Cumartesi Anneleri/İnsanları, adalet arayışının 939'uncu haftasında Batman'da Hizbullah tarafından kaybedilen İbrahim ve Edip Çelik'in akibetini sordu.
Haftanın açıklamasını yapan Cumartesi İnsanlarından Maside Ocak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seçim ittifakı kurduğu HÜDA PAR ile ilgili çağrı yaptı.
Ocak, Hizbullah'ın 90'lı yıllardaki cinayetlerini hatırlattı ve şöyle konuştu:
"23 Mart'ta Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim ittifakı kurduğu HÜDA-PAR için: 'HÜDA- PAR’la ilgili uydurma yaklaşımlar var, çirkinlikler var. HÜDA-PAR bunları kabul etmiyor, bizim terörle hiçbir ilgimiz olmaz diyor, tamamen yerli ve milli yapı' dedi.
"HÜDA-PAR’ın, adı tarifi imkansız vahşet uygulamalarıyla anılan Hizbullah örgütünün siyasi uzantısı olduğuna dair çok ciddi karineler varken, bu karinelerden bazıları AKP iktidarında Diyarbakır 2. Asliye Ceza Mahkemesi ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin hükümlerinde yer almışken, Cumhurbaşkanı Erdoğan HÜDA-PAR'a yönelik iddiaların uydurma olduğunu söylüyor.
"Toplumu hakikatten uzaklaştırmayı amaçlayan bu yaklaşım, hakikati bilme hakkımıza yönelmiş bir saldırıdır, reddediyoruz. Ülkemizin selameti, bu topraklarda yaşayan herkesin huzuru için Erdoğan’ı ve tüm siyasetçileri gerçekleri muhatap almaya davet ediyoruz.
"Hizbullah gündüz vakti infazlar gerçekleştirdi"
"939. haftamızda geçmişin hakikatine sahip çıkıyor; Batman’da Hizbullah tarafından evlerinden alınarak kaybedilen bir baba oğulun inkar ve cezasılıkla karanlıkta bırakılan akıbetlerini soruyoruz.
"90’lı yıllarda Batman, özel harp stratejisi temelinde faaliyet gösteren Hizbullah’ın merkezi halindeydi. Devletle bağlantısı TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporunda da geçen Hizbullah, çok sayıda Batmanlıyı gündüz vakti herkesin gözü önünde infaz etti. Evlerinden aldıkları, sokaklardan kaçırdıkları insanları, kendilerine tahsis edilmiş işkence köylerinde vahşi yöntemlerle sorgulayıp katletti, kaybetti.
"Başvurular sonuçsuz kaldı"
"50 yaşındaki İbrahim Çelik Batman’ın Soğuksu Mezrasında yaşıyor ve tarımla uğraşıyordu. 10 Temmuz 1994 gecesi maskeli ve silahlı 4 kişi, Çelik Ailesinin kapısını çaldı. İbrahim Çelik'i yer göstermek bahanesiyle evinden alarak yanlarında götürdü. 19 yaşındaki Edip Çelik de babasını yalnız bırakmamak için onların peşlerinden gitti.
"Baba- oğul eve dönmeyince endişelenen aile Jandarma’ya ve Emniyet’e başvurdu. Ardından olayla ilgili Hizbullahçıların isimlerini vererek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ancak ailenin bütün başvuruları sonuçsuz kaldı; İbrahim ve Edip Çelik’ten bir daha haber alınamadı.
"Kaybedenler cezasız bırakıldı"
"Merese Çelik’in, oğlunun ve eşinin bulunması için yaptığı başvurular ile ilgili etkin bir araştırma ve soruşturma yürütülmedi. 29 yıldır İbrahim ve Edip Çelik’in akıbetleri karanlıkta bırakıldı, onları kaybedenler cezasız bırakıldı.
"939. haftamızda bir kez daha devleti yönetenlere sesleniyoruz: İbrahim ve Edip Çelik’in akıbetlerini açıklama ve faillerini cezalandırma yükümlüğünüzü yerine getirin!
"Kaç yıl geçerse geçsin İbrahim ve Edip Çelik için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 240 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz."
(RT)