İstanbul'un "Yaşam Kalitesi Endeksi Araştırması" sonuçları açıklandı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Şeker tarafından yapılan araştırma, İstanbul Ticaret Odası tarafından kitap olarak yayımlandı.
39 ilçe arasında yapılan araştırmaya göre yaşam kalitesi en yüksek ilçeler sırasıyla Kadıköy, Beşiktaş ve Beyoğlu olarak belirlendi. Esenler, Gaziosmanpaşa ve Sultanbeyli ise araştırmanın 54 değişkenine göre yaşam standardı en düşük ilçeler olarak gösterildi.
2009'a ait verilerle, 54 değişken ve 7 alt değişkene (demografik yapı, eğitim, sağlık, ekonomi, ulaşım, çevre ve sosyal yaşam) bakılarak yapılan araştırmaya 18 yaş üstü iki bin 410 kişi katıldı. Katılanlara, aile yaşamı ve konut, iş hayatı, sağlık, ekonomik yapı, güvenlik, kentsel memnuniyet, kişisel memnuniyet, yaşam kalitesi ve beklentilerle ilgili görüşleri ve algıları soruldu.
Yapılan analizler sonucunda, yaşam kalitesinin yüksekliğini gösteren artı 1 ile düşüklüğünü gösteren eksi 1 arasında sıralanan bir endeks oluşturuldu.
Çıkan sonuçlara göre, yaşam kalitesi en yüksek olan ilçeler sıralamasında Kadıköy 0.88 değerle ilk sırada. Kadıköy'ü 0.80 değerle Beşiktaş, 0.76 değerle Beyoğlu, 0.73 değerle Şişli ve 0.58 değerle Fatih izliyor.
Yaşam kalitesi sıralamasında -0.71 endeks değeriyle Esenler en son sırada yer aldı. Esenler'i -0.63 değerle Gaziosmanpaşa, -0.62 ile Sultanbeyli, -0.48 ile Bağcılar ve -0.47 ile Esenyurt takip ediyor.
Çoğunluk Adalar'da yaşamak istiyor
Katılımcılara, İstanbul'da hangi ilçede yaşamak istedikleri sorulduğunda en çok "Adalar" cevabı alındı. Adalar'ı, Beşiktaş ve Kadıköy izliyor. Esenyurt, Sultangazi ve Gaziosmanpaşa ise son üç sırada.
Endeks sonuçlarına göre "ekonomik yapı" yaşam kalitesini etkileyen en önemli unsur. İlçede yaşayanların eğitim düzeyi, ilçedeki eğitim imkanlarının çeşitliliği ve kalitesi de yaşam kalitesini etkileyen diğer önemli faktörler.
Araştırma sonucuna göre, yaşam kalitesinin düzeyi azaldıkça sağlık sorunlarının artıyor ve sağlıkla ilgili alınan hizmet düzeyinin azalıyor.
Demografik yapı endeksinde Adalar, Arnavutköy ve Ataşehir ilk üç sırada yer alıyor. Zeytinburnu, Üsküdar ve Ümraniye ise son sırada.
Kadıköy, Beşiktaş, Beyoğlu ve Şişli, beşeri sermaye, ekonomik gelişmişlik, ulaşım ve erişilebilirlik ile sosyal yaşam endekslerinde ilk sıralarda yer alıyor. Ama buralar, demografik yapı, sağlıklı yaşam ve çevresel durum endeksi bakımından dezavantajlı durumda. Bunun nedeni ise Kadıköy, Beşiktaş, Beyoğlu ve Şişli'nin şehrin iş ve sosyal hayatının merkezleri olması.
Araştırmaya göre İstanbul'un en önemli üç sorunu: Trafik, nüfus yoğunluğu ve asayiş.
Toplum baskısı en çok siyasi görüş konusunda hissediliyor
Araştırmanın diğer sonuçlarından birkaçı şöyle:
Toplum baskısını en fazla "siyasi görüşten dolayı" hissediliyor. Buna göre toplumun yüzde 33.17'si zaman zaman siyasi görüşlerinden dolayı, yüzde 26.14'ü dini inanç ve davranışlarından dolayı, yüzde 26.08'i gelenek ve göreneklerinden dolayı, yüzde 22.14'ü kılık kıyafetlerinden, yüzde 19.55'i memleketinden dolayı, yüzde 19.07 etnik kökeninden dolayı, yüzde 17'si işinden, yüzde 16.63'ü medeni durumundan dolayı, yüzde 16.63 cinsiyetinden dolayı, yüzde 14.72'de yaşından dolayı baskı görüyor.
Hayatla ilgili genel olarak memnuniyet düzeyi 10 üzerinden 6.02.
Kişisel durum ve gelişmelere yönelik en fazla memnun olunan alan: Aile hayatı ve evlilik.
Bu alanlar dışında hayatlarından 10 üzerinden ortalama 6.58 düzeyinde mutlular.
Mutlu olmanın en önemli koşulu, "sağlıklı ve huzurlu bir yaşam." Bunu, "sevdiklerimle birlikte olduğum bir yaşam", "başarılı yüksek kariyerli bir yaşam" ve "zengin yüksek gelire sahip olduğum bir yaşam" takip ediyor.
Daha fazla zaman olsa yapılacaklar listesinin başını yüzde 41.82'le hayır işleri ve politik faaliyetler çekiyor. Bunu, yüzde 41.10'la hobi, özel ilgi alanları takip ediyor. Kitap ve dergi okumak ise yüzde 35.74.
Buna karşın istenilenden daha fazla zaman ayrılan faaliyetler: Aile bireyleriyle görüşme (yüzde 30.64), televizyon (yüzde 23.21) ve internet (yüzde 20.36).
İş hayatıyla ilgili sonuçlar ise İstanbul'da yaşayanların işleri konusunda pek mutlu olmadıklarını gösteriyor. İş yerlerine ortalama 53 dakikada ulaşan katılımcılar en büyük sorunlarını, "sürekli kısa zamanda fazla iş yüküyle meşgul olmak," "işini çok stresli ve zahmetli" ya da "sıkıcı ve kasvetli" bulmak olarak belirtiyor. İşten eve, evle ilgili yapılması gereken bazı işleri yapamayacak kadar yorgun gelmek ise diğer bir sorun. (IC)