Kazemi Ailesi, 2 Temmuz'da avukatları aracılığıyla yaptıkları başvuruda, cinayetin kasıtlı işlendiğine dair şüphelere vurgu yaptılar.
54 yaşındaki Zehra Kazemi, başkent Tahran'ın kuzeyindeki Evin Cezaevi önünde tutuklu ailelerini görüntülerken 23 Haziran 2003'te gözaltına alınmış, gözaltına başına aldığı darbeler sonucu 10 Temmuz'da beyin kanamasından yaşamını yitirmişti.
"Kaza sonucu düşme"ydi, sonra kabul ettiler
İlk olarak Kazemi'nin ölümünü "kaza sonucu düşme"ye bağlayan cezaevi yetkilileri, daha sonra gazetecinin sorgulama sırasında şiddete uğradığını kabul etmek zorunda kaldı.
Mahkeme, bunun ardından Kazemi'nin ölümünden Rıza Aghdam Ahmedi isimli istihbarat görevlisini sorumlu tutarken, Kasım 2005'te Tahran Temyiz mahkemesi, bu kişiyi beraat ettirerek, olayın yeniden araştırılmasını talep etmişti.
Cinayetten dört yıl sonra şimdi Tahran Yüksek Mahkemesi, dosyadaki usulsüzlüklerinden hareketle yeni bir davanın açılıp açılmayacağına karar verecek.
RSF: Gerçekleri öğrenmek için son umut
Kazemi Ailesi ve avukatlarına desteğini açıklayan uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, "Bu başvuru, Kazemi cinayetinin hangi koşullarda gerçekleştirildiğini öğrenmemiz için son umut. Bağımsız ve tarafsız bir soruşturmayla gerçeklerin gün yüzüne çıkması yolunda avukatların yaptıkları başvuruyu destekliyoruz" dedi. (EÖ/EÜ)