Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) savaşın başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana hem Batı Şeria ve Gazze'deki Filistin topraklarında, hem de İsrail ve Filistin’in başkent kabul ettiği Kudüs’te 38 gazetecinin tutuklandığını belgeledi. İsrail 35, Filistin de üç gazeteciyi tutukladı.
Sonraki süreçte Filistin tutukladığı üç, İsrail ise yedi gazeteciyi serbest bıraktı. Ancak 28 Filistinli gazeteci halen İsrail hapishanelerinde tutsak. Bu, CPJ'nin hapisteki gazetecileri izlemeye başladığı 1992’de bu yana İsrail topraklarında ölçtüğü en yüksek tutuklama sayısı.
Üstelik İsrail tarafından tutuklanan gazetecilerden en az 14'ü idari gözaltıda. İsrail’de askeri bir yetkili, bir kişiyi gelecekte suç işlemesini engellemek amacıyla herhangi bir suçlama olmaksızın, altı ay boyunca gözaltında tutabiliyor. Bu süre sınırsız sayıda uzatılabiliyor.
Gazetecilerin ve avukatlarının beyanlarına göre tutuklamalar medya mensuplarının çalışmalarına misilleme.
CPJ Program Direktörü Carlos Martínez de la Serna, New York'ta yaptığı açıklamada “İsrail, 7 Ekim'den bu yana rekor sayıda Filistinli gazeteciyi tutukladı. İsrail gazetecileri parmaklıklar ardında tutmak için idari gözaltı yöntemini kullanıyor. Bölgeyi yalnızca çok ihtiyaç duyulan bilgilerden değil, aynı zamanda çatışmayla ilgili Filistinlilerin sesinden de mahrum bırakıyor” dedi.
Serna "Eğer İsrail Ortadoğu'daki tek demokrasi olma iddiasının hakkını vermek istiyorsa, tutuklu Filistinli gazetecileri serbest bırakmalı ve askeri mahkemeleri delil olmaksızın onları tutmak için kullanmaktan vazgeçmeli” diye konuştu.
Sayı daha fazla olabilir
Ancak, savaş sırasında bilgileri doğrulamak giderek zorlaştığı için parmaklıklar ardındaki gazetecilerin sayısı CPJ'nin kayıtlarının gösterdiğinden daha fazla olabilir.
CPJ halen Gazze ve Batı Şeria'da bu listede yer almayan en az 28 gazetecinin daha tutuklandığına dair haberleri araştırmak, belgelemek ve doğrulamak için çalışıyor.
(HA)
