Click here to read the article in English / Haberin İngilizcesi için buraya tıklayın.
Barış için Kadın Girişimi (BİKG), Silopi’de öldürülen üç siyasetçi kadın için eylemdeydi.
Galatasaray Meydanı’ndaki sessiz eylemlerinde “Pakize, Sêvê, Fatma üzgünüz öfkeliyiz. Silahlar sussun, barış konuşsun” pankartı açan kadınlar öldürülen siyasetçiler Seve Demir, Fatma Uyar ve Pakize Nayır’ın fotoğraflarını taşıdı.
Eylemde okunan basın açıklamasında silahların susmasını; acil olarak diyalog ve müzakere süreci başlaması taleplerini yinelediler.
Barış nöbetlerini sürdüreceklerini belirten kadınlar, bir sonraki nöbetlerinin 10 Ocak Pazar akşamı saat 19:00’da Üsküdar’daki Eminönü iskelesinde gerçekleşeceğini duyurdu.
“Ne oldu da bedenleri tanınmaz hale geldi?”
BİKG açıklamasında son çatışmalı sürecin başladığından beri Ankara ve Suruç katliamları dahil öldürülenlerin 79’unun kadın olduğunu belirtti.
Silopi’de öldürülen Seve Demir, Fatma Uyar ve Pakize Nayır’ı ilk yasak kalktığında Cizre ve Silopi ziyaretlerinden tanıdıklarını anlattılar. Üç kadının yaralandıktan sonra neden bedenlerinin tanınmaz hale geldiğini sordular.
“Eylül ayında Cizre’ye ve Silopi’ye gittiğimizde bizi karşılayan, evlerinde ağırlayan, orada beraber başka türlü bir hayatı konuştuğumuz dostlarımızı her gün yitirmeye dayanamıyoruz.
“Pakize, Sêvê ve Fatma aktif bir şekilde siyaset yapan, bilinen, tanınan kadınlardı. Ve bu yüzden öldürüldüler. İnsanların sırf bu yüzden hunharca öldürülebildiği bir ülkede yaşamaya devam ediyoruz biz. Siyaset yapmanın bu kadar imkansız kılındığı bir yerde neye, nasıl karşı çıkmak mümkün? Ölümle burun buruna yaşamak demek oluyor farklı düşünmek, başka fikirlere sahip çıkmak.”
TIKLAYIN: SİLOPİ'DE ÜÇ SİYASETÇİ KADIN ÖLDÜRÜLDÜ
“Silahlar sussun”
Silahların susup acil olarak diyalog ve müzakere süreci başlaması talebini yineleyen kadınlar “Yoksa tüm bu olanların üstüne kiminle, nasıl barışı konuşacağız?” diye sordu.
“Silopi ve Cizre'ye gittiğimizde göz göze konuştuğumuz Pakize, Sêvê ve Fatma'yı unutmayacağımızı tekrarlıyoruz. Son aylarda siyaset yapan kadınların hedef gözetilerek öldürülmelerinin tesadüf olmadığını biliyoruz. Kadınların direncine duyulan öfkenin bir sonucu bu.
“Biz bu savaş ve sindirme yöntemine bulunduğumuz her yerde karşı çıkıyoruz. Biz kadınların direnci, adil ve gerçek bir barış için mücadelesi kırılmayacak, hayatımızı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz!" (BK)