Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokatik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, Türkiye Bütük Millet Meclisi'nde (TBMM) kadınların sosyal medyada başlattığı erkek şiddetini ve tacizi ifşa etme dalgasına ilişkin açıklama yaptı.
Ersoy, açıklamasında "Biz kadınlar, uğradığımız şiddete, tacize ve tecavüzlere karşı susmayacağımızı, birbirimizden güç alarak mücadele edeceğimizi gördük ve gösterdik" dedi.
"Sıra cezasızlıkla ödüllendirilenlere de gelecek"
Ersoy, kadınların sosyal medyada kullandığı tacizcilere yönelik 'Uykularınız kaçsın' sloganını hatırlatıp şöyle dedi:
"Tacizi meşru gören, tecavüzlerden aklanarak çıkan, arkasına sığındığı erkek devlet düzeninden, erkek yargıdan, erkek dayanışmasından güç alarak 'bana bir şey olmaz diyen' ve cezasızlıkla ödüllendirilenler sıra bir gün size de gelecek.
"Evet bugün uykusu kaçanlar olduğu gibi devam eden kadın dayanışması sonrası uykusu kaçacak olanlar da elbette olacaktır.
"Asla sessiz kalmayacağız"
"Eğer bu ülkede kadınların adalete güveni olsa, taciz ve tecavüz suçluları cezalandırılsa Uzman Çavuş Musa Orhan tarafından tacize uğradıktan sonra intihar eden İpek Er, 18 yaşında öğretmeninin tecavüzüne uğradığı için intihar eden Cansel Buse Kınalı, 22 yaşında abisinin tecavüzüne uğradığı için intihar eden Aysu Altay, 9 yaşından 17 yaşına kadar bir akrabasının cinsel istismarına uğrayan ve intihar edene kadar sesini duyuramayan Ahmet Emre Yıldır hayatta olacaklardı.
"18 yıldır iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) kadın düşmanı politikalarıyla kürtajın yasaklanmasından evlilik yoluyla tecavüzlerin affedilmesine, nafaka hakkının gaspından İstanbul Sözleşmesi'ni ortadan kaldırma girişimlerine kadar kadınları savunmasız, yalnız, çaresiz bırakmaya çalışan, erkek egemenliğini pekiştiren tüm söylem ve uygulamalara karşı asla sessiz kalmayacağız.
"Evet, kadınlar bugün ve dün yaşadıkları tacize, tecavüze, istismara karşı başka hiçbir kadın bunları yaşamasın diye başlattılar ifşa hareketini.
"İfşa edilen tek tek erkekler değil aynı zamanda bir sistemdir. Buradan bir kez daha söylüyoruz 'kadın beyanının esas alındığı', taciz ve tecavüz amasız bir biçimde suç kabul edildiği, faillerin korunmadığı bir ülke yaratmak için mücadele edeceğiz.
"İstanbul Sözleşmesi'ni uygulatacağız"
"Kadınların sözünü, kadın mücadelesinin taleplerini buradan bir kez daha dile getiriyorum:
"Taciz ve tecavüz durumunda kadının beyanı esastır, ispat yükümlülüğü erkeğindir.
"Tüm taciz ve şiddet mağduru kadınlara hukuki, psikolojik destek sunulmalı, cinsel şiddet kriz merkezleri açılmalıdır!
"İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasına ilişkin tek bir söze dahi tahammülümüz yok. Kağıt üzerinde kalamaz, uygulanmalıdır. Uygulatacağız.
"Sesini sosyal medyada duyuran ve duyuramayan tüm kadınlara sesleniyorum. Yalnız değiliz, birlikte güçlüyüz!"
(DŞ)