Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cinsel istismara karşı hazırlanan kanun tasarısı dün (16 Nisan) Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nda (KEFEK) görüşüldü.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, MHP Aydın Milletvekili Deniz Depboylu, tasarının ceza odaklı olup korucu önleyici tedbir içermemesi, kimyasal istismarı gerçekleştirenin de çocuk olduğuna dair düzenlemelerin olmaması ve kimyasal kastrasyon önermesine dair eleştirilerde bulundu.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Kahramanmaraş Milletvekili Reyhanlıoğlu ise “CHP ve HDP'liler, faile sahip çıkarak konuşuyorlar” derken kimyasal kastrasyon eleştirilerine “ Bana kalırsa, ben idam da derim” yanıtı verdi.
Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, tali komisyon olarak görüştüğü cinsel istismar suçlarına ilişkin düzenlemeleri içeren Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nı benimsedi.
Tasarı bugün, Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda yine tali olarak görüşüldükten sonra 18 Nisan Çarşamba günü esas komisyon olan Adalet Komisyonu'nda ele alınacak.
Kerestecioğlu: Önleyici ve koruyucu tedbirler alınmalı
Meclishaber’de yer alan habere komisyon, AKP Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu başkanlığında toplandı.
Komisyonda hükümeti temsil eden Adalet Bakanı Yardımcısı Bilal Uçar, tasarının, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'ın başkanlığında, yedi ayrı bakanlıktan oluşan bir komisyonun çalışmaları sonrasında hazırlandığını söyledi.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, tasarıya ilişkin eleştirilerini aktardı.
"Tasarıda cezadan başka bir şey görmüyorum; bu popülizmdir. Önleyici ve koruyucu tedbirlerin alınması lazım. Kamuoyu baskısını önlemek için yasa çıkartılmaz"
“Sanığın zihnini de mi engelleyeceksiniz?”
Kerestecioğlu, kimyasal hadım olarak bilinen uygulamanın tasarıda yer almasına da tepki gösterdi:
"Sanığa, kimyasal kastrasyon yapıldığında onun zihnini mi engelleyeceksiniz? Hayır. Onun bu suçu işlerken cop ya da başka bir şey kullanmasını nasıl engelleyeceksiniz? Tasarıdaki ağır ceza sistemi suçu önlemeyecektir, isterseniz idam getirin bu suçu önleyemezsiniz.
“Bu kadar ağır cezalar, tecavüz edip öldürme suçlarını artırır. Ağır cezalar, özellikle aile içi cinsel suçlarda, suçu ihbar yerine alternatif çözüm arayışlarına götürür insanları. Bu da nedir? Sanık, tecavüz ettiği kişiyi öldürüp 'kişi intihar etti' diyebilecektir."
Sarıhan: Cezayı artırmak çözüm değil
CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, "İstismar suçları ya da cinsel suçlarda eğer tecavüz, gerçekleştiği anda delillendirilemiyorsa, delil sistemi beyanla sınırlı oluyor" dedi.
Hakimin bu suçlarda, çok yüksek bir ceza öngörülmesi durumunda, 30-40 yıl gibi ceza vermek yerine beraat kararı vermeye yöneldiğini veya indirimleri uyguladığını belirtti.
"Bu durumda siz 'cezaları artıralım' diye düşünürken, cezasızlık olgusu ile karşılaşıyoruz. Yani cezayı artırmak çözüm değil."
CHP'li Sarıhan, cezaları artırmak yerine önleyici tedbirlere yönelik öneriler getirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Mesele aklın net olması”
Sarıhan, kimyasal hadım uygulamasına dair şu eleştirilerde bulundu:
"Mesele, cinsel organın sönük durup durmamasında değil; mesele aklın, vicdanın ne kadar net olduğu konusundadır. Eğer siz bir insanın aklından saldırganlığı, çocuğun ve kadının bir meta olduğu, 'ben gücümle, iktidarımla onu her türlü kullanabilirim' düşüncesini atamazsanız, getirilecek hiçbir düzenleme kesinlikle köklü çözüm olmayacaktır."
Sarıhan, infaz yasasının amacının, kişiye o suçu bir daha işlememesi için hesaplaşma imkanı vermek olduğunu söyledi.
"Cezaevinde olan kişilerin, hayata kendilerini yeniden katma konusunda umutlarının olması lazım. Cezası infaz edilen bir kişi, geleceğe ilişkin bir ışık görmüyorsa, katiyen kendini onarmaz. Çünkü, bir yandan hadım ediyoruz, bir yandan da ömür boyu hapis cezası veriyoruz."
“Çocuk bakanlığı kurulsun”
Şenal Sarıhan, Çocuk Bakanlığı kurulması önerisinde bulunarak, şu görüşlere yer verdi:
"Çocuk haklarını artıralım, buna yönelelim. Bunları yapmalıyız, bunları yapamazsak; ne yaparsak yapalım bu konularda başarılı olamayız. Devletin görevi insanı, suçlu da olsa korumaktır. Buradan bakarak cezaları belirlersek daha sağlıklı olur."
Tasarıyla, yetişkin kişi ile çocuğa aynı cezanın verilecek olmasını da eleştiren Sarıhan, "Yetişkinle çocuğu aynı yere koyan bir ceza sistemi olabilir mi?" dedi.
Depboylu: Sanık da mağdur da çocuksa maddesi yok
MHP Aydın Milletvekili Deniz Depboylu, hem sanık hem de mağdur çocuk olduğu zaman kişiye verilecek cezanın tasarıda yer almadığına dikkati çekti.
Depboylu, böyle suçlarda, sosyal durum raporunun oluşturulması gerektiğini vurguladı.
"Mağdur çocuk, uzman psikologlar tarafından zaten dinleniyor ama suçu işleyen çocuğun da dinlenmesi lazım. Böyle bir uzmanın ortaya koyacağı rapor, sadece hakimin vereceği karardan daha sağlıklı olacaktır. Cezasızlık durumu olmamalıdır. Çünkü, ceza verilmediği zaman mağdur ailesi ceza verme yolunu seçmektedir. Bazen polis gelmeden, kişi, vatandaşlar tarafından linçe tabi tutulabilmektedir."
MHP'li Depboylu, çocuk haklarıyla ilgili daimi komisyon kurulmasını önerdi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Fatma Benli, yasanın cinsel istismar suçlarına ilişkin kapsayıcı bir düzenleme olduğunu, bunun sadece cezalara indirgenerek eleştirilmemesi gerektiğini belirterek, "Daha somut önerilerde bulunursak, daha sağlıklı olur diye düşünüyorum" dedi.
Reyhanlıoğlu: Bana kalırsa idam da derim
AKP Kahramanmaraş Milletvekili Reyhanlıoğlu, "CHP ve HDP'liler, faile sahip çıkarak konuşuyorlar” dedi.
CHP ve HDP'li milletvekillerinin bu söze itiraz ederek tepki göstermesi üzerine, Reyhanlıoğlu, cinsel istismar suçlularını kastederek ‘O zaman gidip kucaklayalım hepsini’ dedi.
Reyhanlıoğlu, üvey babası tarafından cinsel istismara uğrayan bir çocuğu evlat edindiğini, bu nedenle muhalefet milletvekillerinin sözlerinden çok etkilendiğini belirtti.
Mağdurun hiç konuşulmadığını, onun durumunun ele alınmadığını, hep sanıkla ilgili konuşulduğunu aktaran Reyhanlıoğlu, "Toplumda insanların ciğeri yanıyor. Cinsel suçlara karşı tedbirler almak ve ağır cezalar vermek durumundayız. Cinsel suçları işleyenlere kimyasal kastrasyon uygulanmalı. Vatandaşlar bizi arıyor, 'idam isteriz' diyorlar. Bana kalırsa, ben idam da derim" ifadesini kullandı. (BK)
* Tasarının tamamı için TIKLAYIN- “Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”