Görsel: Sosyalk Medya
2 Ağustos 1944'te Naziler, Auschwitz-Birkenau kampında 4.300 Roman ve Sinti’nin gaz odalarında katletti.
Romanlar, Romanes dilinde "yutan" anlamına gelen zulmün şiddetini ifade eden Porajmos’u soykırımı ifade etmede kullanıyorlar.
Avrupa Parlamentosu, 2015'te 2 Ağustos'u "Ulusal Roman Soykırımını Anma ve Roman Karşıtlığı ile Mücadele Günü" olarak kabul etti
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Halklar ve İnançlar Komisyonu Eş Sözcüleri Tülay Hatimoğulları-Turgut Öker imzası ile açıklama yayınladı ve Roman Soykırımı’nda yaşamını kaybedenleri andı.
“Roman açılımı bir yalan”
Açıklama şöyle:
"Roman halkının acısını ve yasını 2 Ağustos Roman Soykırımını Anma Günü vesilesiyle paylaşıyor, hayatını yitirenleri minnetle ve saygıyla anıyoruz.
"İkinci dünya savaşı boyunca faşist Nazi yönetimi tarafından saf bir ırk yaratma düşüncesiyle Yahudi, Roman, LGBTİ+, sosyalist yüzbinlerce insan katledildi.
"Tarihi boyunca hiçbir toprağı işgal etmemiş, hiçbir halka zulmetmemiş; barış ve göç kültürünün temsilcisi olan Romanlar; dilleri, kültürleri nedeniyle Naziler tarafından yok edilmek istendi.
"500 binden fazla Roman, ırkçı nazizist rejim tarafından toplama kamplarında, şehirlerde, köylerde ağır işkencelerle katledildi. Hayatta kalan yüzbinlerce Roman ise yaşanan acıların yarattığı büyük fiziksel ve psikolojik yıkımlarla mücadele etmek zorunda kaldı.
'Mücadeleleri sürüyor'
"Roman halkı da savaşların en ağır acılarını yaşayan, savaşın en ağır acıları ve yıkımları yaşatılan halklardan olmuştur. Bugün Türkiye’de ve Avrupa’da yaklaşık 17 milyon Roman insanca yaşam koşullarının uzağında, temel haklardan mahrum, kabul edilemeyecek şartlarda yaşamaya ve hayata tutunmaya çalışmaktadır.
"Yaşanan acılara rağmen varoluşlarıyla, dilleriyle, kültürleriyle, acılarıyla ve değerleriyle farklı çoğrafyalarda yaşam ve varlık mücadelesini sürdürmektedir. Romanların en ağır koşullarda, ötekileştirme ve ayrımcılığa uğrayarak yaşadığı ülkelerden biri de ne yazık ki Türkiye.
"AKP iktidarı “Roman Açılımı” ile Romanlara dair adımlar atılacağının propagandasını yapmışsa da geçtiğimiz 13 yıl içinde sözde açılımın somut hiçbir karşılığı olmadığı gibi Roman yurttaşların yaşadığı sorunlar artarak devam ediyor.
"2010’da Manisa Selendi’de Romanlar ırkçı saldırıya uğradı, 2016’da Roman Ünzile Türkmen yaşamaya çalıştığı çadırda soğuktan donarak hayatını kaybetti. 2022’de Çayır ailesi polis tarafında ırkçı söylemlere ve şiddete maruz kaldı.
"Soykırımdan bugüne devam edegelen ırkçı yaklaşımların son bulması ve soykırım gibi büyük acıların tekrar yaşanmaması için biz üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğiz ve ilgili bütün kesimleri de ortak mücadeleye çağırıyoruz.
"Roman halkının yaşadığı bu büyük acıyı yüreğimizde hissediyor, soykırımda hayatını kaybeden Romanları anıyoruz. Yaşasın halkların kardeşliği, Opre Roma!"
(EMK)