İngiltere Enerji Güvenliği ve Sıfır Emisyon Bakanlığı, nükleer enerji kapasitesini 2050 itibarı ile 24 gigavata çıkaracağını duyurdu.
İngiltere'nin çizdiği yeni yol haritasına göre, ülkenin nükleer enerji kapasitesi bugünkü seviyesine göre dört kat artacak ve elektrik ihtiyacının yüzde 25'i nükleer santrallerden karşılanacak.
Projeye göre, büyük çaplı nükleer enerji santrallerinin yanı sıra küçük modüler reaktör teknolojileri de yer alacak.
Hükümet, 2030-2044 döneminde her 5 yılda 3-7 gigavat nükleer enerji kapasitesi için yatırım kararı alınmasını hedeflerken, söz konusu kapasite artışlarının 20 yılda 80 bin ilave istihdam sağlayacağını düşünüyor.
“Daha ucuz, güvenilir”
Anadolu Ajansı’nda yer alan habere göre, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, yol haritasına ilişkin değerlendirmesinde, nükleer enerjinin İngiltere'nin karşı karşıya olduğu enerji sorunları için "mükemmel bir panzehir" olduğunu belirterek şöyle dedi:
"Nükleer enerji çevreci, uzun vadede daha ucuz ve İngiltere'nin enerji güvenliğini sağlayacak. Bu yol haritasının uzun vadeli doğru bir karar olduğunu düşünüyorum ve 2050'de net sıfır emisyon hedefimize ulaşmamız için önemli. Bu plan, enerji güvenliğimizi sağlarken, ekonomimizi büyütmek için ihtiyaç duyduğumuz iş ve becerileri yaratacak."
Nükleer enerji ne temiz ne de iklim değişikliğine çözüm
Enerji Güvenliği ve Sıfır Emisyon Bakanı Claire Coutinho da bu sayede, İngiltere'nin Rusya ile yaşadığı enerji tedariki sorunlarının bir daha yaşanmayacağını bildirdi.
Coutinho ayrıca, nükleer enerjinin "en güvenilir ve düşük karbonlu" enerji kaynakları arasında olduğunu belirtti.
Nükleer enerji çevreci mi?
Nuclear Energy Information Service (NEIS) / Nükleer Enerji Bilgi Hizmetleri tarafından hazırlanıp nükleersiz.org tarafından Türkçeye çevrilen videoya göre, son yıllarda nükleer enerji santrallerinin kurulması iklim krizi karşısında nükleer enerjinin karbonsuz enerji olduğu iddiasıyla gerekçelendirilmek isteniyor ve fosil yakıt kullanımına alternatif olarak gösteriliyor.
Oysa iklim krizine neden olan faktörler, karbon salma potansiyelinin dışına da taşarken iklim krizi şartlarında nükleer enerjinin tercih edilmesinin neden olacağı riskler gözden kaçırılıyor.
Nükleer enerji, iklim krizi mücadelesinde aciliyet gerektiren karbon azaltımına engel teşkil ediyor.
Nükleer enerjiyi içeren karbon azaltma planları, 2050 yılına kadar dünya çapında en az 8,2 trilyon dolarlık bir maliyetle 1000 veya daha fazla nükleer reaktör inşa edilmesini gerektiriyor. Nükleer gerçekleri videoda şöyle sıralanıyor:
- Gerçek: nükleer enerji karbonsuz değildir.
- Gerçek: nükleer enerji temiz değildir.
- Gerçek: nükleer enerji çok pahalıdır.
- Gerçek: nükleer enerji iklim krizini önlemenin bir aracı değildir.
- Gerçek: yeni nükleer reaktörler inşa etmek, zaman kaybı anlamına gelecek karbon azaltımını engelleyecektir.
- Gerçek: nükleer enerji iklim krizi şartlarında güvenilir değildir.
- Gerçek: nükleer enerji çok tehlikeli bir teknolojidir.
- Gerçek: nükleer reaktörler operasyon sırasında çok miktarda su kullanır. (TY)