Kadın Yazarlar Derneği'nin Alsancak Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdiği etkinlikte 12 Eylül'e ilişkin anılarını yazan kadınlarla İzmirli kadınlar bir araya geldi. Dernek, "Kadınların Gözünden Tanıklıklarla 12 Eylül" projesi kapsamında, Türkiye'deki tüm kadınlardan "12 Eylül'de yaşadıklarını yazmalarını" istemişti.
Kadınların toplumsal belleğe sahip çıkmasının ve toplumun yeniden inşasındaki rolünün önemini vurgulayan dernek, "30. yılında 12 Eylül'ü unutmayalım, unutturmayalım" çağrısında bulunmuştu. Proje kapsamında Türkiye'nin çeşitli illerinden 40 kadın, 12 Eylül'e ilişkin anılarını yazılı olarak derneğe ulaştırmış, bu anılar kitap haline getirilmek üzere hazırlanmıştı.
Dernek Sözcüsü Sevim Korkmaz Dinç, toplantıda yaptığı konuşmada, 12 Eylül'ün topluma hep erkekler tarafından aktarıldığını, oysa kadınların 12 Eylül'ü nasıl yaşadığının yeterince önemsenmediğini söyledi.
24 Ocak kararlarının ataerkil bir dünya düzeni yaratmaya çalıştığını ve bunu da kadınlar ve çocuklar üzerinden gerçekleştirdiğini ifade eden Dinç, "12 Eylül sürecinde kadınlar işkence gördüğünde, cezaevinden çıkıp hayatla mücadeleye giriştiğinde onlara destek olacak kişiler, kurumlar yoktu. Kadınlar 12 Eylül'den sonra kendi mücadelelerini kendileri vermeye başladılar" dedi.
Proje kapsamında 12 Eylül'de yaşadıklarını yazan Ayşen Güreli, 12 Eylül'ün 30. yılında, darbecilerin halen yakalanmamış olmasından üzüntü duyduğunu söyledi. Birçok arkadaşının 12 Eylül'ü anlatan filmleri izleyemediğini anlatan Güreli, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Darbe olduğunda hamileydim ve çocuğumu içeride dünyaya getirdim. Eren'imi içerdeki işkence ortamında tutamadım ve anneme gönderdim. Çıktığımda oğlum 1,5 yaşındaydı ve tanıdığım herkes cezaevindeydi. Kendimi büyük bir boşlukta hissettim."
Kızbes Aydın ise 12 Eylül döneminde Kars'ta öğretmenlik yaptığını, evinde bulunan kitaplar yüzünden okulda, öğrencilerinin gözleri önünde silahlarını kendisine doğrultmuş askerler tarafından nasıl tutuklandığını, cezaevinde uğradığı insanlık dışı işkenceleri, trajikomik durumları, mizahi bir dille anlattı. Aydın, örgütlere erkekler liderlik ettiği halde en çok direnişi kadınların gösterdiğini belirti. Cezaevinde bulunduğu süre boyunca kızına annesinin baktığını anlatan Aydın, annesinin bir gün kızını görüşe getirdiğini ve cezaevinde şiddet gördüğünü söyledi. (BB)