coğrafyada yaşayan kadınlar için dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu anladık, onlara da anlattık."
Uçan Süpürge'nin "Köprüler Kuruyoruz" projesiyle, gezilen illerdeki yerel yöneticilerle bilgi alışverişinde bulunduğunu da ifade eden Güner, TCK'deki değişikliklerin, yerel yöneticiler tarafından bilinmediğini gözlüyor.
"Hem valilerin hem belediye başkanlarının Anayasa'da, yeni TCK'de kadınlar için yapılan değişikliklerden haberdar olması gerektiğini düşünerek onlara bu olumlu değişikliklerden söz ettik.
"Gösterim salonlarında da, gösterimlere katılan valilerin ve belediye başkanlarının karşısında yüzlerce kadınla birlikte yeni yasal haklarımızı tekrar ederek, projemizle amaçladığımız kadın dayanışmasını sergiledik.
"Devletin temsilcilerine de, yerel yönetimlere de kadınların sesini duyurmak, onlara kadın dayanışmasını hissettirmek, yaşadıklarımızı fark ettirmek için çabaladık."
"Köprüler Kuruyoruz" projesi çerçevesinde gidilen illerde kadınlarla yerel yöneticiler arasında iletişim eksikliğini gözlediklerini ifade eden Güner, "Çoğu ilde kadınlarla yerel yöneticiler arasında iletişim ve işbirliğinin zayıf olduğunu görmek bizi üzdü. Katılımcı demokrasinin örneklerini görmeye ve göstermeye çalıştığımız projemizle kadınların akıllarında bıraktığımız soru işaretlerinin, yerel yönetimlerle kadınlar arasında zayıf bağları güçlendireceğini umuyoruz" dedi.
Güner, gidilen illerde yaptıkları toplantılarda "kadınlara hayallerini sorduk yine" diyor ve ekliyor:
"Kadınlara kendileri için hayal kurmalarını istedik. Birkaç dakikalığına da olsa birinin kızı, birinin karısı, birinin annesi olmaktan vazgeçmelerini ve sadece kendileri olmalarını istedik. Çok zor bir şey; alışkın olmadıkları bir şey istiyorduk onlardan. Ama sonra ne hayaller geldi peşi sıra! Bugüne kadar kendi kendilerine bile itiraf edemedikleri şeyleri dile getirirdiler."
"Köprüler Kuruyoruz" projesi kapsamında gidilen her ilde kadınların yanı sıra kız öğrencilere de ulaşmaya çalıştıklarını söyleyen Güner, "Mili Eğitim İl Müdürlüğü'nden lise son sınıf kız öğrencilerinin etkinliğimize katılımını talep ettik. Çoğu ilde bu talebimize olumlu yanıt aldık. Toplantı salonuna gelen genç kızlar, belki de hayatlarında ilk defa 'kendilerini' konuştular, tartıştılar" dedi.
Güner, "Köprüler Kuruyoruz" projesiyle kadınların kendi illerindeki yerel basınla buluştuğunu söyledi.
"Gittiğimiz her ilde etkinliğimize yerel basının ilgisi yüksekti, çoğu ilde toplantımızı günler öncesinden haber yaptılar. Yerel radyo ve televizyon kanallarına konuk olarak buradan kadınlara ulaştık, onları etkinliğimize davet ettik.
"Kadınlar yerel haberler aracılığıyla bizi tanıdılar, kimi ardından bize mektup yazdı. Projemizi takip eden, etkinliğimizi haberleştiren yerel basın mensuplarının kafasında da toplumsal cinsiyet konusunda soru işaretleri bırakmış olduğumuza inanıyoruz." (AD)