Parçalanmış hayatlar: İntifadanın bir yılı (Broken lives: a year of intifada) başlıklı yeni UAÖ raporunda; İsrail ve Filistinli silahlı grupların yaptığı hukuk dışı öldürmelerin yanı sıra işkence, adil olmayan yargılamalar, ev yıkımları ve mühürlemeleri de yar alıyor.
İsrail ve uluslararası topluluğun, bu kabul edilmez durumu kabul etme tavrını üzüntüyle karşıladığını belirten UAÖ'nün 98 sayfalık raporu'nda şu saptamalar yer alıyor:
* Filistinli, İsrailli ve uluslararası insan hakları örgütleri yetkililerin soruşturması gereken öldürmeler ve diğer insan hakları ihlallerini soruşturdu. Onlar, uluslararası topluluğun çoktan bölgeye göndermesi gereken insan hakları gözlemcilerinin yerine, kontrol noktalarında ya da yıkılmakla tehdit edilen evlerin yanında durdular.
Planlı suikast
* İsrail, yaşama hakkını açıkça ihlal ederek, İsraillilere yönelik saldırılar planladığı söylenen Filistinlilere yönelik planlı suikast politikasını uygulamayı sürdürüyor.
* Bu tarz saldırılar sonucu kırktan fazla Filistinli yargısız infaza kurban gitti ve çevrede bulunan yaklaşık 20 kişi de öldü.
* İsrail Savunma Kuvvetleri (İSK) ısrarla öldürülenlerin "terörist" olduğunu söylüyor.
* Gazeteciler ve - İSK'nın 24 Ekim 2001'de 5 Filistinlinin öldürüldüğü ve 3 evin yıkıldığı Beyt Rima saldırısını soruşturan- insan hakları örgütleri ise, bu öldürmelerin çoğunda İsrail kuvvetlerine Filistinliler tarafından ateş açılmadığının anlaşıldığını bildiriyor.
* Geçtiğimiz yıl İsrail yetkilileri neredeyse bütün Filistin köy ve kasabalarının dış dünyayla bağlantısını kesti. Yüzlerce Filistinlinin evi yıkıldı ve Filistinliler İşgal Altındaki Bölgelerdeki belli yollarda seyahat etmekten men edildi.
* İsrail'in askeri işgali altındaki bölgelerde bulunan tüm Filistinliler (sayıları üç milyonun üzerinde) toplu cezalara maruz kaldılar.
* Ölen ve yaralananların büyük bir çoğunluğu çocuklardı: 160'ın üzerinde Filistinli çocuk ve en az 32 İsrailli çocuk öldürüldü.
Hukuk dışına cezasızlık
* İsrail yetkililerinin her öldürmeyi soruşturmaması sonucu, "hukuk dışı öldürmelerin kabul edilmesi ve hukuk dışı kuvvet kullananlara cezasızlık" meydana geldi.
* Filistin hükümeti de her ölümün nasıl gerçekleştiğini soruşturmada ve hukuk dışı öldürenleri tutuklamada başarısız oldu.
* Soruşturmada başarısızlık, polis yolu ile idare etme hakkındaki standartların kullanılmasıyla kolaylıkla engellenebilecek olan savaş hali durumu için acelecilik ve her iki tarafın da kasıtlı cinayetleri, insan hayatının değerini korkutucu bir biçimde ucuzlatan bir hal almıştır.
* İSK tarafından köy ve kasabaların dış dünyayla irtibatının kesilmesi sonucu çok az kişi insanların nasıl öldürüldüğünü araştırmak için seyahat edebilmektedir.
* Filistinlilerin Batı Şeria'nın ana yollarında seyahat etmesi yasak ve İsrailliler Filistinli silahlı gruplarca keyfi öldürülme riskiyle karşı karşıya.
Sahnenin merkezinde asıl olması gereken
Raporda, uluslararası topluluğun "giderek daha fazla güçlü açıklamalar yaptığı, ama İsrail ve Filistinlilerin insan hakları standartları ve uluslararası insani hukuka saygı göstermesini sağlayacak gerekli adımları atamadığı" da hatırlatıldı:
* Uluslararası gündemde, her türlü müzakere sürecinin kalıcı sonuçlanabilmesi isteniyorsa sahnenin merkezinde bulunması gereken insan haklarının yerinin düşük olduğu görülüyor.
* Uluslararası gözlemcilerin varlığı olayları engellemede son derece yardımcı olabilir ve hem Filistinli hem de İsraillilere daha fazla koruma sağlayabilir. Vakit geçirilmeden yerleştirilmeleri gerekmektedir. (NU)
http://www.amnesty.org