İHD Genel Merkezi, konuyla ilgili olarak Kiraz Biçici, Doğan Genç, Gülseren Yoleri, Hıdır Yeşil ve Göç Edenler Sosyal Yardımlaşma ve Kültür Derneği (Göç-Der) Genel Başkanı Şefika Gürbüz' den müteşekkil bir heyet oluşturdu.
Heyet geçtiğimiz günlerde Kırklareli Valisi İsmet Metin, Demirköy Kaymakamı ve Belediye Başkanı ve göç eden köylülerle görüştü ve bir rapor hazırladı. Rapora göre:
* Van ili Erciş İlçesi Kırkdeğirmen köyünden Bayar ve Akbaş ailelerine mensup 84 kişi halen Gaziosmanpaşa Göçmen kampı konutlarında barındırılıyor. 84 kişinin 54'ü çocuk ve okula gidemiyorlar. Tamamı Kürt kökenli olan bu kişilerin tamamı Türkçe'yi düzgün ve yeterli düzeyde konuşabiliyor.
* Köylerinde arazi sahibi olan, tarım, hayvancılık ve küçük ticari işler yaparak geçimini sağlayan bu insanların hali hazırda hiçbir geçim kaynakları bulunmamaktadır. İhtiyaçlarını Valilik tarafından sağlanan yardımlar sayesinde gidermektedirler.
* Barınma ihtiyacı yanında sosyal, ekonomik ve eğitim ihtiyaçlarının da karşılanması aciliyet göstermektedir. Valilik yardımı ile yaşamlarını uzun süre dengeli olarak sürdürmeleri mümkün olmadığından acilen iş olanaklarının temin edilmesi gerekmektedir.
* Kampın koşulları uzun süreli yerleşime uygun değildir.
* Kampa alternatif olarak gösterilen Köy Hizmetlerine ait binanın koşulları öngörülen tadilatın yapılması durumunda barınma açısından oldukça elverişlidir. Ancak 120 kişiden oluşan 15 ailenin sekiz konutta barındırılacak olması sosyal sorunlar yanında sağlık sorunlarını da kaçınılmaz olarak yaşanmasına yol açacaktır.
* Göç edenlerin yerleşmeyi hedefledikleri Demirköy ilçesi 4 bin 800 nüfuslu, ekonomik nedenlerle düzenli olarak göç veren, yerli nüfusunun dahi geçim olanakları bulamadığı bir bölge. Bir süre evveline kadar değişik bölgelerden az sayıda da olsa göç almış. Bu nedenle değişik etnik özellik ve kültürleri bir arada barındırma özelliğine sahip.
* Demirköy sakinleri ekonomik yetersizlikler nedeni ile bu göç olayına kaygıyla yaklaşıyorlar. Bu kişilere iş imkanı sağlanamayacağına ve ilçe halkının yaşamında krize yol açacağına inanıyorlar.
* Göç eden köylülerin toprak sahibi olduklarını ve ekonomik durumlarının iyi olduğunu düşünülürse bu göçün yoksulluktan dolayı gerçekleşmiş olamayacağı söylenebilir.
* Göçün nedeni olarak gösterilen M. Zeki Müjde'nin organize ederek uyguladığı baskının devlet tarafından göz yummak şeklinde de olsa desteklendiği iddia edilmesine rağmen, uzun yıllardır devletin açık baskısına rağmen köylülerin topraklarını terk etmeyi asla kabul etmedikleri gerçeği karşısında güvenlik sorununun tek başına bu göç olayını açıklamaya yetmeyeceğini belirtilebilir.
* Köylülerin "asla geri dönmeyiz; devlet bize ev ve iş verecek" şeklindeki yaklaşımları düşünülürse göç olayının nedenlerinin ciddi bir biçimde araştırılması gerekiyor.
Heyet raporunda sonuç olarak şöyle deniliyor:
"Heyetimiz, göç eden insanların köylerinden göç etmeleri için zorlandıklarını, aynı köyde yaşayan Zeki Müjde ve akrabalarının Van Valiliği ve AKP İl Yönetimi ile ilişkide olduklarını, ayrıca göç esnasında ciddi anlamda sağlık ve diğer konularda sıkıntılar yaşadıklarını tespit etmiş ve her ne koşulda olursa olsun geriye dönmeyi düşünmedikleri bu olaya, yetkili makamların gereken hassasiyet ve duyarlılığı göstermediği, sorunu yerinde çözme yerine insanların göç etmesine ve mağdur olmalarına neden olunduğu sonucuna varmıştır". (EÜ/YS)