2010'nun ilk haftası linç girişimleri ve ekonomik düzenlemelerle başladı. Hükümetin krizle geçen yılın ardından tasarruf etmek için kamu emekçilerine, emeklilere ve sosyal harcamalara ayırdığı payı daha da kısarak ve zenginlerden alamadığını dolaylı vergilerle halkın üzerinden tamamlayarak ilerleyeceği belirginleşti.
Saldırganların serbest kaldığı, mağdurların daha da mağdur olduğu Selendi ve Edirne'de yaşanan linç girişimleri, kolluk kuvvetlerinin ve idarecilerin ayrımcı tavrını bir kez daha ortaya çıkardı.
Geçen haftanın öne çıkan başlıkları özetle şöyleydi:
Kürt sorunu: Mecliste çalışmaya devam etme kararının ardından kapatılan Demokratik Toplum Partisi (DTP) milletvekilleri Ufuk Uras'ın da desteğini alarak Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) altında ilk grup toplantısını yaptı. KCK üyeliği suçlamasıyla tutuklanan belediye başkanları ve hak savunucularına destek eylemleri yapıldı. BDP'li kadınlar, Osman Baydemir'in ardından Sırrı Sakık da küfredince, bu "eril söylem"e tepki gösterdi. İçişleri Bakanı "açılım" kapsamında planladıkları bazı düzenlemelerin bu hafta Meclise geleceğini açıkladı.
Vergi zammı, maaş zammını geçti: Yeni yıl vergi artışları nedeniyle yaşanan zamlarla geldi. Başbakan Uluslararası Para Fonu'yla (IMF) anlaşmaya yaklaşıldığını söylemişti. Emekli maaşlarına zam oranı belli oldu, en düşük maaş açlık sınırının altında kaldı.
Karargahta arama sürdü: Bülent Arınç'a suikast girişimi suçlamasıyla özel kuvvetler karargâhında başlayan soruşturma devam etti. Soruşturan hâkim ve savcıya içinde mermi olan tehdit mektupları gönderildi. Kontrgerillanın tarihi konuşuldu ama soruşturmanın bu tarihle hesaplaşıp hesaplaşmayacağı belli olmadı. Milliyet'te Fikret Bila'nın ordunun soruşturmaya karşı durmadığını anlatan yazı dizisinin ardından Arınç'ın evini gösterdiği iddia edilen kroki gazetede yayınlandı.
İşçiler eyleme devam dedi: İstanbul Belediyesi'nin özelleştirme kararına direnen itfaiyecilerin eylemi üçüncü haftasını doldurdu. 1 Ocak itibariyle işçiler işsiz kaldı. Özelleştirmeyle haklarını yitiren TEKEL işçileri de referanduma gitti ve eyleme devam kararı aldı. Bir ayı geçen direniş 15 Ocak'ta iş bırakma eylemiyle sürecek.
Romanlar sürüldü: Manisa, Selendi'de yaşayan 86 Roman çıkan tartışmanın ardından yüzlerce kişinin mahallerini basmasının ardından ilçeyi terk etmek zorunda kaldı. Vali, MHP'li belediye başkanı ve ilçe sakinleri ilk günlerde yaptıkları ayrımcı açıklamaların ardından Romanlara hoşgörü göstermeye ve geri gelmeleri için çağrıda bulunmaya başladı. Hükümet "ölüm olmadığı için" mutluydu.
Linç girişimi: Edirne'de ülkücülerin PKK'li diye linç etmeye giriştiği arkadaşlarına destek için yola çıkan Halk Cephesi üyeleri şehre sokulmadı. Polisin seyahat özgürlüğünü kısıtladığı onlarca insan otoyolda kamp kurarken şehir içindeki protestolar şiddetle karşılaştı. Saldırganlar yaptırımla karşılamazken kızını almak için eylemcilerle tartışan annenin haberi medyada geniş yer kapladı.
Savaşa dini ret: Dini inancı nedeniyle askerlik yapmayı reddeden ve geçen yılın son haftasında göz altına alınan Enver Aydemir'e destek eylemleri düzenlendi. Aydemir'in ailesi, inancını tanımayan TSK'nin askeri olmayacağını belirtti.
Medya: Hükümeti karşısına almaya girişince devasa vergi soruşturmalarıyla karşılaşan Hürriyet yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'e veda etti; yeni yılda Aydın Doğan da şirketi kızlarına bıraktı. Medyayı ekonomik ve siyasi iktidar için alet eden Dinç Bilgin 28 Şubat dönemi, asker-medya ilişkileri konusunda itiraflarda bulundu. Genelkurmay, İlker Başbuğ'un göreve geldikten sonra iletişimi güçlendirmek için başlattığı haftalık medya brifinglerini kaldırdı.(EÜ)