"Alo 157 Acil Yardım Hattı"nın bu amaçla açıldığı üzerinde durulurken, bu çerçevede yürütülen kampanyayla, kadın ve çocuklara tıbbi, psikolojik ve doğrudan destek sağlandığı belirtiliyor.
"Sayı bilinenin çok üzerinde"
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) temsilcisi Selin Ünal, "157 Mağdur Hattı"nı tanıtırken, IOM'un, modern kölelik olarak adlandırdığı insan ticaretini önlemek adına Türkiye hükümetiyle işbirliğine gittiğini söyleyerek, şöyle ekledi:
"Mağdurlar için Türkçe, İngilizce, Romence hazırlanan broşürlerle tanıtılan bu hattın ABD tarafından finanse edilen yıllık 700 bin dolarlık bütçesi bulunmaktadır. Haftanın yedi günü 24 saat 'Alo 157' hattını arayan mağdur karşısında bulacağı IOM görevlisi tarafından anında polis veya jandarmaya yönlendiriliyor".
Atatürk Havalimanı, Antalya ve Trabzon Havalimanı olmak üzere sınır kapılarında başlatılan bu kampanya sonucunda, geçen yıl Türkiye'de insan ticareti mağduru, 266 kişiye ulaşıldığı vurgulanıyor.
IOM tarafından işletilen "Alo 157" yardım hattının, Kasım ayından itibaren bir Türkiye merkezli sivil toplum örgütüne devredileceği ve kampanyanın Doğu Avrupa ve eski Sovyet ülkelerinde de tanıtılacağı açıklanıyor.
"Alo 157" hattının aynı zamanda vize ve göçmenlerin ülkelerine dönüşleri konusunda da yardım edeceği ifade edilirken, Türkiye'nin, insan ticareti mağduru için gidilecek ülkelerin başında geldiğinin dikkat çekildiği açıklamada, "Tesbit edilen mağdur sayısı sanılanın üzerindedir" denildi.
Türkiye durak noktası
Türkiye'nin özellikle cinsel sömürü amacıyla kaçırılan kadın ve çocukların, bir geçiş noktası ve son durak olduğu açıklanarak, Türkiye'deki insan kaçakçılığı kurbanlarının çoğunun özellikle Moldova, Ukrayna, Rusya, Azeybaycan, Kırgızistan, Gürcistan, Romanya, Kazakistan, Özbekistan ve Belarus'tan geldiği ifade ediliyor.
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) temsilcisi Selin Ünal, 2005 yılının ilk beş ayında, 81 yabancı uyruklu kadının fuhuş sektöründe çalıştırılmak üzere Türkiye'ye kaçırıldığını tespit ederken, bu sayının sadece örgütün ulaşabildiği kadınların sayısı olduğunu belirtiliyor.
Çok daha fazla kadının, Rusya ve Bağımsız Devletler Topluluğu'ndan getirildiği, pasaportlarına el konularak zorla çalıştırıldığı iddialar arasında.
Türkiye-IOM işbirliği
Türkiye ile Uluslararası Göç Örgütü (IOM) arasında 1991 yılındaki Körfez Savaşı sonrasında yapılan işbirliğinde, insan ticaretini önleme, kanun uygulayıcıların eğitimi ve insan ticaretine maruz kalanlara doğrudan yardım edilmesi yoluyla insan ticaretinin önüne geçilmesi hedefleniyordu.
Bu proje kapsamında potansiyel insan ticareti mağdurları sınır geçişlerindeki kilit noktalarda bilgilendiriliyor.
IOM, acil durumlarda yardım, mültecilerin yeni bir ülkeye yerleştirilmesi, gönüllü geri dönüşlere yardım, göçmen sağlığı, para gönderme ve yasal göç seçeneklerinin desteklenmesi gibi alanlarda faaliyet gösteriyor.
Merkezi İsviçre'nin Cenevre şehrinde bulunan, hükümetler arası bir kuruluş olan IOM, gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerden toplam 109 üye devletten oluşuyor.(AD/EÜ)