Bu seçim tüm uluslararası yasaların ihlalidir. İşgalci ile işgal edilen arasındaki ilişkiyi düzenleyen uluslararası anlaşmalar, işgalci güçlere ülkenin sosyal, ekonomik ve siyasi yapısında bir değişikliğe gidebilmeleri için yetki vermiyor.
Planlanan seçim, işgalci güçlerin çıkarlarına uygun şekilde Irak'ın siyasi bileşimini değiştirecektir. Ayrıca bu değişiklik, Irak devletinin ve halkının kendini uzak tutmakta başarılı olduğu etnik kökene, mezheplere ve dine göre bölünmelere de yol açacaktır.
Ülke Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) öncülüğünü yaptığı işgalle sarsılana kadar, Iraklılar tarih boyunca varlıklarını bir arada sürdürmüş ve iç savaş gölgesi üzerlerine hiç düşmemiştir.
Iraklı siyasi aktivistlerin çoğu, yaklaşmakta olan seçimin sonuçlarının çoktan belirlendiği konusunda hemfikir. Ayrıca seçim sürecinin özgür ve demokratik olmayacağına; seçimin sadece ABD işgal güçleriyle sağlam bağları olanlar için yapılacağına inanıyorlar. Irak'taki karar mercilerinin ABD egemenliği altına girişini garanti etmek için tüm adımların atıldığına inanıyoruz.
Seçim sürecine ve mevcut ulusal meclisin bileşimine bakıldığında, seçimin esas amacının, uluslararası istihbarat örgütleriyle olan bağlarından sürekli gururla bahseden, ülkenin en kötü üne sahip siyasetçilerini başa getirmek olduğu görülebilir.
Yaklaşan seçim, işgalcilere yardım etmiş ve işgali sağlamlaştırmak için işbirliğine girmiş her siyasetçiye bir erk sağlayacaktır. Bu nedenle seçimden sonra bile alınacak kararların, Bağdat'taki ABD elçiliğinden çıkacağına ve seçilecek hükümetin sadece Washington'un kararlarını yürütmek için bir araç olacağına inanıyoruz.
Mantıklı herhangi bir kişi, ABD'nin milyarlarca dolar harcadıktan ve yüzlerce askerini kurban verdikten sonra, Irak'taki egemenliğine son vereceğine inanmakta zorlanır.
Bunca şeyden sonra, ABD'nin, Irak'ta başa geçer geçmez öncelikle yabancı askerlerden ülkeyi terk etmelerini isteyecek bir hükümeti başa getirebilecek, özgür ve demokratik bir seçime kolayca izin vereceğine inanmıyoruz.
Seçim sürecinin asıl amacının, ABD ile, Amerikan güçlerinin Irak toprağında bulunmasına ve ülkeyi bir Amerikan kolonisi haline dönüştürebilmeye yönelik, uzun vadeli anlaşmalara olanak tanıyacak bir hükümet oluşturmak olduğuna inanıyoruz.
Amerikan yönetimi, savaş sonrasında güvenilirliklerine düşen lekeyi örtmek maksadıyla Irak seçimini siyasi bir başarı olarak sergilemek için yoğun çaba harcıyor.
Washington bu seçim kartını, uluslararası toplumun, savaşın Irak halkı üzerinde yarattığı trajik sonuçları görmesine engel olmak için, gözünü boyamakta kullanacaktır.
Tüm bu sebeplerden dolayı Iraklı siyasi aktivistlerin çoğu 30 Ocak'taki seçimi boykot etmenin ulusal görevleri olduğuna inanmaktadır. (MEU/ED/BA)
* Muhammed el-Ubeydi'nin 5 Aralık 2004'te "Why Iraqis should boycott elections" başlığıyla El Cezire'de İngilizce çıkan yazısını 23 Aralık' 2004'te Açık Radyo Evren Dağlıoğlu çevirisiyle yayımladı.
* Profesör Muhammed el-Ubeydi (Mohammed al-Obaidi), Irak'taki Halkın Mücadele Hareketi'nin (Al-Kifah al-Shabi) sözcüsü olup, İngiltere'de bir üniversitede profesördür. Bağdat'ın el-Adamiye bölgesinde doğmuş ve eğitimini burada tamamlamıştır. Bu makale özel olarak Aljazeera.net için yazılmış ve Arapça'dan İngilizce'ye çevrilmiştir.