İnşaat işçileri hakları için ATR Yapı binasının girişini kapattı

ATR YAPI tarafından ücretleri gasp edilen inşaat işçileri, İnşaat İşçileri Sendikası (İnşaat-İş) öncülüğünde, başlattıkları direnişin yedinci gününde şirket binasının girişini kapattı.
ATR YAPI'nın bulunduğu plazanın girişini kapattık
— İnşaat-İş Sendikası (@insaatsendika) April 21, 2025
Ya hakkımız olanı verip onurumuzla oynamaktan vazgeçersiniz ya da biz haklılık ve meşruluğumuzun gücüyle elimizden gelen her şeyi yaparız!
İnşaat işçisinin köle olmadığını öğreneceksiniz! pic.twitter.com/cSeuqLekzL
Sendikanın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “Ya hakkımız olanı verip onurumuzla oynamaktan vazgeçersiniz ya da biz haklılık ve meşruluğumuzun gücüyle elimizden gelen her şeyi yaparız. İnşaat işçisinin köle olmadığını öğreneceksiniz” dedi.
Öte yandan ATR YAPI'nın önü polis ablukasına alındı. Bina girişinin polis kalkanlarıyla kapatıldığını belirten İnşaat-İş, "Her zaman olduğu gibi şimdi de patronların imdadına polis yetişti. İşçinin yasal hakkını ödemeyen patronlara değil, o hakkı için direnmek dışında seçeneği olmayan işçilere karşı çevik kuvvet getirildi ATR YAPI önüne" dedi.
İşçilerin direnişi meclis gündeminde
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Keziban Konukçu, ATR Yapı işçilerinin direnişini meclis gündemine taşıdı. DEM Parti Milletvekili Keziban Konukçu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın cevaplaması istemiyle verdiği önergede şunları sordu:
- Sakarya’da inşası süren Şehir Hastanesi şantiyesinde çalışan inşaat işçilerinin ATR Yapı şirketi tarafından ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle başlatmış oldukları haklı direnişleri Bakanlığınız bilgisi dahilinde midir?
- Ücretleri ödenmeyen ve hakları gasp edilen işçilerin direniş süreci Bakanlığınız tarafından takip edilmekte midir? Bu sürece ilişkin herhangi bir müdahale veya çözüm girişimi gerçekleştirilecek midir?
- ATR Yapı şirketi hakkında son 1 yıl içinde işçi haklarına dönük Bakanlığınıza ulaşan şikâyet, başvuru ya da denetim mevcut mudur? Mevcutsa, bu süreçlerde nasıl bir yol izlenmiştir?
- Şantiyede yaşanan hak gaspları ve kötü yaşam koşullarına ilişkin ATR Yapı firmasına yaptırım uygulanmış mıdır?
- Kamusal bir projede böylesi ciddi işçi hakları ihlallerinin yaşanması, denetim ve ihale süreçlerinin ne derece şeffaf ve sorumlu yürütüldüğünü sorgulatmaktadır. Bakanlığınız bu sürece dair sorumluluk üstlenmekte midir?
- İşçilerin anayasal haklarını kullanmalarının kolluk güçlerince engellenmeye çalışılmasının gerekçesi nedir? Bu konuda Bakanlığınızın İçişleri Bakanlığı ile herhangi bir görüşmesi veya müdahalesi olmuş mudur?
- ATR Yapı firması denetimi en son hangi tarihte denetlenmiştir? Yapılan denetimler sonucu hazırlanan raporda hangi hak ihlalleri bulunmaktadır?
- Yaşanan bu ve benzeri hak ihlallerine karşı işçilerin kolektif mücadele ve direniş hakları korunacak mıdır, yoksa şirketlerin çıkarları uğruna baskı ve yıldırma politikaları mı tercih edilecektir?
- Kamuya ait bir projede yaşanan bu hak ihlallerinin, denetimsizlik ve taşeron sisteminin sonucunda bu noktaya gelmiş olması Bakanlığınız tarafından nasıl değerlendirilmektedir?
- Sakarya Şehir Hastanesi örneği özelinde, kamusal projelerde taşeron işleyişe dair hangi yapısal düzenlemeleri yapmayı planlıyorsunuz? Emekçilerin haklarını güvence altına alacak kalıcı çözümler için hangi adımlar atılacaktır?
Ne olmuştu?
Sakarya Şehir Hastanesi şantiyesinde çalışan inşaat işçileri, yüklenici firma ATR Yapı’nın maaşlarını gasp etmesi üzerine 17 Nisan’da direnişe geçmişti.
Urfa’da çalışmak için gelen işçiler ücretlerinin ve haklarının ödeneceği sözünün verilmesinin ardından memleketlerine geri döndü.
Ancak verilen sözlerin tutulmasının ardından işçiler direnişe geçmek için İstanbul’a geldi. Direniş boyunca işçiler, ATR Yapı önünde sabaha kadar nöbet tuttu. İşçiler, kaldırımlarda uyudu.
(AD)