Ürkünç durumu anlatmaya sözcük bulanamadığını bildiren uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, Irak İşgali'nden bu yana 93, sadece 2006'da ise 18 medya çalışanının saldırılarsa can verdiğini bildirdi.
RSF, Irak Başbakanı Nuri El Maliki'ye, medya cinayetlerini araştırması için özel bir araştırma grubu oluşturması için çağrıda bulundu.
Dünden bugüne saldırılar
Serbest gazeteci olarak çalışan Abdül Magid El Muhammadavi, 5 Mayıs'ta başkent Bağdat'ta ölü bulundu. Gazetecinin cesedi, üzerinde bulunan basın rozetinden tanınabildi. Uydu üzerinden yayın yapan "Bağdat" televizyonu muhabiri Saud Mazahem El Hadithi'nin cesedi de aynı gün bulundu.
Gazeteci birkaç gün önce kaçırılmıştı. RSF'nin bağlantıya girdiği ailesi, El Hadithi'nin vücudunda işkence izlerine rastlandığını bildirdi.
7 Mayıs'ta, bomba yüklü bir araç yine Bağdat'ta, "El Sabah" gazetesine ait lokalin içine daldı. Araçta meydana gelen patlama, matbaa teknisyeni İsmail Muhammet Khalaf'ın ölümüne, 20'den fazla habercinin de yaralanmasına yol açtı.
8 Mayıs'ta ise, Irak televizyonlarından "Nahrain"ın muhabiri Muazziz Ahmet Barud ve ses teknisyeni Leith El-Dulaimi'nin cesetleri Bağdat'ın 40 kilometre güney doğusunda bulunan El-Wihda'da bulundu.
Polise bilgi veren tanıklar, habercilerin içinde bulunduğu aracın bir gün önce, başkentin çıkış noktalarından biri olan Jisr Diyalah'ta polis üniformalı kişilerce durdurulduğunu söylediler.
Üç Iraklı haberci hala rehin
Mart 2003'ten bu yana Irak'ta, 93 medya çalışanı saldırılardan öldürüldü; 42'si de kaçırıldı. Bu kaçırma olaylarından 26'sı başkent Bağdat'ta yaşanırken bu olaylar sırasında kaçırılan beş haberci infaz edildi.
Haberciler için dünyanın en tehlikeli bölgesi olan Irak'ta, "Sumariye" televiyonu muhabirleri Rim Zeid ve Maruan Khazaal ve AFP Ajansı'nın Bağdat çalışanı Salih Cali El-Gharravi, halen silahlı grupların elinde rehin tutuluyorlar. (EÖ/KÖ)