Bağımsız ve Birleşik Irak için Kadın Dayanışma Örgütü Irak'ta adaletin sağlanması için hak örgütlerine çağrıda bulundu. İnternet sayfalarında yer alan çağrıda 2003'te gerçekleşen işgalden beri anarşi ve yıkımla yaşadıklarını belirterek Irak için adalet istediler. Kadınlar Irak'ta, insan haklarına uygun şartlar öngören kanuni düzenlemeleri ve adaleti sağlayacak uluslar arası bir sözleşme istiyorlar. Sözleşmenin içeriğinde şunlar yer alıyor.
- Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere kaynaklı işgalin sona erdirilmesi ve işgal altında imzalanmış tüm stratejik anlaşmaların ve güvenlik anlaşmalarının iptal edilmesi.
- Irak'ta insan hakları ihlali sonucu oluşan mevcut kriz ortamına acil insani müdahale edilmesi ve Irak'taki üç milyonu aşkın mülteci ile yine benzer rakamlarda yerlerinden edilmiş insanlara yardım edilmesi.
- Iraklılar'ın kendi özgür iradelerini kullanabilmesi için Irak meselelerine (petrol endüstrisi dahil) herhangi bir dış müdahalenin engellenmesi.
- Savaştan sorumlu devletlerin Irak'a tazminat ödemesi.
- Savaş suçlarının, insan hakları ihlallerinin ve Irak kaynaklarının çalınmasının sorumlularının cezalandırılması.
Gazeteci-yazar Eymen el Haşimi, Londra'da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesinde yer alan yazısında, insan haklarını ihlal eden infaz kararlarının "adaletin olmadığı, intikam dolu, mezhepçi ortamda, soruşturma organlarında yolsuzluğun ve işkencenin yayıldığı bir atmosferde" alındığını ve idam kararını istisnai hallerde durdurma kararını da çiğnediğini belirtiyor.
"Irak'ta Sadece geçen haziranda üç kadın idam edildi. 2004'ten bu yana yaklaşık 1000 kadın ve erkek idam edildi. İdam hükmünün infazını bekle-yenlere dair resmi rakamlara sahip değiliz."
Haşimi yazısının devamında Irak'ta adil mahkemelere olan ihtiyaca dikkat çekiyor. " Yerel ve uluslararası raporlar, Irak'ta yargı ve soruşturma süreçlerinin adil olmadığını ispatladı. Raporlara göre işkence yayılıyor, tecavüz tehdidiyle yapılan işkence ve uygulamalarla itiraflar alınıyor. Böylesi şartlarda çıkan idam hükmünün infazı masumların canlarının alınmasına yol açıyor."
Haşimi, Özellikle kadınlara yönelik şiddetin Arap ve İslam toplumunun inandığı değerlere aykırı olduğunu söylüyor ve Iraklı kadının son altı yılını şöyle özetliyor
"Iraklı kadının son yıllarda yaşadığı tarihi zulüm, güvenlikten ve saygın bir yaşamın en basit şartlarından mahrum edilmesiyle başladı. Ardından Iraklı kadın kocasını kaybeden dula, çocuklarının açlığını bastıracak bir lokma arayan yetim annesine, ülke dışına çıkmak isteyen bir göçmene ve evinin dışındaki kamplarda yarının kendisine ne getireceğini bilmeyen bir mülteciye dönüştü."(ET)
Eymen el Haşimi, Londra'da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesinde yer alan yazısı Türkçe olarak Radikal'den derlenmiştir.