Alataş, "Tarhan'a mahkumiyet kararı verilmek suretiyle yapılan büyük hata temyiz aşamasında düzeltilmeli ve askerlik yapmamakta direnen Tarhan'a bundan böyle herhangi bir yaptırım uygulanmamalı; normal sivil yaşama devam etmesine izin verilmeli" dedi.
Vicdani retçi Mehmet Tarhan, 4 Ağustos 2005 tarihinde "emre itaatsizlik" suçlaması ile Sivas Askeri Mahkemesi tarafından 2 kez cezalandırılmak suretiyle toplam 4 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
Alataş yaptığı yazılı açıklamada, Tarhan'ın, askerlik/tutukluluk/yargılama sürecinde defalarca işkenceye ve kötü muameleye uğradığını belirten Alataş, "Tarhan, bu süreçte, askerliği reddetmesi nedeninin yanında, cinsel tercihi nedeniyle de ayrımcılığa ve kötü muameleye tabi tutuldu. Zorla tıbbi muayeneden geçirildi, saldırıya uğradı, vücut bütünlüğüne müdahale edildi" dedi.
Alataş: Adil yargılanma ihlal edildi
Alataş, Tarhan'ın, askeri mahkemede ve olağanüstü kurallara tabi olarak yargılanmak suretiyle "adil yargılanma" ilkesinin ihlal edildiğini ve "aynı suçtan iki kez ceza verilmesinin de yapılan yargılamanın ne denli adaletsiz olduğunu açıkça gösterdiğini" ifade etti.
"Mahkemenin bu yaklaşımı kabul edilecek olursa, ceza kararından sonra da askerlik yapmayı reddetmeye devam edeceğini açıklayan Tarhan'ın sürekli olarak cezalandırılmak durumunda kalacağını, sonuç itibariyle de bütün yaşamının hapse çevrilmiş olacağını söylemek yanlış olmaz. Böyle bir yaklaşımın ne ceza adaleti ile ve ne de insan hakları ile bağdaşır bir yönü bulunmamaktadır."
Alataş, Tarhan'ı cezalandıran askeri mahkeme uluslararası sözleşmeleri ve temel insan haklarını dikkate almadığını ve kabul edilemez bir mahkumiyet kararı verdiğini belirterek ihlal edilen maddeleri şöyle sıraladı:
"* Anayasa'nın 24 ve 25. maddeleri, yurttaşların düşünce ve inanç özgürlüklerine sahip olduğunu öngörmektedir. Ayrıca. Türkiye'nin de taraf olduğu ve 2003 yılında TBMM tarafından da onaylanarak yürürlüğe giren BM Siyasi ve Medeni Haklar Uluslararası Sözleşmesi'nin 18.maddesi düşünce, vicdan ve inanç özgürlüğünü güvence altına almıştır.
Sözleşme'nin 18/2 maddesi şöyle:
'Hiç kimse, kendi tercihi olan bir dini kabul etme veya inanca sahip olma özgürlüğünü zayıflatacak bir zorlamaya tabi tutulamaz'
* Anayasa'nın değişen 90. maddesine göre, 'iç hukuk hükümleri ile insan haklarına ilişkin uluslar arası sözleşmeler arasında bir farklılık ya da çelişki olması halinde uluslar arası sözleşme hükümlerinin esas alınması' gerekmektedir.
Tarhan'ın inancı gereği bir silahlı kurumda görev yapmayacağını ifade etmektedir. Bu inanca saygı gösterilmesi ve bu inancı sarsacak herhangi bir zorlama yapılması zorunludur. Aksi takdirde, yukarıda sözü edilen sözleşme hükmü ihlal edilmiş olur." (KÖ)
Mehmet Tarhan'la ilgili bianet haberlerinin listesini görüntülemek için tıklayın.