Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Sözcüsü ve Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, HDP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında parti üyeleri ve yöneticilerine yönelik gözaltı operasyonları ile belediyelere yönelik kayyum atamaları hakkında konuştu.
Parti üye ve yöneticilerine dönük gözaltı ve tutuklama operasyonlarının devam ettiğini vurgulayan Başaran, iktidarın HDP’yi yargı eliyle tasfiye etmeyi çalıştığını söyledi.
Ankara’da dün gözaltına alınan dokuz kadını terörize etmek için toplu fotoğraf dayatıldığını ve yasadışı bir şekilde görüşme odalarına alındığını belirten Başaran sözlerini şöyle sürdürdü:
“Masumiyet karinesinin yok sayılması için kadınların toplu fotoğraflarının çekilmesi istenmiştir.
“Bu fotoğrafların neye yaradığını Selçuk Mızraklı gözaltına alınırken servis edilen fotoğrafından biliyoruz. Fotoğraflar çekilir, basında ‘İşte bunlar teröristtir’ diye afişe edilir.
“Bu kadınların da toplu fotoğrafları basına servis edilmek için çekilmek istenmiş, kadınlar bunu reddetmişler. Sağlık sorunu olan kadınlara su bile verilmemiş, saatlerce yemek verilmemiş.”
Dokuz kadın ev baskınlarıyla gözaltına alınmıştıAnkara Cumhuriyet Başsavcılı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 6 Kasım’da düzenlenen ev baskınlarıyla HDP’li dokuz kadın gözaltına alındı. Gözaltıların ardından HDP Ankara İl Kadın Meclisi’nin düzenlediği basın toplantısında konuşan HDP Ankara İl Meclis üyesi Deniz Akıl, üyelerine açılan soruşturmalara dair avukatlara bilgi verilmediğini ve gözaltına alınan kadınların emniyette kötü muameleye maruz bırakıldıklarını söyledi ve ekledi: “Yandaş medya aracılığıyla basına servis edip, hedef göstermeye çalıştığınız kadınlar HDP yöneticileri ve aktivistlerdir. Barış istemek suçsa biz kadınlar barış isteyerek, bu suçu işlemeye devam edeceğiz. HDP’ye gözaltılar yaparak, baskılar uygulayarak susturacağınızı, korkutacağınızı sanıyorsanız, susmayacağız, korkmayacağız, itaat etmeyeceğiz.” |
“21 Belediyeye kayyım atandı, 10 eşbaşkan tutuklandı”
HDP’li belediyelere kayyım atamalarına da değinen Başaran şöyle devam etti:
“Bugüne kadar KHK’li oldukları gerekçesiyle yerlerine ikinci sıradaki AKP’lilere mazbata verilmesiyle beraber, toplam 21 belediyemize kayyım atandı. Bu 21 belediye içinde Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediyelerimiz var.
“Kayyım atanan bu belediyelerden şuan 10’unun eşbaşkanı tutuklandı.
“Nasıl suç uydurulduğunu, sandıktan çıkan sonucu tanımamaya yönelik nasıl bir girişim olduğunu, bu belediyeleri nasıl gasp ettiklerini size göstereceğim.
“Tanık ifadeleri virgülüne kadar aynı”
“İftiracı tanıklar 31 Mart seçimlerinden birkaç gün önce ya da sonra ifade vermişler. Selçuk Mızraklı dosyasında iftiracı sanık Mayıs 2016’da teslim olmuş. 3 yıl boyunca beklemiş. Mızraklı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı oluyor ve seçime 11 gün kalana kadar herhangi bir ifade yok. 20 Mart 2019 da her nasılsa Mızraklı ile ilgili ifade veriyor. Bunlar basına servis edildi ve gerçeklikten uzak bazı beyanlar bahane ediliyor. Mızraklı, örgüt mensuplarını tedavi ediyor diye, maalesef bu belediye eşbaşkanımızın tutuklanmasına gerekçe yapıldı.
“Kayapınar Belediye Eşbaşkanımız Kezban Yılmaz’la ilgili iftiracı tanık da 3 yıl boyunca herhangi bir ifade vermemiş. Ta ki Yılmaz aday olmuş, seçime kalmış 4 gün, bu itirafçı tanık beyanlarda bulunmuş ve onun kadın yapılanması içinde olduğuna dair iftiralarda bulunmuş. Üç yıl sonra her nasılsa adaylığı kesinleşiyor, seçimin sonucu aleni bir şekilde ortaya çıkıyor ve arkadaşımız bu beyanla tutuklanıyor.
“Yine Kocaköy Belediye Eşbaşkanımız Rojda arkadaşımız hakkında ifade veren iki tane iftiracı tanık var. Aynı beyanlarda bulunuyor, aynı cümlelerle ifade veriyorlar. Noktası virgülü değişmiyor. Cümle hataları bile aynı. Cümlenin hatalı dizilişi bile aynı.
“Saray Belediye Eşbaşkanımız hakkında da keza böyle. Adaylıkları kesinleşince yalan ve iftiralarla beyanlarda bulunuyor.” (EKN)
* Bu haberde Mezopotamya Ajansı ve Gazete Karınca'dan yararlandık.