Halkların Demokratik Partisi (HDP), partinin Yerel Yönetimler Kurulu Üyesi ve Tevgera Jinên Azad(TJA) aktivisti Sevil Rojbin Çetin’in evine yapılan baskın sırasında üç buçuk saat boyunca polis köpekli ve fiziki işkenceye maruz bırakılmasını Meclis gündemine taşıdı.
HDP’nin Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na sunduğu dilekçede Çetin’in şahsında yaşanan hadisenin komisyonun görev alanına girdiği hatırlatıldı ve komisyonun acilen toplanması, mağdurla görüşmesi, işkence iddialarını yerinde incelemek üzere bir çalışma başlatması istendi.
"Kolluk bilerek organize etti"
Dilekçe özetle şöyle:
“Raporlarla belgelenen hadisenin iki bacakta köpek ısırması, belinde ayakkabı izi, dudağında patlama vücudunun farklı yerlerinde darp izi bırakılacak şekilde gerçekleştiği ortaya çıkmıştır. Çetin’in evde tek başına iken iki köpeğin ‘işkence aracı olarak kullanıldığı’ bir muameleye maruz bırakılması, ne yazık ki Ortaçağ işkence yöntemleriyle yarışır düzeyde vahimdir. İşkence aracı olarak kullanılan köpekler, polislerden evvel eve girerek Çetin’e saldırmış, iki bacağını dişleyerek koparma derecesinde ısırmışlardır. Kolluk kuvvetlerinin bu saldırıyı bilerek organize etmiş olduğu ve sonuna dek izlediği aşikârdır.
‘İşkenceye sahip çıkılmıştır’
“Olaya münhasır ‘özel eğitimli arama köpeği şahsın balkon kapsısından atlamaya çalışması üzerine sağ ayağından tutmak suretiyle kaçmasını engellemiş’ yönünde yaptığı açıklama ise işkencenin, üstü kapalı bir biçimde kabulü ve meşru kılınma saikini ortaya çıkarmaktadır.
“Raporlarla belgelenen iki bacakta köpek ısırması, belinde ayakkabı izi, dudağında patlama vücudunun farklı yerlerinde darp izi ile işkence, tartışmaya yer bırakmayacak kadar nettir. İşkence suçunu inkâr ederek işkencecilere sahip çıkma yönündeki emniyet ve valilik açıklamaları ise ne yazık ki devlet kurumları nezdinde işkence yöntemlerine sahip çıkıldığının ispatı niteliğindedir.”
Soylu'ya işkence hakkında 20 soru
Öte yandan Halkların Demokratik Partisi (HDP) İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
Bakan Soylu'nun yanıtlaması istenilen 20 soru şöyle:
26 Haziran 2020 günü yapılan ev baskınları ve gözaltı işlemi neden usule uygun olarak yürütülmemiştir? Neden ev baskınları yapılma esnasında kişilere yönelik işkence yöntemleri uygulanmış ve büyük ekipler tarafından yurttaşlara korku salınmıştır?
*Gözaltına alınan Sevil Rojbin Çetin'in gözaltına alınması hadisesi neden ilkin kolluk köpeklerinin saldırı gerçekleştirmesiyle başlatılmıştır?
*Neden özel harekat birimleri ve saldırgan köpekler operasyona katılmıştır?
*Sevil Rojbin Çetin'in köpeklerin saldırısına uğratılması yönünde verilen bir talimat var mıdır?
*İşkence yöntemleriyle halk tehdit mi edilmek istenmiştir?
*Sevil Rojbin Çetinin maruz kaldığı işkenceye dair hazırlanan rapor Bakanlığınızca incelenmiş midir?
*İşkence uygulayan kolluk görevlileri tespit edilmiş midir?
*İşkence uygulayan kolluk görevlileri hakkında herhangi bir idari ve adli soruşturma başlatılmış mıdır?
*İşkence uygulayan kolluk görevlileri hala görevde midir? Görevdeyse, neden hala görevden alınmamıştır?
*Gözaltına alınanlara gözaltında işkence uygulanmasına yönelik İçişleri Bakanlığının bir talimatı olmuş mudur? Şayet böyle bir talimat var ise gerekçe ve dayanağı nedir?
*Gözaltına alınan ve işkenceye maruz bırakılan Sevil Rojbin Çetin'e yönelik uygulama suç teşkil etmiyor mu? Bu suç doğrultusunda kaç kişi hakkında soruşturma başlatıldı?
*Bilhassa kadınlara yönelik cinsel işkence yöntemlerinin izahı nedir? Bu uygulamayı yapan kolluk bu yetki ve gücü nereden almaktadır? Bu konuda kolluk hakkında ayrıca bir yaptırım uygulanacak mıdır?
*Sevil Rojbin Çetin'e ait fotoğrafların çekilme gayesi nedir? Bu fotoğrafların tehdit aracı olarak kullanılması mı kararlaştırılmıştır? İzinsiz fotoğraf çekilmesi kişinin şahsiyetine saldırı niteliğinde değil mi? Fotoğraf çeken kolluk hakkında soruşturma açılmış mıdır? Hakkında yaptırım uygulanması gündemde midir?
*İşkenceyi belgeleyen avukatlara soruşturma açılmasının izahı nedir?
*Kolluk kuvvetleri avukatının eve girmesine neden engel olmuştur? Kolluk kuvvetlerinin bu engelleme gayreti; işkenceyi gizlemek için midir?
*Suç olan işkence midir; işkencenin belgelenmesi midir?
*İşkencenin önlenmesi noktasında bir çalışma yürütülmesi gündeminizde olacak mıdır?
*Gözaltına alınan ve insan onuru ile bağdaşmayacak uygulamalara maruz kalan yurttaşların yaşadıkları manevi acının onarılması için bir çalışma yürütülecek midir?
*Mensubu olduğunuz iktidar partisinin "işkenceye sıfır tolerans" sözleri ile anlatmak istediği nedir? Bu uygulamalar bu söylem ile çelişmiyor mu?
*İşkence uygulamalarının sonlandırılmasına yönelik hangi önlemleri alacaksınız?
(EMK/RT)
* Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı