Gaziosmanpaşa, Elma Bahçesi Sanayi Bölgesi’nde kurulu, ihraç ürünleri üreten İlbek Tekstil Fabrikasında 520 işçi çalışıyor. İşçilerden Haydar Çelik fabrikanın yaklaşık 10 yıldır işçilerini her gün fazladan 45 dakika çalıştırdığını aktarıyor.
Kesintinin adı tuvalet parası
Üstelik sorunlar ücretsiz çalıştırmayla sınırlı değil. 30 yaşındaki işçi Çelik diğer sorunları sıralıyor:
"İşçi hastalanır da bir gün işe gelmez ise üç gün çalıştığı kadar ücreti maaşından kesiliyor.
İşveren tuvalet kapısına turnike yaptırdı, her işçinin dijital kartı var, tuvalette geçirilen süre bilgisayar ortamına kaydediliyor. Ay sonunda ihtiyaç molası olan 1.5 saatin üzerine çıkılmışsa işçinin maaşından kesiliyor.
Fabrikada havalandırma sistemi yok. O kadar sıcak ve havasız oluyor ki kışın, dışarıda kar yağarken bile biz içeride atletle çalışıyoruz. Yemekler çok kötü.
Performans değerlendirmesi adı altında işçiye çok iş yükleniyor. Örneğin bir işçi günde 200'den fazla kol takamaz. 300 kol takması isteniyor. İşçi zam talep ettiğinde işveren 'performansın düşük,eksik çalışıyorsun, zam yok' diyor."
Çelik İlbek Tekstil'de yoğun çalışma temposunu "Akşam işten eve döndüğümde yüzümü bile yıkayacak takatim kalmıyordu" diye tarif ediyor.
"İşveren fabrika makinelerini kaçırmaya yeltendi, engelledik"
İşçiler yaklaşık yedi ay önce işverene günlük 45 dakikalık fazladan çalışmanın tazminatı talebiyle dava açmışlar. Çelik bugüne kadar uzlaşmaya yanaşmayan işverenin davanın işçilerin lehine sonuçlanacağını tahmin edince hukuksuz davranmaya devam ettiğini söylüyor.
"15 Şubat Cuma günü paydos ettik. İşverenden şühelendiğimiz için kapıda nöbet tutan arkadaşımız vardı. Geceyarısı telefon geldi. İşveren fabrikanın makinelerini tırlara yükletip kaçırmaya kalkışmış. Hemen toplanıp fabrikaya gittik. Tırlardan makineleri tekrar fabrikaya taşıdık. O günden beri günde 250 kişilik bir işçi grubu fabrika önünde kar, yağmur demeden direnişteler."
Çelik "Davayı kaybedeceğini anladı. Bizlere tazminat ödemek zorunda kalacaktı. Yaklaşık 7-8 Milyar YTL ödemesi anlamına geliyor. Yıllarca sürdürdüğü hukuksuzluğun altından kalkmak için yine suç işlemeyi tercih etti. 'Sıfırdan fabrika kurarım' diye düşünmüştür. Bizlere sunduğu teklif zaten cüzi olan tazminatları aylara bölerek ödemekti. Kabul ettik, ama şahsi mal varlığını ipotek ettirmesini istedik. Kabul etmedi. Zaten 19 Mart için kapatma kararı var" dedi.
22 gündür direnişte olduklarını anımsatan Çelik, ne Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan ne sendikalardan ne de demokratik kitle örgütlerinden kimsenin konuyla ilgilenmediğini söyledi.
Patronların medyası işçilerin sorununu yayınlar mı?
Yaptıkları eylemlerin medya tarafından takip edilmesine rağmen yayınlamadığına dikkat çeken Çelik "Muhabirlere haberin akıbetini sorduğumuzda 'haber müdürleri yayınlamıyor' cevabını alıyor. Tabi patronların medyasının işçinin sorunlarını dillendirmemesine şaşırmıyoruz" dedi. (EZÖ)