KADEK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Duran Kalkan, Türkiye'de 3 Kasım'da yapılacak genel seçimler öncesinde hükümeti oluşturacak ittifakın şimdiden kurulmasının şart olduğunu söyledi.
MHA/ FRANKFURT
Medya-TV'de önceki akşam telefon aracılığıyla katıldığı 'Açılım' programında Türkiye'deki son siyasal gelişmeler hakkındaki soruları yanıtlayan KADEK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Kalkan, 3 Kasım'da yapılacak genel seçimlerde, Kürtlere demokratik ittifakın en geniş olanını esas almaları çağrısında bulundu.
Uluslararası komplo süreci hükümetinin rolünü oynadığını, dolayısıyla ömrünü tamamladığını belirten Kalkan, "Türkiye'nin ihtiyacı olan politikalar üretilemezse tıkanma aşılamaz, hatta bir savaş hükümeti de işbaşına gelebilir. Ama görev demokrasiye gitmektir. Fakat bu işi yapacak güçler, rollerini oynamazlarsa, siyasi sürecin gereklerini yapmazlarsa, bu durumdan çeteci güçler yararlanacaktır" uyarısında bulundu. Türkiye'de "3 Ağustos savaşı durdurma kararının 3. yıldönümüydü, böyle bir siyasal gelişme ortaya çıktı. Bir çoklarının hiç de ihtimal vermediği, karamsar olduğu, tersten süreci okuduğu bir ortamda, 3 yıl gibi bir sürede böyle bir gelişme sağlandı" diyen Kalkan, 3 Kasım seçimlerinin ise uyum yasalarının çıktığı, idamın kaldırıldığı ve anadil konusunda yapılan düzenlemelerle doğrudan bağlantılı olduğunu kaydetti.
GÜÇLÜ KİTLE ÇALIŞMASI
Kalkan, bu süreci doğru okuyarak seçimlerde Türkiye'yi demokratik iktidara taşıyacak bir programı ve o programı uygulayacak demokratik bir ittifakın şart olduğunun altını çizdi. Meclis'ten geçen demokrasi paketi için de "Türkiye cumhuriyeti devlet yapılanmasının aldığı en önemli karar" diyen Kalkan, ancak "bunun böyle olup olmaması seçimler sonucunda demokratik bir iktidarın işbaşına gelmesine bağlı" şeklinde konuştu ve ekledi: "Bu noktada bütün demokratik güçlere büyük görev düşüyor. Mevcut yasalar neye elveriyorsa, onu öngörerek yapmalılar. Güçlü kitle çalışması önemli. Demokratikleşme projelerinin somut olarak hazırlanıp, kitlelere etkili mesajlar biçiminde verilmesi önemli. Bir de 3 Kasım'ın ardından oluşacak hükümeti daha şimdiden oluşturmak gerekli. Ondan sonrasına bırakmamak lazım. Türkiye'nin demokratikleşme programı ortaya çıkarılabilir. Bu program etrafında bir seçim birliği oluşturulabilir."
KÜRTLERE ÇAĞRI
Seçim çalışmalarını ve ittifak arayışlarını değerlendirdiği açıklamasında Kürtlere önemli çağrılarda da bulunan Kalkan, şöyle konuştu: "Kürtler birbirini korumalı, demokratik ittifakın en geniş olanının yaratılmasını esas almalı. Bu elbette ilkesiz olmaz, Kürt sorununun demokratik yollardan çözümü etrafında en geniş çevrelerin birbirini kendi içinde yaratması en doğru yoldur. Böyle bir birliğe herkes katılarak rol oynamalı derim ben. Yurtsever olmanın, demokratik olmanın gereği bu. Bu anlamda uzak kalmış, yeterince rolünü oynamamış çevreler varsa, nereden kaynaklanırsa kaynaklansın, mesele yapmadan bu ortak çabaya katılmalı. Biraz fedakarlık yaparak özveride bulunabilmeli. Ortak çaba içinde ortaya çıkmış kırgınlıkları aşmak daha doğru. Bu anlamda şimdiye kadar biraz kenarda kalmış olanlar varsa da sürecin önemini görerek, yine yüksek bir demokrasi tutkusuyla o konumları aşıp, birlik içinde hareket etmeyi esas almalılar."
Kürtlere kendi aralarındaki birlikle Türkiye'nin demokratik güçleriyle de birleşmeyi esas almaları çağrısında bulunan Kalkan, "Süreç öyle 4 yıl daha uzatılabilecek bir süreç değil. Bu Türkiye'nin mevcut siyasi durumunu kesinlikle belirliyor. Ya demokratik iktidar ya savaş. Demokratik iktidar öyle seçeneklerden bir tanesi değil. Barışın korunmasının yegane yolu. O olmazsa geriye kalan seçenek bölgesel savaş oluyor. Bu bölgede herkes için zarar vericidir. Kürtler kesinlikle savaştan yana değiller, barışın demokrasiden geçeceğini iyi biliyorlar" mesajını verdi.
'Bağımsız aday' son seçenek
KADEK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Duran Kalkan, "Türkiye'yi yeni bir sürece götüren eğilimin içinde HADEP'in de yeri olacak" mesajını verdikten sonra şöyle devam etti: "Hem kitlelere doğru mesajların götürülmesinde, hem de demokrasi bloğunun oluşmasında, ittifakların yaratılmasında kilit noktada rol oynayacak bir konumdadır HADEP. Bunu sağlayacak politikalar yürütmeli, kendisine, özgücüne güvenmekle birlikte, yoğun bir çalışmayla Türkiye'nin demokratik dönüşümünde tarihi bir rol oynamakla birlikte, bunu kısa sürede başarıyla yapmanın siyasi yollarını da aramalı."
Bağımsız adaylarla seçime gitmenin çok dar kalacağını, belki de "en son çare" olarak düşünülebileceğini anımsatan Kalkan, "Demokratik sosyalist, sosyal demokratik güçlerle ittifak yaratılmaya çalışılmalı. Onlarla ittifak arayışı içinde olunmalı. Hatta liberal demokratik çevrelerle de ittifak yaklaşımı açık tutulmalı" dedi.
Kalkan, 3 Kasım'da ortaya çıkacak Meclis'i demokratik dönüşüm sürecinin başlangıcı olacak bir kurucu meclis haline getirmenin de temel yaklaşım olması gerektiğini ifade etti.