20 milyon dolar bütçeli Hollywood yapımı "Gılgamış"ın Türkiye çekimleri için İstanbulda, Kemerburgaz'ın Akpınar Köyü'nde kömür madeni havzasında kiralanan, 6 bin metrekarelik alanda kurulan Uruk kentinin inşaatı da, malzeme akışının kesilmesi nedeniyle durma noktasına geldi.
Ekim ortalarında çekiminin başlaması beklenen "Gılgamış" filminin Türkiyeli yapımcıları Özen Film ve Umut Sanat Ürünleri, bugüne kadar 1,5 trilyon lira para aktardıkları projeden çekildiklerini resmen açıklamasalar da, verdikleri maddi katkıyı durdurarak, gelişmeleri izlemeyi tercih ediyorlar.
Gılgamışın İran doğumlu, anne-babası Iraklı Amerikalı yapımcısı Beni Atoorinin, AKP hükümetiyle temas halinde olduğu, Bu fim Türkiyenin tanıtımına çok büyük katkıda bulunacak. Avrupa Birliğine (AB) girmenizi çabuklaştıracağı gibi, Geceyarısı Ekspresinin ektiği olumsuzlukları giderecektir şeklinde konuşarak, Türk Tanıtma Vakfından para almayı hedeflediği iddialar arasında.
Sine-Sen: Onurumuzla oynanıyor!
Gılgamış filmindeki olumsuz gelişmeler üzerine bir açıklama yapan Sine-Sen Genel Başkanı (Sinema Emekçileri Sendikası) Ahmet Yüzüak, 21 Ağustostan bu yana 60 kişilik ekip ücretlerini alamamaktadır. Maliyetlerin düşüklüğünden ve emekçilerin örgütsüzlüğünden yararlanılarak sergilenen bu keyfi tutumu sergiliyor ve kınıyoruz dedi.
Sine-Sen Genel Başkanı Ahmet Yüzüak açıklamasında şunları söyledi: Gılgamışın setindeki arkadaşlarımız, her sinema emekçisi gibi, bir düşe ortak olmanın heyecanıyla başladıkları işte hüsrana uğramanın ve onurlarıyla oynanmanın üzüntüsünü yaşamaktadırlar. Bu yüzden arkadaşlarımızın birikmiş ücretleri derhal ödenmeli, çalışma koşulları iyileştirilmeli, sigortasız çalıştırmaya son verilmelidir. Sine-Sen olarak isterdik ki, dünyanın içinden geçmekte olduğu şu trajik olaylarla yüklü dönemde, sinema, insanlığın acılarına ilaç olsun. Ancak fırsatçılık ve gişe hedefleri insanlığın da sanatın da önüne geçiyor. Tarih ancak dekor olarak işlev görüyor, magazin tarih bilincinin üzerini örtüyor.
Oyuncular belli, çekim tarihi belli değil !
Nuh Tufanının anlatıldığı, geçmişten günümüze kalabilmiş Sümer Destanı Gılgamışın çekimlerinin ne zaman başlanacağı açıklanamazken, oyuncu seçmeleri sürüyor. Senaryosu Gılgamış Destanından uyarlanacak olan sözde filmin yönetmenliğini Roger Christian yapıyor. Gılgamışı İngiliz oyuncu Max Ryan, Gılgamışın aşkı İştarı ise Leonor Varela oynuyor. Ayrıca filmde Gılgamışın can arkadaşı Enkiduyu ise Kenan İmirzalıoğlu canlandırıyor. Filmde Peter OToole, Ömer Şerif, Armand Assante, Costas Mandylor, Robert Davi ve Valentina Cervi gibi dünya çapında tanınan oyuncuların da rol alacağı belirtiliyor.
Çekilemeyen Gılgamış filminin kadrosu!
* Yönetmen: Roger Christian
* Senaryo: Beni Tadd Atoori , Roger Christian , Mitchell Cohen
* Görüntü Yönetmeni: Darko Suvak
Oyuncular: Max Ryan (Gılgamış) , Leonor Varela (İştar), Omar Sharif (Sargon) , Peter O'Toole (Başrahip), Kenan İmirzalıoğlu (Enkidu) , Robert Davi (Başmabeynci), Valentina Cervi (Nahrain), Armand Assante (Mürit). 2004, Fransa / İngiltere.
Filmin öyküsü
Uruk Kralı Gılgamış yarı tanrı olmanın ve tanrılar tarafından kral ilan edilmenin getirdiği ayrıcalıkla ülkesini keyfine göre idare eder. Acımasız tavırlarıyla sadece halkın değil tanrıların da nefretini toplar.
Tanrıça İştar kralın cezasının verilmesi gerektiğine inanır ve gücüyle ün salmış Enkiduyu yaşadığı bataklıktan çıkararak Gılgamış'la dövüşmesini ve öldürmesini ister. Ancak olaylar tanrıçanın planladığı gibi gitmez Gılgamış Enkiduyu yener, daha sonra bu ikili beklenen aksine dost olurlar ve beraberce bir çok macera yaşarlar.
Gılgamışın gücüne hayran kalan tanrıça İştar ona aşkını ilan eder fakat kral tarafından reddedilince deliye döner. Babası Anudan cennetin boğasını dünyaya göndermesini ve Gılgamışı öldürtmesini ister. Kanatlı dev boğayla yaşanan mücadele sonunda Gılgamış ve Enkidu savaşı kazanırlar ancak Enkidu aldığı yaradan ötürü hayatını kaybeder. Arkadaşının ölümüyle yıkılan kral çareyi Nuh Tufanından kurtulduğu için ölümsüz olduğuna inanılan Utnapishtimde arar.
Utnapishtim ve karısı krala yardımcı olurlar ve çarenin denizin dibindeki bir bitkide olduğunu anlatırlar. Gılgamış denizin dibine yaptığı yolculukta bitkiyi bulur fakat kaybeder. Yolu yeniden İştarla kesişen Gılgamış ölümsüzlüğü değil aşkı bulmuştur.
Destan
Gılgamış destanı, Nuh Tufanı'nın anlatıldığı ilk yazılı eserdir. Uruk kentinin kralı Gılgamış'ın yaşamını anlatan destan, kimilerine göre kutsal kitapların da kaynağıdır. Destanın kahramanı Gılgamış, dörtte üçü Tanrı, dörtte biri insan olan bir varlıktır. Halk tarafından çok sevilen kral aynı zamanda sert, güçlü ve mağrurdur. Halk, kralın burnu biraz sürtülsün diye Tanrı'dan yardım ister. Tanrıça Aruru, yarı vahşi bir yaratık olan Enkidu'yu yeryüzüne gönderir. Gılgamış, Enkidu'yu yola getirmek için ona güzel bir fahişe yollar. Ancak Tanrı'nın isteğinin aksine Enkidu ile Gılgamış çok iyi arkadaş olur. Zamanla Enkidu ölüme yenik düşer. Gılgamış, bir gün sıranın kendine geleceği düşüncesiyle paniğe kapılıp ölümsüzlüğün sırrını öğrenmek için Nuh Tufanı'nı yaşayıp ölümsüzlüğe ermiş olan Utnapiştim'i görmeye gider. Utnapiştim, Gılgamış'tan genç kalmanın sırrının, denizin diplerindeki bir bitkide olduğunu söyler. Gılgamış'ın bulduğu otu, uykuya dalınca bir yılan yutar. Ebediyen var olma şansını yitiren Gılgamış da deliye döner. (AD/EK)