Kanunun gerekçesine göre, istek İnternet ortamındaki yayınların düzenlenmesinden çok, ailenin ve gençliğin zararlı İnternet yayınlarından korunmasıdır. Asıl amaç; "Anayasanın söz konusu hükümleri uyarınca, aileyi, çocukları ve gençleri İnternet dahil elektronik iletişim araçlarının suiistimal edilmesi suretiyle uyuşturucu ve uyarıcı madde alışkanlığı, intihara yönlendirme, cinsel istismar, kumar ve benzeri kötü alışkanlıkları teşvik eden yayınların içeriklerinden korumak için gerekli önleyici tedbirlerin alınması" ve elektronik ortamda çocuğa, gençliğe ve aileye yönelik ağır ve vahim nitelikteki saldırıların önlenmesi için gereken yasal düzenlemenin yapılmasını sağlamaktan ibarettir.
Gerekçeye göre; bilişim alanındaki gelişmeler baş döndürücü bir hıza ve gelişmeye sahiptir. Yasalar yetersiz kalmaktadır. 5237 sayılı TCK "Bilişim Alanında Suçları düzenleyen 243 ve devamı maddelerinde ticari ve mali yönden işlenen suçları düzenlemektedir. 1117 sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu, 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu İnternet ortamında yapılan ve içerikleri suç teşkil eden yayınların önlenmesinde yetersiz kalmıştır.
Dikiş tutmayan yama
Kanunun gerekçesindeki en önemli tespit ise şudur: "Bu konuyla ilgili henüz yasal bir düzenleme yapılmamıştır." Tekrar altını çizerek ifade etmek gerekirse; Türkiye'de İnternet ortamında yapılan ve içerikleri suç teşkil eden yayınlar bakımından yasal bir düzenleme yoktur.
Bu kanun İnternet ortamında yapılan yayınlar karşısında ve sadece çocukları, gençleri ve aileleri İnternet ortamındaki zararlı yayınlardan korumak amacı ile hazırlanmıştır. İnternet ortamındaki yayınlar temel alınarak hazırlanmamıştır. İnternet ortamında yapılan yayınlardaki sorumluluk sistemini kuran ve tanımları doğru düzgün yapan temel bir yasa değildir. Diğer temel yasalar üzerine "İnternet ortamındaki yayınlar" adıyla yama yapılmaktadır. Meclis tarafından kabul edilmiş olan 5651 sayılı İnternet'le ilgili bu "kanun", bu elbise üzerinde, dikiş tutmayan bir yamadan ibarettir.
Erişimin engellenmesi
Biri geçici olmak üzere 14 maddelik bu kanunun amaç ve kapsamı; içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülük ve sorumlulukları ile İnternet ortamında işlenen belirli suçlarla içerik, yer ve erişim sağlayıcıları üzerinden mücadeleye ilişkin esas ve usulleri düzenlemektir. (Madde 1) Kanuna göre, amaç maddesinde yazılı "belirli suçlar" hangileridir? Yasanın 8/1'inci maddesinde sayılan 5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunu'nda yer alan; İntihara yönlendirme (madde 84), Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra), Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190), Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194) Müstehcenlik (madde 226), Fuhuş (madde 227) ve Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama (madde 228) suçları ile 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun'da yer alan suçlardır.
İnternet ortamında yapılan yayınlarda; eğer içeriğinde bu tek tek sayılan suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe varsa; İnternet ortamındaki bu yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine karar verilecektir.
İşte bu "erişimin engellenmesine karar" verme sürecinde sorunlar yaşanacaktır. Erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde hakim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verilecektir. Soruşturma evresinde, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından da erişimin engellenmesine karar verilebilecek ve savcı kararını yirmi dört saat içinde hakimin onayına sunacaktır.
Hakim, kararını en geç yirmi dört saat içinde verecek ve eğer bu sürede kararı onaylanmazsa bu tedbir, Cumhuriyet savcısı tarafından derhal kaldırılacaktır. "Koruma tedbiri" olarak verilen erişimin engellenmesine ilişkin karara Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilebilecektir.
Ayrıca yasada yukarıda sayılan "belirli suçların" İnternet yolu ile işlenmesini önlemek amacı ile görev ve yetki "idari" olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na verilmektedir. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, İnternet yayınlarının içerik veya yer sağlayıcısının yurtdışında bulunması halinde veya içerik veya yer sağlayıcısı yurtiçinde bulunsa bile çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra) ile müstehcenlik (madde 226) suçunun işlendiği konusunda yeterli şüphe oluşturan yayınlara ilişkin olarak erişimin engellenmesi kararını resen verebilecektir.
Bu karar, erişim sağlayıcısına bildirilerek gereğinin yerine getirilmesi istenecek ve karar derhal veya en geç 24 saat içinde yerine getirilecektir. Kararı yerine getirmeyen yer veya erişim sağlayıcılarının sorumluları, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilecektir. Başkanlık ayrıca yayını yapanların kimliklerinin belirlenmesi halinde, cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulur.
Ayrıca Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından "idari tedbir" olarak verilen erişimin engellenmesi kararının yerine getirilmemesi halinde, başkanlık tarafından erişim sağlayıcısına, on bin Yeni Türk Lirası'ndan yüz bin Yeni Türk Lirası'na kadar idari para cezası verilebilecektir. İdari para cezasının verildiği andan itibaren yirmi dört saat içinde kararın yerine getirilmemesi halinde ise başkanlığın talebi üzerine Telekomünikasyon Kurumu yer ve erişim sağlayıcılarının yetkilendirmelerinin iptaline karar verilebilecektir. Bu kararlara karşı yasal itiraz yolları açıktır.
Kanun hakkındaki diğer eleştirileri saklı tutarak söylemek gerekir ki; artık kanunda sayılan belirli suçlar için erişimin engellenmesi kararı verilebilecektir. Süreç, yürürlükten kaldırılan yayınların "toplatılması" hakkındaki eski Basın Yasası'ndaki gibi işleyecektir. Bunun yanında bir de idari kurul olarak "Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı" kurulmuştur. Erişimin engellenmesinde artık vereceği yazılı idari kararlarla görevli ve yetkilidir. Savcılıktan ve yargıdan gelecek sınırlandırma kararlarının yanında, tüm siteye erişimin engellenmesi için yazılacak idari yasaklama emirlerinin verildiği kurul kararları da tartışmaya açılacak. Sansür ve yazılı emirle yasaklamalar İnternet ortamındaki yayınları geniş bir biçimde kapsayacak nitelikte yaygınlaştırmaya çalışılacaktır.
Bu tartışmalar sırasında İnternet ortamındaki yayınlarda özgürlüklerden yana olan bizler için; hiç kimse "Yoksa siz gençlerin ve çocukların zararlı yayınlardan korunmasını istemiyor musunuz?.. Çocukları ve gençleri fuhuşa, kumara, müstehcenliğe ve cinsel istismara karşı korumak gerekmiyor mu?" gibi akıl dışı sorular yöneltmesin. Çünkü biz, bize bu soruları sormaya kalkacak olan örümcek kafalıların zihniyetini, İnternet'e, gençlere, çocuklara, kadınlara ve aileye bakış açılarını çok iyi biliriz.