*Fotoğraf: MA
İran'da kız öğrencilerin eğitim gördüğü okullarda yaşanan ve ülkede protestolara yol açan toplu zehirlenme vakaları artıyor.
30 Kasım 2022'den şu ana kadar 238 okulda 5 binden fazla öğrenci zehirlendi.
Öğrencilerde solunum sıkıntısı, mide bulantısı, baş ağrısı ve uzuvlarda uyuşma gibi belirtiler görülüyor.
MA'ya konuşan Epidemiyolojist Dr. Abbas Mansouran, gazın etkisinin sinir gazıyla benzer olduğunu söyledi.
"Tahlil sonuçları saklanıyor"
Saldırıların çok kısa sürede geniş bölgelere yayıldığına dikkat çeken Dr. Mansouran, “Rejim ilk günden bu yana kimyasal gazlara ilişkin bilgileri sır gibi saklıyor. Okullara gönderilen ambulanslarda, hastanelerde iktidarın ajanları bulunuyor. Kan tahlil sonuçları bile saklanıyor, özel kliniklerde kan tahlillerinin yapılması da yasaklandı. Rejim gazlara ilişkin bilgilerin yayılmasını istemiyor bu durum bu işin arkasında rejimin olduğunu gösteriyor” dedi.
"Sinir gazı olabilir"
Mansouran, gaz hakkında şu bilgileri verdi: “Bu gaza maruz kalanlarda kusma, baş ağrısı, el ve ayakta hissizleşme, geçici felç görülüyor. Gaza maruz kalanların bazıları kükürt kokusu aldığını, atık su ve çürük balık koktuğunu ifade ediyor. Bütün bunları göz önüne aldığımızda bu gazın sinir gazı olduğunu düşünüyoruz.
"Gazın ileride çocuklarda nasıl bir etki göstereceği de bilinmiyor. Rejim zaten ilk başta bunu reddetti ve bunun bir histeri olduğunu ifade etti daha sonra sonrasında ‘azot’ gazı olduğunu söyledi. Bir doktor olarak şunu kesin söyleyebilirim; azot çok nadir durumlarda insanları etkiler, oksijen olmadığında azot gazı insanları zehirler.”
"Gazların amacı kız öğreciler"
Kullanılan gazın profesyonel bir ortamda hazırlandığını vurgulayan Dr. Mansouran, şunları söyledi: “Bu gazların hazırlanması için gereken teknik donanım ne herhangi bir örgütte, ne de halkta olabilir. Bu gazlar çok profesyonel bir silaha dönüştürülmüş.
"Biz bunların halkın elinde olduğunu düşünmüyoruz. Ki bunları üretmek için geniş bir laboratuvar gerekir, bu laboratuvarlar ise halkın elinde yok. Kullanılan silahların amacı kız öğrenciler. Devlet öğrencileri öldürmek istemiyor, fakat zehirliyor.”
Eğitim Bakanı: Zehirlemelerde kasıt var
Eğitim ve Öğretim Bakan Yardımcısı Yunus Penahi, 26 Şubat'ta düzenlediği basın toplantısında, öğrencilerin zehirlenmesinin kasıtlı olduğunu değerlendirdiklerini ifade ederek, "Bazı kişilerin başta kız okulları olmak üzere tüm okulların kapatılmasını istediği tespit edildi” demişti.
Reisi: İran düşmanları zehirliyor
Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, şüpheli vakaların kaynağını araştırmak üzere 1 Mart'ta İçişleri Bakanı Ahmed Vahidi ve İstihbarat Bakanı İsmail Hatib ile Sağlık Bakanı Behram Aynullahi'yi görevlendirmişti.
Reisi, 3 Mart'ta yaptığı açıklamada ise kız öğrencilerin zehirlenmesinden İran düşmanlarını sorumlu tutarak, "Bugün, ülkenin ilerlemesiyle birlikte düşmanlıklar da arttı, bunun en son örneği okullarda güvensizlik ve ailelerde endişe ortamı oluşturma girişimidir." demişti.
Gözaltılar yaşandı
Yargı Erki Başkanı Gulam Hüseyin Muhsini Ejei de zehirlenme vakalarının faillerinin idamla yargılanacağını söylemişti.
Açıklamaların ardından olaylarla ilgili olduğu şüphesiyle 7 Mart'ta 5 eyalette düzenlenen operasyonlarla çok sayıda kişinin gözaltına alındığı duyurulmuştu.
Vakaların önüne geçilememesine tepki gösteren öğrenci ve öğretmenler, ülkenin bazı kentlerinde düzenledikleri gösterilerle yetkilileri protesto etmişti.
(RT)