Başvurusunda avukat Ünal, sadece kendi kızlık soyadını taşımasına izin verilmemesinin "özel yaşama aykırı" ve "ayrımcılık" olduğunu savundu.
Kızlık soyadına izin verilmedi
AİHM, mesleki gerekçelerle sadece kızlık soyadını kullanmak isteyen, 1995'te açtığı davada sonuç alamayan İzmirli avukat Ayten Tekeli Ünal'ın başvurusunu ele alacak.
1990'da evlenerek kocasının soyadını alan ve o dönem stajiyer avukat olan Ayten Tekeli Ünal, 1995'te Karşıyaka Asliye hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, mesleki nedenle sadece "Ünal" olan kızlık soyadını kullanmak istediğini bildirdi.
Unal soyadı ile tanınan avukat, evlendikten sonra da, kızlık sayadını evlilik sonucu edindiği soyadının önünde kullanmayı sürdürdü. Ancak resmi belgelerde Unal'a iki soyadının kullanılmasına izin verilmiyordu.
Avukatın başvuru yaptığı Asliye hukuk Mahkemesi, 4 Nisan 1995'te, bu talebi geri çevirdi. Yargıtay'a yapılan başvuru da 6 Haziran 1995'de olumsuz sonuçlandı.
"Özel yaşama aykırı" ve "ayrımcılık"
"Özel yaşama saygı" ilkesini güvence altına alan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 8.maddesine dayanarak yaptığı başvuruda avukat Ünal, kendi kızlık soyadını kullanılmasına izin verilmemesinin özel yaşamının korunması hakkının haksız şekilde ihlal edilmesi anlamına geldiğini savunmuştu.
Başvurusunda durumu "ayrımcılık" olarak değerlendiren avukat, sadece erkeklerin evlilikle soyadlarını korumalarına itiraz ederek, durumun AİHS'nin 14. maddesine de aykırılık gösterdiğini belirtti. (EÖ/BB)