*Fotoğraf: Hikmet Adal/bianet - Mart 2020
İltica ve Göç Araştırmaları Derneği Başkanı Metin Çorabatır, Ankara Altındağ’da Emirhan Yalçın isimli gencin Suriyeli bir mülteci tarafından öldürülmesi sonucu mültecilere dönük başlayan saldırılara ilişkin açıklama yaptı.
“Mültecilere yönelik saldırıların sağduyu sahibi herkesin kaygılarını artırdığını” belirten Çorabatır, “Türkiye, sığınma sistemimizin boşlukları nedeniyle bugünkü nefret ortamına sürüklendi” dedi.
"Sorunların sebebi gibi gösteriliyorlar"
En önemli boşluğun entegrasyon olduğunu belirten Çorabatır, şunları söyledi:
“Toplumun bir kesimi siyasi amaçlarla kullanılıyor. Kampanyalar halinde sistematik olarak yayılan nefret söylemi 2023 seçimlerine odaklıdır. Ötekileştirmek, geniş kitlelerin günlük sorunlarının sebebi olarak yabancıları, Suriyelileri, Afganları göstermek ırkçı saldırıları doğuruyor.
"Canavar gibi tanıtılıyorlar"
‘Ben ırkçı değilim ama….’ diye başlayan, ‘aslında bu insanlara bir düşmanlığımız yok, onlar da gariban’ diye devam eden ve ‘gitmeliler’ şeklinde noktalanan söylemler sokaktaki saldırgan ırkçılığın gerçek çıkış noktası...
Bu söylem, seçimde başarılı olmak için mültecilerin geri gönderilmelerini odağına alıyor, onları sokakta bizlere saldıracak canavarlar olarak tanıtıyor.
"Nefret söylemi şiddete dönüşüyor"
Muhalif partilerin, kimi ünlü köşe yazarlarının, iltica hukukuyla ilgili bugüne kadar bir kitap kapağı kaldırmamış ama birdenbire uzman olarak karşımıza çıkan akademisyenlerin formüle ettiği nefrete dayalı, ırkçı, yabancı düşmanı söylemler, ekonomik sıkıntılar içinde olan kitlelerin bir bölümü arasında nefreti şiddete ya da korkuya dönüşüyor.
"Yeni bir yasa gerekiyor"
Siyasi partilerin söylemlerinde, seçim beyannamelerinde sığınma politikalarına dair, ‘geri göndereceğiz’ in dışında bir ifade yer almıyor. Coğrafi kısıtlamanın kaldırılacağına, tanınacak haklara dair hiçbir programa yer yok.
Bu çöküş, korunma ihtiyacıyla sınırlarımıza gelen insanların korunma altına alınmasına dayalı yeni bir sığınma yasası ile durdurulabilir. Bunun için de şu anda ‘sıfır’ olan partiler arası diyalog yeniden başlamalı, coğrafi kısıtlamanın kaldırılmasına bağlı olarak atılacak adımlar siyasi kaygılar dışında tartışılmalıdır." (RT)