İstanbul Kent Konseyi, Bağ Etkileşimli Öğrenme Derneği, Sıfır Ayrımcılık Derneği ve Roman Diyalog Ağı ile iş birliği yaparak “Roman Kadınlar İçin Kentsel Hizmetler Atölyesi” düzenledi.
Önceki gün (7 Eylül 2021, Salı) 1453 Çırpıcı Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen atölyeye, İstanbul’un çeşitli ilçelerinden 25 Roman kadın katıldı.
Sivil Toplum Kuruluşu temsilcilerinin ve İBB’nin farklı birimlerinden katılımcıların dahil olduğu atölyede, ‘eğitim, istihdam, mekan, kültürel önyargılar ve ayrımcılık’ üzerine tartışmalar yapıldı ve tespit edilen sorunlara çözüm önerileri geliştirildi.
Atölyenin açılış konuşmasını yapan İstanbul Kent Konseyi Başkanı Tülin Hadi, İBB’nin 2019 yılında düzenlediği Roman Çalıştayı’nı hatırlatarak söze başladı ve o çalıştaydaki kadın sayısının azlığına dikkat çekti.
Atölyenin kadın odaklı olduğunu vurgulayan Hadi, “Roman kadınların sorunlarını doğrudan kendilerinden duyabilmek, bu sorunlara yönelik çözümler üzerinde beraber düşünebilmek ve politikalara dönük bir strateji belgesi hazırlayabilmek için bir araya geldik. Ortak akla ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.
Kent Konseyi olarak Roman kadınların da sesi olmayı amaçladıklarını kaydeden Hadi, atölyenin Roman kadınlar adına fark yaratabileceğini söyledi.
“Kadınlar ilk kez böyle bir platformda söz sahibi oldu”
Atölyenin düzenleyicilerinden Sıfır Ayrımcılık Derneği Başkanı Elmas Arus, Roman kadınların ilk defa mahalle dışında büyük salonlarda söz söyleyebildiğini, birlikte olmaktan ve kendilerini büyük platformlarda ifade etmekten güç alan kadınların, aktivizm yolunda adımlar attığını dile getirdi.
“Toplumda sözü olmayan ve karar verme mekanizmalarına erişemeyen kadınların, söyledikleri sözün politikaya dönüşecek olması çok önemli” diyen Arus, atölyede elde edilen verilerin, politika önerileri olarak ilgili birimlere sunulacağını belirtti.
“Kadınların temel sorunu, çocuklarının madde kullanması”
Atölyenin düzenleyicilerinden Bağ Etkileşimli Öğrenme Derneği kurucusu Dr. Ece Öztan, bu çalışma kapsamında, Roman mahallelerine giderek kadınların dertlerini dinlediklerini aktardı. Dinlediklerinden yola çıkan Öztan, şöyle dedi:
“Mahallelerdeki sorunlar çok katmanlı. Kadınlar, ağır yoksullukla boğuşuyor. Çoğu kadın, çocuğunu okutmak istese de okulların açıldığı şu günlerde çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamadığını anlattı. Öte yandan istihdam olanakları sınırlı. Örneğin kâğıt toplamaya çıkan kadınların, çekçeklerine son günlerde el konuluyor.
"Buna yönelik çok sayıda şikâyet dinledik. Yine madde kullanımının hızla yaygınlaşması en büyük dertlerinden biriydi. Maddeye engel olmak için çok fazla mücadele etmeleri gerekiyor ve güçleri buna yetmiyor. Yaptığımız derinlemesine görüşmelerde bu ve benzeri çok sayıda sorun dinledik.”
“Roman Kadınlar İçin Kentsel Hizmetler Atölyesi” ile eğitim, istihdam, mekan, kültürel önyargılar ve ayrımcılık üzerine üretilebilecek yerel sosyal politikaları ele aldıklarını ifade eden Öztan, öğretim üyesi Dr. Özgün Biçer ile birlikte atölyeden elde ettikleri verileri raporlaştırarak İBB’ye politika önerileri sunacaklarını kaydetti.
“Roman çocuklar okulda dışlanıyor”
Roman kadınlardan Feray Özlaf, mahallelerdeki sorunları anlatmak üzere atölyeye geldiğini söyledi. Romanların her yerde dışlandığını, bu dışlanmanın kendilerini yorduğunu dile getiren
Özlaf, “Çocuklarımız bari dışlanmasın” diyerek tüm Roman çocuklar adına hak mücadelesi vermek istediğini söyledi.
Roman kadınlara imkan verilirse onların her şeyi yapabileceklerini ifade eden Özlaf, böyle atölyelerin söz söylemek için fırsat olduğunu sözlerine ekledi.
Bir diğer Roman kadın Zeynep Tunç, Roman çocuklarının eğitime erişiminin önündeki engellerden bahsetti. Bu engelleri aşmak için zorlu bir mücadele verdiğini ve zincirleri kırarak üniversite okuyabildiğini anlattı. Derin yoksulluğa ve toplumun “Okuma!” baskısına rağmen eğitime tutunduğunu aktaran Tunç, yılların hiçbir şeyi değiştirmediğini, bugünkü çocuklar için de aynı ağır koşulların devam ettiğini söyledi. Politika üretenlerle, akademisyenlerle ve sivil toplum temsilcileriyle bir araya gelerek sorunları anlatmanın hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Tunç, Roman kadınların hak arama yolunda koşmaya hazır olduğunu belirtti.
Konuşmaların ardından “Pandemide Roman Kadın Olmak” belgeseli gösterildi ve atölye başladı. (EMK)
