Almanya'da altı hafta önce gösterime giren ve üç buçuk milyona yakın kişinin izlediği bildirilen film, "İngilizce Olmayan Filmler Oscarı" için 49 ülkeden seçilen filmlerle yarışacak.
Milyonlarca insanın katledilmesinin birinci derecede sorumlu bir diktatörü, "gerçeği yansıtmak" gibi gerekçelere sığınarak, "insani" yanlarıyla gösterdiği için tartışmalara neden olan "Der Untergang"ın Oscar adaylığı Film Akademisi tarafından duyuruldu.
Ünlü Yapımcı Bernd Eichinger ile Yönetmen Oliver Hirshbiegel tarafından çevrilen ve 14 milyon euroya mal olan film, 25 Ocak'taki ilk elemeye katılacak.
Söz konusu elemede "finale kalan" 5 film ödül için yarışacak. Eichinger'in filminin 27 Şubat'ta Los Angeles'teki gerçekleştirilecek törende verilecek ödülü alabilmesi için bu ikinci elemeyi de aşması gerekiyor.
Anılara ve araştırmalara dayanan film, Hitler ve yakın çevresindekilerin, Rusların eline geçmekte olan Berlin'deki duvarları 4 metre kalınlığındaki, kimilerinin "beton tabut" tanımını yakıştırdıkları 250 metrekarelik sığınağında yaşadıklarını ele alıyor.
Daha önce "Gülün Adı" gibi başarılı filmlere imzasını atan yapımcı ve aynı zamanda senaristi Bernd Eichinger, Hitler'i ağlarken, elleri titrerken, domates soslu spagetti yerken, nikahı kıyılırken ya da cesedi yakılırken gösterebildikleri eserleriyle bir tabuyu yıkarken, zamanın artık böyle bir film için "olgun" olduğunu savunmuştu.
St. Petersburg ve Münih'te çekimleri tamamlanan filmde Hitler'i İsviçreli ünlü tiyatro ve sinema oyuncusu Bruno Ganz, ölümünden kısa bir süre önce resmen evlendiği sevgilisi Eva Braun'u da Juliane Köhler canlandırdı.
Özellikle diktatörü oynayan Bruno Ganz'ın Hitler'i büyük bir "başarıyla" ve büyük bir "benzerlikle" canlandırdığı konusunda tüm eleştirmenler birleşiyor.
Almanya'daki aşırı sağın yeniden yükseldiği bir döneme denk gelen film, bazı politikacılar tarafından orta öğrenim öğrencilerine zorunlu bir ders konusu olarak gösterilmesi taleplerine de neden olmuştu.
Filmin, tarih dersini zenginleştireceğini ileri süren FDP Genel Sekreteri Cornelia Pieper, sekizinci sınıftan itibaren öğrencilere zorunlu tutulması, CDU'nun eğitim politikaları uzmanı Katherina Reiche de eyalet kültür bakanlarının filmi öğrenim programları içinde alması gerektiğini açıklamışlardı. (GK/BA)